Sevenleri Vitali Hakko'yu uğurladı

Önceki gece İstanbul'da vefat eden giyim sanayiinin duayen isimlerinden Vakko'nun kurucusu, işadamı Vitali Hakko son yolculuğuna uğurlandı.
94 yaşında ölen Vitali Hakko için ilk tören Merter'deki Vakko fabrikasında yapıldı.
Hakko'nun cenazesi, Neve Şalom Sinagogu'nda düzenlenen törenin ardından Ulus'taki Arnavutköy Musevi Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Fabrikadaki tören
Merter'deki Vakko fabrikasında yapılan tören bir dakikalık saygı duruşunun ardından Vitali Hakko'nun özgeçmişinin okunmasıyla başladı.
Burada konuşan Hakko'nun iş ortağı Alberto Elhadef, Vakko'nun 73 yıl önce "Şen Şapka" adıyla Vitali Hakko'nun bebeği olarak dünyaya geldiğini ve bugün, kocaman bir adam olan o bebeğin babasına veda edeceğini söyledi.
Elhadef, "Ama insan nasıl böylesine sevdiği ve saydığı birine veda eder? Aramızda Vitali Hakko'nun sihirinin değmediği kimse yoktur" dedi.
Daha sonra Hakko'nun naaşı eşi Ketty, oğlu Cem Hakko ve kızı Sima Lodrik tarafından, dini törenin yapılacağı Karaköy Büyük Hendek caddesindeki Neve Şalom Sinagogu'na uğurlandı.
Cem Hakko'nun üzerinde "Vakko" yazılı beyaz iş gömleği giydiği görüldü.
Törene, Vitali Hakko'nun erkek kardeşi Albert ve eşi Vivet Hakko, torunları Katia, Pia, Can Hakko, Serena, Vedat ve İzer Lodrik ile damadı Erol Lodrik, eski gelini Betina Mahcler, İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Koç Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Bülent Bulgurlu'nun yanı sıra Vakko çalışanları ve sevenleri katıldı.
Sinagogdaki tören
Vitali Hakko, cemaatin başduahanı Hazan David Sevi'nin okuduğu dualar ve sinagogun başhahamının okuduğu dualarla son yolculuğuna uğurlandı.
Törende bir konuşma yapan Vitali Hakko'nun yeğeni Alberto Elhadef, Hakko'nun, kendi deyimiyle hayata "sıfırın altında" başladığını vurgulayarak, kocaman bir dünya yarattığını söyledi.
Türkiye Musevileri Hahambaşı Müşaviri Avi Alkaş, Vitali Hakko'nun duygusal zekasını kullanan gerçek ve şık bir İstanbul efendisi olduğunu belirterek, "O, işine ve sektörüne düşkün ve tutkuyla bağlı, sanata ve sanatçıya saygılı ve hami, bir Türkiye aşığı, Türk modasının babasıydı. O Merter için bir vaha, Beyoğlu için bir soluk, İstanbul için bir ışık oldu. O, çok sevilen ve sayılan, eşi bulunmaz müstesna bir insandı" diye konuştu.
Tören, Hakko'nun yakınlarının taziyeleri kabul etmesiyle sona erdi. Vitali Hakko'nun cenazesi daha sonra sinagogdan alınarak Ulus'taki Arnavutköy Musevi Mezarlığı'ndaki aile kabristanında toprağa verildi.
Sinagogda düzenlenen törene katılan Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Vitali Hakko'nun olduğu yerde güzellik vardı, şıklık vardı, dostluk vardı. Vitali Hakko, ülkesini seven bir insandı. Ülkesini güzelleştirmek için çok çalıştı" dedi.
Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç da, "Çok değerli bir sevdiğimi, çok şık bir insanı kaybettik. Ruhu şad olsun" diye konuştu.
Törene kimler katıldı?
Sinagogdaki törene Vitali Hakko'nun eşi Ketty, oğlu Cem Hakko, kızı Sima Lodrik, kardeşi Albert, Cem Hakko'nun eski eşi Bettina, torunları ve yakınları katıldı.
