Gürses: "Sayın'ın 18 aydır altını temizliyorum"

Gürses: Sayının 18 aydır altını temizliyorum
expand

Ergenekon duruşmasında söz alan tutuklu sanıklardan Emin Gürses aynı koğuşta kaldığı Doç. Dr. Ümit Sayın'ın 18 aydır altını temizlediğini belirterek, "Ümit Sayın çok hasta. Bunu yetkililere bir çok kez ilettim. Zekeriya Öz'ün bana düşmanlığı var biliyorum. Ümit Sayın'a diyor ki, 'Emin hocanın burnunu biraz daha sürtelim'. Ümit Sayın'ın bütün ailesi profesör. Ama Adli Tıp'taki "fincancılar" buna rapor vermezler" dedi.

Haberin Devamıadv-arrow
Haberin Devamıadv-arrow

Birinci Ergenekon davasının dün yapılan  110. duruşmasında mahkeme heyeti sanık Oktay Yıldırım'ın talebiyle ilgili olarak da Adli Tıp Kurumu'na gönderilen bilgilerin akıbetinin sorulmasını, sanık Ümit Sayın'ın rahatsız olduğu ileri sürüldüğünden Silivri Devlet Hastanesi'ne sevkinin sağlanarak, sağlık durumunun raporla tespiti ile tedavisi için gerekli işlemin yapılmasını istedi.

Belgelerde geçen biri Ankara, ikisi İstanbul Anadolu Yakası'ndan 3 sabit telefon numaralarının abone kayıt bilgilerinin sorulmasına, tüm bu telefon hatlarıyla 1 Nisan 2005 -1 haziran 2006 tarihleri arasında yapılan görüşme dökümlerinin arayan ve aranan numaralar, kimlik ve adres bilgileriyle baz istasyonlarını, aranan,arayan numaraların abone bilgilerini de gösterir şekilde excel formatında ve CD halinde gönderilmesi için İletişim Hizmetleri Müdürlüklerine yazı yazılmasına karar verildi.

Mahkeme heyeti, ayrıca sanıklar Muzaffer Tekin, Oktay Yıldırım, Mehmet Zekeriya Öztürk, Osman Yıldırım, Mehmet Fikri Karadağ, Rasim Görüm, Alparslan Arslan, Fikret Emek, Emin Caner Yiğit ve Veli Küçük'ten ele geçen cep telefonları ile hangi sim kartlarının kullanıldığının ve bunların kulanım numaralarının sorulması konusunda görüş beyan etti.

Veli Küçük'ün avukatı: "Yargılama yavaş ilerliyor"

Tutuklu sanıklardan Veli Küçük'ün kızı ve aynı zamanda avukatı da olan  Zeynep Küçük ise, yargılamanın yavaş ilerlediğini belirterek biran önce Danıştay suikasti sanıklarının sorgusunun başlaması istedi.

Sanıkların taleplerinin ardından söz alan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nun çapraz sorguda sorulara yanıt vermediğini belirterek, Alemdaroğlu'na sormak üzere hazırladıkları soruları tutanağa geçirilmesi için okumak istedi.

Ancak Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, savcıdan soruları yazılı olarak mahkemeye sunmasını istedi.

Avukat olarak yaptığı savunma başkan olarak verdiği kararla çelişiyor


İstanbul 6 nolu DGM'ce verilen ve altında o dönem mahkemeye başkanlık yapan Metin Çetinbaş'ın imzasının bulunduğu Susurluk davası kararından bir bölümünü okuyan Savcı Pekgüzel, Kemal Alemdaroğlu'nun avukatlığını yapan Çetinbaş'ın Ergenekon davasında yaptığı savunma ile altında imzasının bulunan Susurluk kararı arasında çelişki olduğunu söyledi.

Çetinbaş'ın savunması sırasında iddianame savcılarının Atatürk'ü hedef aldıkları yönünde ithamlarda bulunarak, iftirada ve hakarette bulunduğunu belirten Cumhuriyet Savcısı Pekgüzel, "Metin Çetinbaş'ın iddianame savcılarının yakın bir zamanda tutuklanacakları yönündeki beyanları da 'görev sırasında tehdit eylemini' oluşturmaktadır. Metin Çetinbaş, gizli tanık Anadolu hakkındaki açıklamalarıyla, bu kişiyi terör örgütlerine hedef göstermiştir. Hakkında İstanbul ve Silivri Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunulmasını istiyorum" dedi.

Arslan'ın telefon kayıtları mercek altında


Sanıkların, devam eden soruşturmaya delil toplandığı yönündeki iddialarına da yanıt veren Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, savcıların delil toplamalarını yasaklayan bir hükmün olmadığını belirtti.

Savcı Pekgüzel, Ergenekon davası ile birleştirilen Danıştay suikasti davasının sanıklarından Alparslan Arslan'ın bürosunda ele geçirilen 16 sayfalık Ergenekon belgesinin getirilmesini istedi.  Danıştay saldırısından önce Arslan'ın telefonundan gönderilen şüpheli mesajları okuyan Pekgüzel, Arslan'ın telefonunun 17 Masıy 2006'dan beş yıl geriye dönük olarak tüm görüşme kayıtlarının da getirtilmesini talep etti.

Sanıklardan Kemal Kerinçsiz'in iddianamenin tamamının okunması yönündeki talebinin reddedilmesini isteyen Pekgüzel, "Bugüne kadar hiçbir davada iddianamenin baştan sona okunduğunu, birinci sınıf savcı olarak görmedim. Mahkemeniz de okumamıştır. İddianamenin tamamının okunmaya başlansının ardından sanıkların talepleri üzerine özetlenerek okunmasına geçilmiştir. Yasa da iddianamenin savcılar tarafından okunması konusunda bir açıklık yok. O dönemde itiraz etmeyen sanığın, bugünkü talebini iyi niyetle bağdaştırmak mümkün değil" ifadelerini kullandı.

Sıradaki Haberadv-arrow
Sıradaki Haberadv-arrow