Merve Kavakçı'dan AK Parti'ye mesaj

1999 yılında Fazilet Partisi'nden İstanbul Milletvekili olarak seçilen ancak yemin töreni sırasında, başörtülü olduğu için Meclis'ten çıkarılan Merve Kavakçı siyasete yeşil ışık yaktı. 5N1K programında Cüneyt Özdemir'in sorularını yanıtlayan Kavakçı, AK Parti'den teklif gelirse değerlendirebileceğini söyledi, ''yenmiş bir hakkım, milletimize karşı yarım kalmış bir görevimiz var'' dedi. Türk vatandaşlığını kazandığını başörtülü Meclis'e girdiği için hakkında açılan davalardan da beraat ettiğini belirten Kavakçı, siyaset için herhangi bir sorunu bulunmadığını açıkladı.

Haberin Devamı

Merve Kavakçı, Türkiye'nin ilk türbanlı milletvekili. Olaylı günlerin ardından artık Amerika'da yaşıyor.

1999 yılında Fazilet Partisi'nden milletvekili seçilen Kavakçı, türbanıyla Meclis Genel Kurulu'na girdi. Ama Kavakçı, DSP'nin yoğun tepkisiyle karşılaştı ve yemin edemedi.

Sonraki süreçte Amerikan vatandaşı olduğu gerekçesiyle Türk vatandaşlığından çıkarıldı; milletvekiliği de düştü.

Darbe iddiasında bulundu

32. Gün programına katılan Kavakçı, o döneme ilişkin iddialarda bulundu. Partisinin kendisine destek vermekten vaçgeçtiğini, bunun nedeninin dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den gelen bir mesaj olduğunu öne sürdü:

"2 sene sonra bir milletvekilinden aldığım bir habere göre Demirel, bizim genel başkanımızı ordunun bir müdahalede bulunabileceği konusunda uyarıyor. Partim desteğini çekiyor. Ant içememin en baştaki sebeplerinden biri bu oluyor."

DSP ne teklif etti?

Ama Merve Kavakçı, bu darbe iddiasıyla ilgili kaynağını açıklamadı. Kavakçı, DSP'den kendisine aracılarla bir teklif geldiğini de öne sürdü:

"Ecevit ve arkadaşları bana şöyle bir teklifte bulundular. Bir oda verelim, komisyonlara katılmasın, genel kurula girmesin. Böyle bir teklif benim tarafımdan kabul edilemezdi."

Siyasete mi dönüyor?

Merve Kavakçı şimdi Amerika'da yaşıyor ve türban tartışmasının alevlendiği bugünlerde gözler yeniden onda. CNN TÜRK'te 5N1K'ya konuşan Kavakçı, yeniden milletvekili adayı olma konusunda kapıyı açık bıraktı:

"Benim tabii yenmiş bir hakkım var. Yarım kalmış bir görevimiz var milletimize karşı..."