Hükümeti temsilen Devlet Bakanı Nimet Çubukçu'nun katıldığı törende, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş da hazır bulundu.
Törene ayrıca, Türkiye Musevileri Hahambaşı İshak Haleva, Türk Musevi Cemaati Başkanı Silvio Ovadio ve Türk Musevi Cemaati Onursal Başkanı Bensio Pinto, Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı ve aralarında İsak Alaton, Rona Yırcalı, Erol Aksoy'un da bulunduğu işadamları ile Haldun Dormen, Göksel Kortay, Sezen Cumhur Önal, Yılmaz Morgül'ün de aralarında bulunduğu sanat, medya ve iş dünyasından çok sayıda kişi katıldı.
Vakkolar geçici olarak kapatıldı
Hakko'nun vefatının ardından Vakko ve Vakkorama mağazaları da geçici olarak kapatıldı.
Adana'daki mağazaların kapı ve camlarına Vitali Hakko'nun resimlerinin yanı sıra "Şapka çıkarılacak bir yaşam sona erdi. Çağdaş Türk hazır giyim ve moda sektörünün duayeni, Vakko'nun kurucusu Vitali Hakko aramızdan ayrıldı. Büyük kaybımız dolayısıyla mağazalarımız 12 Aralık 2007 Çarşamba günü saat 14.30'a kadar kapalı olacaktır" yazısı asıldı.
Bu arada, Vakko'nun "www.vakko.com.tr" ve Vakkorama mağazalarının "www.Vakkorama.com.tr" adlı internet siteleri de geçici olarak kapatıldı.
İnternet sitelerinde sadece Vitali Hakko'nun resmi ve "Vakko'nun kurucusu ve yaratıcısı Vakko ailesinin değerli büyüğü, Vitali Hakko'yu kaybettik. Acımız sonsuzdur" yazısına yer verildi.
Vitali Hakko kimdir?
Vitali Hakko, 1913 yılında İstanbul Yedikule'de dünyaya geldi. İş hayatına 13 yaşında Mahmutpaşa'da kumaş satan Spiros'un yanında çırak olarak başladı.
Kısa bir süre sonra Kapalıçarşı'daki çocukluk hayallerini süsleyen Kupidis mağazasında tezgahtar oldu.
Hakko, sadece kumaş satmakla kalmadı, Kupidis mağazası dahil, çarşıdaki diğer esnafın mağazalarının vitrinlerini yapmaya başladı.
Kapalıçarşı'da yılda bir kez yapılan vitrin yarışmasında hazırladığı bir vitrinle ilk ödülünü aldı.
Vitali Hakko, 1925'de Şapka ve Kıyafet Devrimi ile kendine ait ilk mağaza olan "Şen Şapka"yı 1934 yılında Sultanhamam'da açtı. Hakko, kadına şapka giydirerek bunu yaygınlaştırıp, bir moda haline getirdi.
Bugün bir moda markası olan Vakko'nun temelleri de "Şen Şapka" ile atıldı. 1948 yılında üretimine başladığı emprime eşarplar ve ardından Türk ipeklisinden ürettiği emprime kumaşların ünü ülke sınırlarını da aşarak yabancı modacıların ilgisini çekti.
Vitali Hakko, başta Bedri Rahmi Eyüboğlu olmak üzere ünlü sanatçılarla işbirliği yaptı ve onların desenlerini Türk kadınları için eşarba dönüştürdü
Vitali Hakko'nun o yıllarda yurtdışına yaptığı seyahatler, ona Avrupa moda endüstrisinden pek çok kişiyle tanışma ve iş yapma olanağı sağladı.
1962 yılında hazır giyime geçmeye karar veren Hakko, ilk hazır giyim mağazasını İstanbul'un o dönemdeki moda merkezi Beyoğlu'nda açtı ve Türkiye modern mağazacılık anlayışıyla tanıştı.
