hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Hangi yazara, hangi dönemde, hangi ceza"

    Hangi yazara, hangi dönemde, hangi ceza
    expand

    Hürriyet gazetesi köşe yazarı Ertuğrul Özkök, gazetecilere ve yazarlara verilen cezaları köşesine taşıdı. Ertuğrul Özkök'ün "Hangi yazara, hangi dönemde, hangi ceza" başlıklı yazısından bir bölüm.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dün 12 Eylül darbesinden sonra yargılanan Cumhuriyet gazetesi yazarı Ali Sirmen’i aradım ve sordum:
    “Ali Bey, Barış Derneği davasında hakkınızda istenen hapis cezası neydi?”

    Cevabı şu:

    “8 yıl ceza istendi...”

    Ne kadar yattınız?

    “39 ay 10 gün...”

    Ve şu ayrıntıyı ekledi:

    “Darbenin başkanı Kenan Evren ceza almamızı istiyordu ama Askeri Yargıtay davamızı iki kere bozdu...”

    Ya sonuç?

    1991 yılında beraat ettiler.

    ***

    Bu ülke aydın ve yazarları içinde hapiste yatma rekoru solcu yazar Hikmet Kıvılcımlı’ya aittir...

    Çeşitli davalardan aldığı cezalarla hayatının 22.5 yılı hapiste geçti...

    ***

    Onu şu yazarlar izledi:

    - Kemal Tahir 12.5 yıl...

    - Nâzım Hikmet 12 yıl...

    - Necip Fazıl 10.5 yıl...

    - Aziz Nesin 5.5 yıl...

    - Orhan Kemal 5 yıl...

    ***

    Bunlar tek parti dönemindeki cezalardı.

    1960’tan sonraki dönemde Necip Fazıl için çeşitli davalardan istenen cezaların toplamı 100 yılı bulmuştu...

    ***

    1990’larda ise şiir okuduğu için Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemi ile dava açıldı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    10 ay hapse mahkûm oldu.

    ***

    Ama hiçbirinde müebbet istenmedi... Müebbet verilmedi.

    ***

    Şimdi elinizi yine vicdanınıza koyup düşünün...

    Nazlı Ilıcak’a, Ahmet Altan’a, Mehmet Altan’a sırf yazdığı yazıdan dolayı müebbet hapis verilmesi vicdanınıza sığdı mı...

    ***

    Benim sığmadı...

    ***

    Bu işin çaresi ne mi...

    Sözü, bu iktidarı en çok ve en cesur biçimde destekleyen Star yazarı Ahmet Kekeç’e bırakıyorum.

    ***

     
    Ahmet Kekeç diyor ki...

    “Bunlar ahlaken, etik olarak yargılanması gereken şeylerdir...”

    ***

    Ne diyor dün Ahmet Hakan...

    Bazılarının gözünde bu tür kabahatleri işleyen insanlar zaten o insanların vicdanlarında müebbet hapse mahkûm olmuştur...

    ***

    Emin olun bundan daha büyük bir mahkûmiyet de yoktur...

    ***

    Hazır şu Afrin duygusu hepimizi yeniden bir araya getirmişken...

    Bunu düşünmenin tam zamanıdır.

     

    Yazının tamamını okumak için tıklayınız.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow