hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Mavi Marmara davası düşürüldü

    Mavi Marmara davası düşürüldü
    expand
    KAYNAK DHA

    Mavi Marmara davasında şikayetçi taraf mahkeme salonuna alınmadı; güvenlik görevlileriyle aralarında arbede yaşanan müştekiler, İsrail aleyhinde sloganlar atarak, tekbir getirdi. Duruşmada da savcı, İsrail ile varılan anlaşmayla davanın yasal dayanağı kalmadığını belirterek, düşürülmesi talebini yineledi. Mahkeme davanın düşürülmesi ve İsrailli askerler hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasına hükmetti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow


    Mavi Marmara davası düşürüldü

    Hollanda'da saldırı hazırlığında DEAŞ militanı yakalandı

    17 saatte birbirinden ayrıldılar

    Hakkari'de PKK'ya darbe: Çok sayıda patlayıcı ele geçirildi

    Fethiye'de 4 şirkete kayyum atandı

    Mavi Marmara gemisine saldırı davasının, Türkiye ve İsrail devleti arasında imzalanan tazminat anlaşması hükümleri uyarınca düşürülmesine karar verildi.

    İsrailli askerler hakkındaki yakalama kararlarının kaldırılmasına ve kırmızı bültenlerin geri alınmasına da hükmedildi.Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine yönelik 31 Mayıs 2010 yılında İsrail askerlerince düzenlenen ve 10 kişinin öldüğü saldırıya ilişkin dava karara bağlandı. Mahkeme heyeti oybirliğiyle Türkiye ve İsrail devleti arasında imzalanan 28 Haziran tarihli anlaşma hükümlerince davanın düşürülmesine karar verdi. Mahkeme, aralarında olay tarihinde İsrail Genelkurmay Başkanı olan Rau Aluf Gabiel Ashknazi'nin de bulunduğu 4 İsrailli sanık hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasına ve kırmızı bültenlerin geri alınmasına hükmetti. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, tüm şikayetçi ve avukatların duruşma salonunu terk etmelerinin ardından ara verildi. 45 dakikalık ara sonrasında yeniden başlayan duruşmada, sadece İsrailli askerlerin avukatları hazır bulundu. Savcı Hüseyin Aslan, davanın düşürülmesi yönündeki talebini tekrar etti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Anlaşma gereğince dava düşürüldü

    Daha sonra mahkeme heyeti kararını açıkladı. Oy birliğiyle verilen kararda, "İsrail devleti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki anlaşmanın 4. maddesinin 2. cümlesiyle 'Her halükarda bu anlaşma İsrail'in, İsrail adına hareket edenlerin ve İsrail vatandaşlarının Türkiye Cumhuriyeti veya Türk gerçek veya tüzel kişileri tarafından konvoy hadisesi ile ilgili olarak, kendilerine yönelik doğrudan ya da dolaylı olarak Türkiye'de yapılmış ve yapılacak her türlü hukuki ya da cezai talebe ilişkin her türlü sorumluluktan tamamen muaf tutulmalarını sağlayacaktır' hükmü dikkate alındığında kovuşturmaya engel şart getirildiği ve bu şartın gerçekleşmeyeceği anlaşıldığından mahkememizde görülmekte olan bu kamu davasının düşürülmesine" hükmedildiği belirtildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yakalama kararları kaldırılmasına

    Heyet, İsrailli sanıklar hakkındaki yakalama kararlarının kaldırılmasına ve kırmızı bültenlerin geri alınmasına da karar verdi. Heyet kararında, itiraz yolunun açık olduğunu da hatırlattı.

    Gün içinde neler yaşandı?

    İsrail ile anlaşmanın ardından düşürülmesi gündemde olan Mavi Marmara davası, şikayetçi tarafın yer yokluğu nedeniyle salona alınmaması nedeniyle gergin başladı. Duruşma salonuna alınmayan müştekilerin İsrail aleyhinde sloganlar atıp, tekbir getirdiği protestoların ardından başlayan duruşmada, savcı mütalaasını yineledi ve anlaşmanın ardından davanın yasal dayanağının kalmadığını belirterek,  düşürülmesi talebini yineledi. Müşteki avukatları ise anlaşmanın orijinal metninin istenmesini talep etti ve reddi hakim talebinde bulundu.

    Mavi Marmara için savcı 'düşürülsün' dedi

    Güvenlik görevlileriyle aralarında gerginlik

    Gazze'ye insani yardım götürürken 31 Mayıs 2010'da İsrail askerlerinin baskınına uğrayan Mavi Marmara gemisinde 10 kişinin ölümüne ilişkin İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma öncesinde mahkeme salonuna ayakta izleyici alınmayacağı söylenmesi üzerine güvenlik görevlileri ve şikayetçiler arasında gerginlik yaşandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İsrail 2010 yılından beri ilk kez Türkiye'ye büyükelçi atadı

    İsrail aleyhinde slogan ve tekbir

    Salona girmek isteyen kalabalık bir grup, içeri alınmayınca İsrail aleyhine slogan atıp tekbir getirdi. Duruşmaya başlandıktan sonra bu kez içeriye alınan şikayetçiler, dışarıda kalan arkadaşlarının içeri alınmasını istediler. Mahkeme Başkanı Maksut Karakulak da tüm şikayetçilerin içeri alınması talimatını verdi.

