Nokta'nın yayın yönetmenine hapis istemi

Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Alper Görmüş hakkında, emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlüğe ilişkin haber nedeniyle 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Görmüş'ün, Nokta Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni ve suça konu olan yazıların eser sahibi olduğu belirtildi.

İddianamede, derginin 29 Mart-4 Nisan 2007 tarihli 22’inci sayısının 4-7 sayfalarındaki "Geçmiş günler, geçmemiş gündemler" ve 10-57’nci sayfalarında "Kıbrıs'ta referanduma giden günlerde Türkiye'de az kalsın emir komuta zinciri dışında bir darbe olacakmış. Kıbrıs'tan gelen sarıkız..." başlıklı haberlerin yer aldığı kaydedildi.

Haberde, "Özden Örnek, görevi devraldıktan 3 gün sonra yıllardır büyük bir titizlikle sayfalarını doldurduğu günlüğünde şu satırları yazdı" şeklinde ibarelere yer verildiği belirtilen iddianamede, haberde Örnek'in darbe yapma konusundaki not ve planlarını içeren günlüğünün ve bu günlüğün içeriğinin kaleme alındığı anlatıldı.

Şikayetçi Özden Örnek'in, "dergide yayınlanan kurgu günlüklerdeki sözde kendi ağzından çıkan ibarelere dayanılarak iftira suçu işlendiğini, uydurma ve düzmece satırlar olduğunu, bir kuvvet komutanının asla kullanmayacağı bir üslupta, onur ve haysiyetini karalamak amacıyla kendisine atılan iftiraları içerdiğini, bu günlüğü kendisinin yazmadığını, bu satırlardaki fikirlerin kendisine ait olmadığını" bildirdiği anlatılan iddianamede, Özden'in "darbe girişimcisi Oramiral" tabiri kullanılarak kendisine hakarette bulunulduğunu öne sürdüğüne yer verildi.

Ahmet Alper Görmüş'ün savunmasında, Basın Kanunu’nun 12’nci maddesi uyarınca haber kaynaklarının açıklanmaması hakkını kullandığını ve bu aşamada açıklama yapmayı gerekli görmediğini belirttiği kaydedilen iddianamede, Görmüş'ün günlüğün Örnek'e aidiyetini içeren bilgi ve belgeleri savcılığa sunmadığı, günlüğün varlığı ve şikayetçiye ait olduğuna dair bilgi, belge ve delillere ulaşılamadığı ifade edildi.

Görmüş'ün "iftira" suçundan TCK'nın 267’inci maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca 1 ile 4 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, sanık hakkında aynı maddenin "Fiilin maddi eser ve delillerini uydurarak iftirada bulunulması halinde, ceza yarı oranında artırılır" hükmünü içerin 2’nci fıkrasının da uygulanması talep edildi.

İddianamede, Görmüş'ün "neşren hakaret" suçundan da TCK'nın 125’inci maddesi uyarınca 3 ay ile 2 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörüldü.

Örnek hakkında yetkisizlik kararı

Aynı soruşturma kapsamında verilen "yetkisizlik kararı"nda emekli Oramiral Özden Örnek "şüpheli" sıfatıyla yer aldı.

Nokta Dergisi'nde yayınlanan haberde Örnek hakkında "askeri darbe hazırlığı yaptığı" iddiasının yer aldığı belirtilen kararda, suçun mahiyeti, şüphelinin suç tarihindeki görevi ve görev yeri dikkate alındığında, Anayasa'nın 145’inci maddesi, TCK'nın 309’uncu maddesi, Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununun 1, 2, 6, 9 ve 15’inci maddeleri ile Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu Yargılama Usulü ve Disiplin Suç ve Cezaları Hakkındaki Kanunun 9’uncu maddesi gereğince Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisiz olduğu kaydedildi.

Kararda, bu nedenle soruşturma evrakının yetkili Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı’na gönderildiği bildirildi.

Öte yandan, aynı soruşturma kapsamında Görmüş hakkındaki "Halkı askerlikten soğutma, askeri itaatsizliğe teşvik, devletin askeri teşkilatını aşağılama" suçlarından da takipsizlik kararı verildi.
 
Kapatma kararı alındı
 
''2004 yılında AK Parti'ye darbe planlandığı'' ve ''andıç'' haberleriyle gündeme gelen Nokta dergisi dergisi kapandı. Derginin kapatılması kararı, imtiyaz sahibi Ayhan Durgun tarafından alındı.
 
Dergi, Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın isteği üzerine, 13 Nisan'da İstanbul polisi tarafından basılarak aranmıştı. Nokta dergisi, son sayısında, "Sözde değil, özde demokrasiye kadar, aynen devam" kapağıyla çıkmıştı.

AK Parti'ye darbe girişimi" iddiası
 
Nokta dergisinin 29 Mart tarihli sayısında, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen notlar yayımlanmış, bu notlarda kuvvet komutanları ve jandarma komutanının AK Parti'ye karşı "Sarıkız" ve "Ayışığı" adlı iki ayrı darbe planladığı, ancak dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün bu girişimlere karşı çıktığı iddia edilmişti.
 
Emekli Oramiral Özden Örnek ise, kendisine ait olduğu öne sürülen günlükteki ''darbe girişimi'' iddialarını aynı gün yalanlamış ve CNN TÜRK'e yaptığı açıklamada, "Komutanlığım döneminde hiçbir zaman günlük tutmadım. Böyle bir günlüğüm mevcut değildir. Haberler tamamen uydurmadır" demişti.
 
Özden sadece 1957-81 döneminde tuttuğu "hatıratlar" olduğunu belirterek, "Tutulan notlar günlük değil hatırattır. Bu dönemden sonra ve komutanlık sırasında günlük tutulmamıştır. Karargahta günlük programlarım düzenli olarak kaydedilmekteydi. Günlük programlar ve ziyaretleri alıp bunlar üzerinden tamamen senaryo yazılmış" ifadesini kullanmıştı.
 
Nokta dergisi Örnek'e ait olduğu öne sürülen ve daha önce de basında bir kısmı yayımlanan günlük notlarının 2003 yılı sonu ve 2004 yılı başlarına ait olan bölümlerini yayımlamıştı.
 
7 Nisan'da ise AKP'ye darbe planladıkları iddia edilen eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek ile eski Jandarma Komutanı Şener Eruygur hakkında  inceleme başlatılmıştı.

Andıç tartışması

Mart 2007'de, 28 Şubat sürecinde Türkiye'nin gündemine gelen ''andıç'' uygulamasının sürdüğü ortaya çıkmıştı. Nokta dergisi Mart ayının ilk yarısında yayımlanan sayısında, Kasım 2006'da hazırlanan yeni bir andıça yer vermişti.
 
Buna göre, Genelkurmay Basın-Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü, basın-yayın organları ve gazetecileri "TSK yanlısı" ve "TSK karşıtı" diye ikiye ayırıyor.
 
Andıçta; 9 adet, toplam 52 sayfa olan "hizmete özel" yazılar arasında, medya kuruluşlarının TSK ile ilgili yaptığı haberlere "artı" ve "eksi" not verilen bir değerlendirme cetveli de yer aldı.

30 Mart'ta da, Genelkurmay Askeri Savcısı Albay Saim Öztürk, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin basınla ilgili raporunun 12 Ekim 2006'da çalındığını, andıçın önce yurtdışına gönderildiğini ve bir süre bekledikten sonra Türkiye'ye geri iletildiğini açıklamıştı.