Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapılan bazı konuşmalar; hitap edenlerin kimliği sarf ettiği sözler ve jestleri nedeniyle tarihe geçti. İşte o unutulmaz konuşmalar.Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapılan bazı konuşmalar; hitap edenlerin kimliği sarf ettiği sözler ve jestleri nedeniyle tarihe geçti. İşte o unutulmaz konuşmalar.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun en akılda kalan konuşmalardan biri Filistin’in efsane lideri Yaser Arafat’ınkiydi. Arafat, 1974'te BM Genel Kurulu’nun yapıldığı salona belinde tabancasıyla girdi. "Ben bir isyankârım ve benim davam şu tek kelimede yatıyor? O da özgürlük" diyordu Genel Kurul'a hitap ederken. O sırada dışarda birleşmiş milletler binasının önünde toplanan Yahudi örgütlerinin protestolarından gelen sesler salona kadar ulaşıyordu. Arafat, "Evine dön" diye yükselen sloganlara "ben de zaten evime dönmek ısıtıyorum. Bırakın da Filistin’e döneyim" diyerek yanıt verdi.

Yaser Arafat sözlerini "Size yalvarıyorum, elimdeki zeytin dalının düşmesine izin vermeyin" diyerek tamamladı.
Bir diğer tarihe geçen konuşma Libya’nın eski devlet başkanı muammer Kaddafi’den geldi. Batı dünyasıyla yıldızı uzun süre barışmayan Kaddafi, iktidarının 40'ıncı yılında 2009'da ilk kez New York’a gitti.

Kaddafi, Birleşmiş Milletleri sert sözlerle eleştirdi. Konuşması sırasında Birleşmiş Milletlerin kuruluş sözleşmesini içeren kitapçığı savurdu, veto hakkının ve daimi üyelerin varlığının sözleşmenin felsefesine uymadığını savundu.

2006 BM Genel Kurulunda Venezuela’nın eski lideri Hugo Chavez esprili bir dille kendisinden bir gün önce aynı kürsüden konuşan dönemin Amerikan Başkanı Bush'u hedef aldı. Kendisini şeytana benzetti.