KADEM üyesi avukat: 'Düğünde halay çekenler boşanmada şahit oluyor'

KAYNAK DHA

Kadınların yasal hakları konusundaki bir panelde konuşan Avukat Pınar Hacıbektaşoğlu, boşanmaların arkadaş çevresindeki ilişkileri de olumsuz etkilediğini söyledi, “Çiftin düğününde halay çeken insanlar boşanma anında mahkemede şahitlik yapmak zorunda kalıyor” dedi.

Haberin Devamı

Kadın ve Demokrasi Derneği'nden (KADEM) Avukat Pınar Hacıbektaşoğlu, boşanmaların sosyal ve arkadaş çevresindeki ilişkileri olumsuz etkilediğini belirterek, “Çiftin düğününde halay çeken insanlar boşanma anında mahkemede şahitlik yapmak zorunda kalıyor” dedi.

Boşanmak isteyen eşini ve kayınvalidesini öldürdü

Bağcılar Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat Merkezi’nde Kadın Yasal Hakları konulu seminer düzenledi. Seminerde KADEM Hukuk Komisyonu Üyesi Avukat Pınar Hacıbektaşoğlu, dinleyici kadınları bilgilendirdi.

Kadınların aile birliğinde değişik sebeplerle haksızlığa uğradığını ve mağdur olduğunu belirten Hacıbektaşoğlu, “Önemli olan o kanunların muhataplarınca bilinip ve uygulanmasıdır. Kadınların kendisini hayatın merkezine koyması gerekiyor. Ne yazıkki, hayatın merkezine kendimizi koymuyoruz. Merkeze koyduğumuz kişi güçlü ise biz de güçlü oluyoruz, merkez çöktüğünde biz de çöküyoruz. Lütfen kendinizi değerli görün" diye konuştu.

İkinci evliliklerde çocukların durumuna dikkat!

Haberin Devamı

Çocuk yaşta evlilikte kanuni sorumluluk var

Çocuk yaşta evliliklerin kanayan yara olduğunu ve 15 yaşındaki bir kişinin evlilik sorumluluğunu taşıyacağına inanmadığını dile getiren Hacıbektaşoğlu, “Benim annem de erken evlenmiş ama günümüz şartlarında bu artık çok zor. Kızlarımız ruhsal ve bedensel olarak 18 yaşını tamamlamalı. Aksi haldeki evlilik durumlarında TCK’ya göre kanuni sorumluluğu var” dedi.

Boşanmaların sosyal ve arkadaş çevresindeki ilişkileri olumsuz etkilediğini kaydeden Hacıbektaşoğlu, her iki tarafın çevresindekilerin bir taraf olmak zorunda kaldığını söyledi. Hacıbektaşoğlu konuşmasına şöyle devam etti:

“Önceden kadının malı kocanın malı anlamına geliyordu. Şimdi ise edinilen malın yarısının kocanın yarısının kadının oluyor. 2002 yılından bu yana, tapu kadının adına düzenlenmiş olmasa da evlilik tarihinden sonrası evlendikleri tarihten sonra edinilmiş mal paylaşılır. Ancak, piyangodan veya emek vermeden kazanılan para veya ikramiye kişisel mal olduğu için paylaşılmıyor. Şiddete uğrayan kadından artık rapor istenmiyor. Şiddete uğrayan kadınların artık valiliğe, karakola, kaymakamlığa başvuruda bulunulması yeterli oluyor. Yani kadın şiddete uğradığını belirtmesinin ardından mekanizma çalışmaya başlıyor. Şiddet uygulayan kişi hakkında yaptırım başlıyor."

Haberin Devamı

KADEM üyesi avukat: Düğünde halay çekenler boşanmada şahit oluyor