    İsrail anlaşmasının yürürlük tarihi 9 Eylül olarak belirlendi

    Duruşmada çok sayıda mağdur-müşteki ve avukatı hazır bulundu. Avukatlar salona alınmayan müvekkillerinin darp edildiğini öne sürerek, görevlilerin, talimatı hakimlerin verdiğini söylediklerini belirttiler. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Maksut Karakulak, "Hakim darp edin emri verir mi ya olur mu öyle şey" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Anlaşmanın metnini istediler

    Mağdur-müşteki avukatları söz isteyerek duruşma savcısının bir önceki celse verdiği mütalaasını hatırlattılar ve bu talebe dayanak olarak gösterilen İsrail-Türkiye anlaşmasının orijinal metninin istenmesini talep ettiler.

    Reddi hakim talebi

    Yargılamaya devam edilmesini isteyen avukatlar, mahkemenin tarafsızlığına gölge düştüğünü belirterek reddi hakim talebinde bulundular.

    Savcı: 'Anlaşmayla bu davanın yasal dayanağı kalmadı'

    Avukatlar ve Mahkeme Başkanı arasında yaşanan atışma şeklindeki konuşmaların ardından Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Aslan’a söz verildi. Savcı Aslan, avukatların reddi hakim taleplerinin davayı uzatmaya yönelik olduğunu belirterek reddi hakim talebinin reddedilmesini istedi. Savcı Aslan, "Türkiye Cumhuriyeti, sadece bu yargılama ve bu sanıklar yönünden özel olarak feragat etmiştir. Bu davanın devam etmesi için yasal dayanak kalmamıştır. Bundan önce ve bundan sonra tanık, mağdur, müşteki, avukat dinlenemez ve usulü işlem yapılamaz. Bu yargılama engelidir. Düşme adına yaptığımız talebin değerlendirilerek karar verilmesini talep ediyorum. Eğer mahkeme ret yönünde karar verirse yargılamaya devam edilmesini talep ediyorum" dedi.

    Savcı davanın düşürülmesini istemişti

    Mavi Marmara baskını sırasında İsrail Genelkurmay Başkanı olan Rau Aluf Gabiel Ashknazi ve 3 İsrailli komutan hakkındaki davanın 2 Aralık'taki duruşmasında savcı, Türkiye ile İsrail arasında imzalanan anlaşmayı gerekçe göstererek davanın düşürülmesini istemişti.

    Anlaşmayla İsrail 20 milyon ödemiş, davadan muaf kalmıştı

    Türkiye ile İsrail arasında Mavi Marmara'da öldürülenlerin yakınlarına 20 milyon dolar tazminat ödenmesi karşılığında anlaşılmış ve İsrailli yetkililerin davalardan muaf tutulması iki devlet arasında imza altına alınmıştı. İsrail, anlaşmanın ardından taahhüt ettiği tazminatı 30 Eylül'de Adalet Bakanlığı'nın açtığı hesaba yatırmıştı.

    Avukatlar açıklama yaptı

    Mavi Marmara gemisine yönelik İsrail askerlerinin gerçekleştirdiği saldırıya ilişkin görülen davada, avukatlar duruşma salonunu terk etti.  Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine yönelik 31 Mayıs 2010 yılında İsrail askerlerince düzenlenen ve 10 kişinin öldüğü saldırıya ilişkin davada, duruşma salonunu terk eden avukatlar dışarıda açıklama yaptı. Müşteki avukatlarından Yasin Şamlı, mahkemenin vereceği karara müdahale etme durumlarının söz konusu olmadığını belirterek, "Mahkeme ne karar verirse versin biz şuna inanıyoruz; Mahkemeler suç işleyenler hakkında beraat kararı da verseler, davanın düşme kararı da verseler, onlar hem hukuk nezdinde hem kamuoyu nezdinde mahkum olmuşlardır." dedi. 

    Usul kuralları ihlal edildi

    Mavi Marmara Gemisi'yle gidenlerin Gazze'deki insanlara yardım götürdüklerini dile getiren Şamlı, "Bunlar insanlığın vicdanını temsil ediyorlardı. Bu konvoyda müslümanlar, yahudiler, hristiyanlar, ateistler vardı. Ortak özellikleri vicdan sahibi olmalarıydı. Biz de onların haklarını savunmak için bu mahkemede elimizden geldiğince savunmaya çalıştık. Gelinen aşamada gördük ki, usul kuralları ihlal edildi. Dolayısıyla duruşma salonundan ayrıldık." diye konuştu. 

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow