hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Sarin gazı davası"nda 5 Türk'e beraat

    Sarin gazı davasında 5 Türke beraat
    expand

    Adana 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "sarin gazı davası"nın firari Suriyeli sanığı Hytham Qassap, gıyabında terör örgütü üyeliği suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırılırken, bu kişiye yardım ettiği ileri sürülen tutuksuz 5 Türk sanık ise beraat etti. CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, TBMM'de ve Rus televizyonunda bu davayla ilgili iddiaları gündeme taşımıştı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Suriye'deki El Kaide örgütüne bağlı Ahrar-ı Şam ve El Nusra Cephesi'ne kimyasal bomba yapımında kullanılan bazı kimyasal maddelerin temin edilmeye çalışıldığı yönünde ihbar alan Adana polisi, 28 Mayıs 2013'te çeşitli adreslere operasyon düzenledi. Gözaltına alınan biri Suriyeli 5 kişi tutuklanırken 1 kişi de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Şüphelilerle birlikte ele geçirilen maddenin "sarin gazı" olmadığı anlaşılınca da tutuklanan Türk vatandaşı sanıklar 17 Temmuz 2013'te tahliye edildi.

    Eren Erdem verdiği röportajın görüntülerini cep telefonundan izletti

    CHP'li vekil hakkında soruşturma

    Qassap da tahliye edildi

    O dönem özel yetkili olan Adana 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne 1'i tutukla 6 sanık hakkında dava açıldı. 132 sayfalık iddianamede, tutuklu sanık "Abu Salah" kod adlı Suriyeli Hytham Qassap (37) "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "silahlı terör örgütüne silah sağlamaya teşebbüs" suçlarından 25 yıla kadar, tutuksuz Halit Usta (54), Halit Ünalkaya (49), İbrahim Akça (52), Bekir Karaoğlan (45) ve Raif Ay (42) ise "silahlı terör örgütüne silah sağlamaya teşebbüs" suçlamasıyla 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.

    Tüm sanıklar suçlamaları kabul etmezken, tutuklu sanık Qassap, kendisinin Özgür Suriye Ordusu mensuplarına gıda ve insani yardım temin ettiğini ileri sürdü. Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Hytham Qassap'ın tahliyesine karar verdi.

    Davanın diğer duruşmalarında ise, laboratuvar incelemelerinde ele geçirilen kimyasal maddelerin birleştirilmesi halinde sarin gazı yapılabileceği ortaya çıkıp savcılık iddianamesinde de yer alınca, daha önce tahliye edilen Hytham Qassap hakkında bu sefer yakalama kararı çıkarıldı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Eren Erdem: "Erdoğan'dan özür bekliyorum"

    Karar çıktı

    Özel yetkili mahkemeler kaldırılması üzerine dosyanın düştüğü 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi, olay yerinin Hatay olduğu gerekçesiyle dosyayı Hatay Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Bu mahkeme de "görevsizlik" kararı verdi. Davanın nerede görüleceğine ilişkin dosyayı inceleyen Yargıtay, suç yerinin Adana olduğunu belirterek dava dosyasını Adana 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.

    Böylece yaklaşık 2.5 yıl sonra yeniden başlayan davanın bugün yapılan 6'ıncı celsesine tutuksuz sanıklar katılmadı. Mahkeme heyeti, firari Suriyeli Hytham Qassap, gıyabında terör örgütü üyeliği suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Suriyeli ile ona yardım ettiği ileri sürülen tutuksuz 5 Türk sanık ise kimyasal madde temin etme suçundan ise suçun hazırlık aşamasında kalması ve fiilin kanunda suç olarak tanımlanmaması  nedeniyle beraat etti.

    Eren Erdem ne demişti?

    CHP Milletvekili Eren Erdem, 10 Aralık'ta TBMM'de yaptığı konuşmada Suriye'deki IŞİD üyelerinin Türkiye'den kimyasal silah olarak kullanılan sarin gazı hammaddesi aldığını gündeme getirip, konuyla ilgili Rus kanalı RT'ye verdiği söyleşide de Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2013 yılında iddianame hazırladığını ancak davanın bir haftada kapatıldığını ileri sürmüştü. Daha sonra açıklama yapan Erdem, söz konusu iddiaların kendisine ait olmadığını, bu bilgilerin Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede yer aldığını belirterek, "Adana Cumhuriyet Savcısı Mehmet Arıkan, sarin gazı gönderimi hakkında bir operasyon düzenletti. Konuyla ilgili kişiler gözaltına alındı. Ama anladığım kadarıyla Mehmet Arıkan bürokraside etkili bir kişi değildi. Bir hafta sonra yeni bir savcı atandı ve davayla o ilgilendi. Gözaltındaki tüm kişiler serbest bırakılıp, Türkiye'yi terk ederek Suriye'ye gitti" dedi.