Vakko, dünyada perakende sektöründe yaşanan tüm yenilikleri Türkiye'ye taşıyan ilk marka oldu.
Pazarlıksız satış, iade kolaylığı, mevsim sonu indirimleri, kaliteli hizmet için çalışanların sürekli olarak eğitilmesi konularında yaptıkları nedeniyle Vitali Hakko, Türk perakende mağazacılığının ve moda endüstrisinin gelişiminde çok büyük rol oynadı.
Hakko, Batı'nın en ünlü modacıları ve giyim markalarıyla işbirliği kuran ilk iş adamı oldu. Modaseverleri ilk büyük moda defileleriyle o tanıştırdı.
Hakko ayrıca Türkiye'de moda mankenlerinin eğitimle yetiştirilmesine, hazır giyim sektörünün gelişmesi için meslek örgütlerinin kurulmasına, ilk sektörel moda dergi ve fuarlarının düzenlenmesine öncülük etti.
1969 yılında kurduğu fabrikası sayesinde başkent Ankara ve ardından İzmir'de açtığı mağazalarıyla Türkiye Vakko'yu tanıdı.
1982 yılında oğlu Cem Hakko'nun şirkete katılımıyla Vakkorama markası moda ve mağazacılık alanında Türkiye'ye yeni ufuklar açtı.
50 yılı aşkın bir süre devam ettirdiği aktif iş yaşamında sayısız ödüle layık görülen ve sektöründe bir ekol yaratan Hakko, 1980'li yılların sonunda tüm yetkilerini oğlu Cem Hakko'ya devretti.
Kendi ağzından ilk yılları
Vitali Hakko, "Hayatım Vakko" adlı anı kitabında mesleğe adım attığı ilk yılları şöyle anlatıyordu:
"Benim kuşağımın birçok işadamı, işe sıfırdan başladığını söyler. Ben sıfırdan bile başlamadım. Başladığım nokta sıfırın çok altındaydı. Ne var ki ben de benim kuşağımın birçok işadamı da bambaşka koşullar içinde yetiştik. İyi niyetten, umuttan, geleceğe ve kendimize olan güvenden, becerimizden başka hiçbir sermayemizin olmadığı bir dönemde kendi kendimize yetiştirdik. Genç Cumhuriyet'in ilk kuşağıydık. Bize hız veren Atatürk devrimleriydi."
Beyoğlu'na aşıktı
Gerçek bir Beyoğlu tutkunu olan Hakko, Beyoğlu için "Uzun bir aşk hikayesidir" diyordu. 1962 yılında, Türkiye'nin de ilk modern moda merkezi olan ilk Vakko mağazasını Beyoğlu'nda açtı.
Çünkü Beyoğlu, Vitali Hakko için çağdaş yaşamın, giyim kuşam geleneğinin, Batılı olmanın simgesiydi. 1980'li yıllarda "Beyoğlu Güzelleştirme ve Koruma Derneği"nin kurulması için çaba gösterdi.
Beyoğlu onun için bir "ideal" idi. Hakko, bu ideal için parti farkı göstermeksizin gelen her belediye başkanı ile iyi ilişkiler kurmaya çalıştı, Beyoğlu için çalışmaya, çaba göstermeye devam etti.
Hakko, Atatürk'ün kıyafet devrimini gerçekleştirdiği o günlerde "Tek amacı bir gün İstanbul'un en şık giyim mağazasını kurmak olan kaç kişi vardır Türkiye'de. Bilemiyorum, ama biri bendim" demişti.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Gaziosmanpaşa'da yol çöktü! İki bina tahliye edildi
Boksörün ölümüne dövdüğü taksicinin ailesi: Türkiye’de yargılansın
Nihal ve Bahar Candan davasında şoke eden ifadeler!
HABER... Ocak görünümlü Mayıs! Fotoğraflar bugün çekildi
ÖZEL GÜVENLİK SINAV SONUÇLARI SORGULAMA: ÖGG sınav sonuçları açıklandı mı, ne zaman açıklanacak?