    Savcı yalanladı

    Bu iddialara yazılı açıklama yapan Adana Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Arıkan da söz konusu iddialarla Türkiye Cumhuriyeti devletinin uluslararası kamuoyunda zor durumda bırakmak ve insanlık suçu işlemiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıldığını, şüpheliler tarafından temin edilmeye çalışılan ve soruşturma içeriğine göre kimyasal gaz yapımında kullanılabileceği düşünülen maddelerden hiçbirinin numunesinin dahi ele geçirilemediğini anlatmıştı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Bir güç, bu dava bir an önce bitsin diyor"

    Sarin gazı davasının karar duruşmasını izleyen CHP Adana Milletvekili avukat Elif Doğan Türkmen, duruşma sonrası açıklamalarda bulundu.  Bu davanın kendileri için büyük önem taşıdığını belirten Türkmen, şunları söyledi:

    "Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere hükümet yetkilileri, bir çoğu gerçeği ortaya çıkaran İstanbul Milletvekilimiz Eren Erdem'le ilgili öyle bir linç kampanyası başlattılar ki bu davayı takip etmek bizim için elzem oldu. 30 yıllık bir hukukçu kimliğimle şunu çok açık ve net söylerim ki, duruşmayı izlerken bir şeye şaşırdım. Böyle bir ceza davasında mütalaadan sonra tüm avukatların söz birliği etmiş gibi savunma için hiç süre istemeden hemen savunmalarını vermeleri ve mütalaanın akabinde aynı duruşmada davanın bitmiş olması bana ilginç geldi.

    Sanki bir güç, 'Bu dava bir an önce bitsin ve kapatılsın' diyor. Ayrıca duruşmada ibret verici şeyler de dinledik. Terör örgütüne silah sağlamanın suç olmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi, avukat arkadaşların savunmalarında Ahrar-ı Şam terör örgütünün Türkiye tarafından, terör örgütü olarak tanınmadığı bu nedenle ceza verilemeyeceği yönünde ki savunmaları, bütün bunlardan elde ettiğim sonuç, ne yazık ki Suriye'de süren bu büyük savaşta dosyadaki bütün o bilgilere rağmen insanların beraat etmiş olmalar,ı ülkemizde hukukun neye, ne kadar yettiğinin açık bir göstergesidir."

    "O fosfor bu fosfor değil"

    Davayı izleyenlerden CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ise dosyanın daha soruşturma aşamasında kapatılmak istendiğini öne sürerek, şöyle konuştu:

    "O günlerde bunu haber yapan gazetecilere, 'Niye haber yaptınız biz bunu kapatacaktık' dediklerini biliyoruz. Bir yandan da çöle antifriz gönderdiklerini iddia eden bir savunma dinledik. Fosfor dediğiniz kibritin ucundaki barut diyorlar. O fosfor bu fosfor değil. Bu beyaz fosfor. İnsan bir nebze soluduğunda, içten kemiklerine kadar yanıyor. Bu kadar tehlikeli bir maddeyi basit bir şeymiş gibi anlatıyorlar. Orada füze parçaları, entegreler, saniyeli fitiller, nitrik asit var. Bunların hepsinin de birleşerek sarin gazı elde edildiği gayet net şekilde bilim adamları tarafından mahkemeye sunulmuş durumda.

    Bu davanın başladığı tarihten 42 gün sonra Muta dediğimiz Şam'ın banliyösünde 1400 insanın öldüğü bir katliam yapıldı. Sarin gazı saldırısı oldu. Bu sarin gazının batıdan gelen kimyasal maddelerle yapıldığı, oradaki Şam yönetiminde mevcut olan gaz olmadığı Birleşmiş Milletler tarafından ortaya kondu. O gazın batıdan, Türkiye üzerinden giden malzemelerle yapıladığına dair çok ciddi iddialar vardı ve bunu temin etmekle suçlanan kişi başka suçtan dolayı 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow