İngiltere'den Hull City'i satın alan ünlü yapımcı Acun Ilıcalı, maç seyahatini CNN TÜRK spikeri Damla Uğurtürk ile birlikte gerçekleştirdi. Hull City - Cardiff City mücadelesi öncesi yaşananlar, taraftarın ilgisi ve Acun Ilıcalı'nın çok özel açıklamaları, Damla Uğurtürk'ün özel haberinde.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

D.U: Ev sahibi olduğunuz maçı kazandınız. Nasıl bir maçtı, Hull City’de ne kötü gidiyordu, bugün ne iyiydi?

A.I: Aslında kötü giden bir şey yoktu. Takım genel olarak düşme hattından uzaklaştı. Bugün de garantiledi ama iç sahada bir şanssızlık mı diyeyim son maç özellikle biraz şanssızlık da üst üste mağlubiyetlikler vardı. Bugün ayağın uğurlu geldi, her şey güzel gitti. Takım her geçen gün kendini geliştiriyor. Bugün Allahyar’ın ikinci maçıydı forvette. Bence onun da ciddi etkisi oldu. Takım fiziksel olarak çok iyiydi. Bir de hep birinci, ikinci, üçüncü ile oynamaktan yorulmuştuk. Nihayet orta sınıf bir takım yakaladık. Kazandık, çok mutluyum.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

D.U: Kötü gidişat olduğunda her takımda olduğu gibi hoca göz önünde bulunduruluyor. Şota geldikten sonraki süreç iyi gitmeyince sosyal medya sizi etkiliyor mu? Kötü eleştiriler sizi etkiliyor mu?

A.I: Türkiye’de şota ile ilgili bazı kötü yorumlar okudum ama İngiltere'de öyle yorumlar yoktu. Sonuçta yeni gelmiş bir teknik direktör ve ona kredi verildi taraftar tarafından. 7 maçtır deplasmanda kaybetmedik. Bugün dikkat ettiysen deplasman formasıyla oynadık. Hoca istedi onu 7 maçtır deplasmanda kaybetmeyip 4 tane filan da galibiyetimiz var. Üzerine iç sahada sürekli olarak sorun yaşayınca hoca bu kez deplasman forması ile oynattı takımı ve o maçta da kazandık.

D.U: Bundan sonrası için Hull City ile ilgili planınız nedir? Allahyar’dan sonra yeni isimler kim olacak? Hangi isimler gelmesi düşünülüyor?

A.I: Transfer için spesifik isimler söyleyemem çünkü bir şey gizlediğimizden de değil, transfer için kendi içimizdeki konuşmayı önümüzdeki 1 hafta 10 gün içinde yapacağız. Açıkçası Türkiye’den bir isim olsun derdinde değiliz. Ben Türk futbolcuları buraya getirmek istiyorum. Benim orta uzun vadede amacım Türkiye’den yetenekli oyuncuların gelip ülkemizi güzel bir şekilde temsil etmesi ama şunu unutmayalım Avrupa’da ki bir çok takımda birbirinden başarılı futbolcularımız var gurur duyuyoruz zaten. Ama sahibi Türk ise takımın neden bu kadar avantaj varken birkaç Türk olmasın. Ama bunu da bu yaz hemen alil acele yapabiliriz diyemem sana. Sadece şunu söyleyebilirim 5-6 tane net transfer yapacağız. Onun dışında toplam 7-8 tane daha yapacağız gibi gözüküyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

D.U: İngiltere’de Türklere olan ilgi nasıl peki?

A.I: İngiltere’de Türklere olan ilgi bence şehirden şehre fark ediyor. Garip bir ülke İngiltere. İngiltere’de şöyle bir konu var, kuzeye doğru çıktıkça misafirperverlik artıyor. Tabi bu şehirle ilgili garip durumlar oldu. Şaşkınım. Bu kadar sıcak kanlı, bu kadar güzel taraftar. Hep böyle karıkoca gelmiş çiftler görüyoruz. Bu çok güzel ama en önemlisi şu mükemmel bir taraftar grubu. Şehir insanı çok güzel. Ben çok güzel şeyler hayal ederek geldim buraya samimi olarak söylüyorum bu kadarını hayal etmedim. Türk bayrakları açılacak, seni ülkenle beraber sevecekler, Türkiye’ye karşı bu kadar sempati olacak deseler ben emin misin derdim. Burada inanılmaz şeyler yaşıyorsun.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

D.U: Sebebi ne sizce?

A.I: Sebebi şu. Çok düşündüm bunu da birincisi İngiltere'nin vatandaşları bazı Avrupa’da ki ülkeler gibi yabancıya karşı antipatik değiller. Bu bir. Ülke dünya insanlarına karşı sıcak bakıyor. İki, Türkiye’ye gelen İngilizler çok. Onların hepsinin Bodrum, Antalya, Marmaris gibi anıları var. Biz onlara sıcakkanlı davrandığımız için ve güzel bir misafirperverlik sergilediğimiz için ülke imajı çok güçlü. Yani beklediğimin çok üstünde. Her ülkede tabi havamız var. İş sevgiye döndüğünde her ülkede diyemem mesela. Ama bu ülkede ciddi ölçüde ülkeye karşı sevgi gördüm. Üçüncüsü ben. Genel olarak beni sevdiler. Onun da sebebi medya dünyasında başarılı olmuş bir iş insanı var. Gelip futbola girmiş, bakıyorlar Instagramda 13–14 milyon follower var. Türkiye’ye de bir İtalyan gelse, İtalyan medyasında bir kanal sahibi, aynı zamanda bir sunucu adam gelse takımımıza bizim de ilgimiz olur. Öbür kulüp sahiplerine bakıyorsun, Rus olanlar var, Arap olanlar var, Amerikalılar var. Bu tarz adam yok. Hepsi ya büyük bir kuruluş, ya büyük bir devlet. Burada bir adam çıkmış takım almış tek başına bu da ilginç geldi bence.

D.U: Gözlemlediğim kadarıyla sizde çok büyük bir sempati ile davranıyorsunuz ve büyük bir özveri gösteriyorsunuz. Hepsiyle fotoğraf çektirdiniz. Kırmıyorsunuz ve olabildiğince güleryüzlü davranıyorsunuz. Gözbebeğiniz olan Survivor bile sanki bu sene biraz ikinci planda kaldı da Hull City onun önüne geçti gibi mi oldu acaba?

A.I: Takımın ilk senesi olduğu için Survivor’daki yarışmacılara da söyledim. Bu sene çok git gel yapacağım, beni destekleyin dedim. Bu sene zaten dedim All Star, birbirinden değerli yarışmacılarımız var. Burada bizden çok şey beklemeyin bize bırakırsanız zaten grup kendini seyrettirir. Tam tahmin ettiğim gibi oldu zaten Survivor’a etkileri de çok güzel. Survivor bizim için başka bir şey ifade ediyor. Burada biraz ilk senenin verdiği bir sistem kurmamız lazım. TV8’i ilk aldığım sene 5 ay toplantılardan kafayı kaldıramadım. Exxen için 6 ay kafayı kaldıramadım. Ama bugün haftada 1’e döndüm mesela. Bu işler hep böyle olur. Doğum hep zorlu olur derler. O yüzden Hull City’de de şuanda ilk döneminde biraz fazla enerji harcadığımız doğru.

D.U: Hull City zarar ederse devamında takım zarar ederse planınız ne? Nasıl bir planınız var? Maddi bir gelir kaynağı olması mı? Nedir amaç?

A.I: Benim para ile bir işim yok. Allah’a şükür iyi kazanıyorum. Kalkıp da daha çok kazanayım diye hamleler yapmıyorum. Ben hayatımda ticari hamleler yapmış biri değilim. Genelde sevdiğim işleri yaparım, sevdiğim işlerin sonunda da bir gelir elde ediyorum. Medya sektöründe başarılı olduğun zaman bunun bir getiresi oluyor. 15 ülkede prodüksiyon yapıp, yılda 1500 bölüm yaparsanız bunun ciddi bir geliri geliyor. Buna bakış açım da aynı şekilde. Buradan şunu kazanayım, bunu kazanayım değil. Başarı, başarı, başarı. Tek bir hedefim var başarı.

D.U: Siz bizlerin gözü önünde başarıya ulaşmış bir isimsiniz. İnsanlar için neden olmasın bende olabilirim heyecanını veriyorsunuz. O yüzden de ekstra sevildiğinizi düşünüyorum. Ama olası bir başarısızlık sizi hep tedirgin eder mi?

A.I: Hayatımda hiç başarısız olmadım. Bir tedirginliğin var mı diyorsan başarısızlık olmaması tabii ki insan üzerinde bu sefer olmayacak mı acaba diye bir duygu diyorsan onu tabii ki her zaman yaşarım. Ben başarısızlık içinden mutluluk çıkarabilecek bir beyin yapısına sahibim. Başarısız olduğum zaman 2 saat geçsin bu durumla ilgili bir durum komedisi oluşturabilirim. O yüzden başarısızlık tabi ki olmayacak bir şey değil. Şu anda yeni bir alanda büyük bir maceranın içindeyim. Ama başarısız olursak da bu bir spor, bir futbol. Olaya ölüm kalım mücadelesi diye bakmıyorum. İnsanlara mutluluk veren bir spor dalındayım. Buradaki başarısızlık kariyersel olarak bir şey beceremedim diye düşünmem.

D.U: Mesut Özil’i sormadan geçemeyeceğim Hull City konusunda. Fenerbahçe konusunda siz de çokça içindeydiniz sürecin. Şu anda gelinen noktayı nasıl buluyorsunuz Mesut Özil için? Ve Hull City için görüşme oluyor mu?

A.I: Fenerbahçe'mizin içinde olan bir olay. O yüzden bunun herhangi bir tarafında değilim. Ben dönem dönem Fenerbahçe için elinden geleni yapmaya çalışan bir taraftarım. Bu konuda sağ olsun hep taraftarlar takdir etti beni çok da mutluyum. Benim çocukluğumda gönlümü verdiğim beni defalarca mutlu etmiş bir kulüp. Hayatımda yaşadığım mutlulukları düşündüğüm zaman Fenerbahçe ile ilgili çok anı var. Durumum iyi olduğu zaman da kulübüme sanki borcumu ödüyor gibi hissediyorum. Başkanımız da sağ olsun gerekli yerlerde benden yararlandı. Benden destek istedi. Bende koşa koşa gittim. Fenerbahçe geceleri yaptık çok mutluyum. Çok güzel televizyon programları yaptık, takımın gücünü gösterdik. Bunlar çok güzel şeyler. Mesut Özil konusu şu anda Fenerbahçe’nin iç konusu. Mesut Özil ile şu aşamada bildiğim tek şey Türkiye’de mutlu. Tabii ki bir problem yaşanıyor bu iç problem. Benim bakış açım inşallah sorunlar çözülür. Mesut Hull City’e gelsin gibi kafamda bir şey yok.

D.U: Çözülmez ise, Fenerbahçe ile ayrılık olursa? Kapı açıktır diyor musunuz Mesut için?

A.I: Mesut İngiltere’den Türkiye’ye mutlu olmaya gitti. İnşallah mutlu olur. Şu aşamada kafamda o var. Olayların iyi olmasını isterim ben hep. Aman bu iş şöyle olsun da ben ne elde ederim değil. Benim için bu konu inşallah çözülür dediğim bir konu.

D.U: 3 hoca ismi geçti. Fatih Terim, Okan Buruk, Sergen Yalçın. Bu isimler için birşey düşünmüş müydünüz? Hiç görüşme oldu mu?

A.I: Ben bunlardan önce Şota ile anlaşmıştım. Ben Şota ile anlaştığım zaman üçü de görevdeydi zaten. Fatih Terim benim haftada bir görüştüğüm telefonuna koştuğum insanlardan biri. Sergen Yalçın ile olan samimiyetim zaten biliyorsun daha geçen Dominik’te büyük buluşmada beraberdik. Onun dışında kader birliği etmişliğimiz var. Onlar benim çok yakın dostlarım. Hoca konusunda Şota ile ben takımı aldığım andan itibaren temasa geçtik. Sevgili Okan benim için çok çok değerli. Bu isimler teknik direktörlük konusunda sıfır soru işareti olabilecek hatta eleştirmeyi de kendimde çok had bulmadığım isimler. Sergen, Fatih Terim, Okan Buruk. Bunun içine ben Emre Belözoğlu’nu da koyacağım. Kendi yakın dostlarım. Futbol dünyasında hepsi de başarılı, hepsini takdir ediyorum. Hepsi bizim takım için çok büyük isimler de diyebilirim.

D.U: Hull City hayalimdi dediniz. Şimdi sıradaki hayaliniz ne?

A.I: Bak sıradaki hayalim şurada yazıyor.

D.U: Premier Lig.

A.I: inşallah öyle bir başarı elde etmek. Bunun da çok zor olduğunun altını çizelim. Şu anda yüz milyon bütçeli takımlar var. O takımlar arasından sıyrılmaya çalışacağız. Biz de değişik insanlarız. Türklerin yurt dışında elde ettiği başarılara baktığım zaman ki çok gurur duyduğum insanlar var. Ben de niye yapmayalım diyorum tabii ki.

D.U: Türkiye’de ki futbolu nasıl görüyorsunuz?

A.I: Biraz stresli bir dönemdeyiz. Bir kere maddi konularda belirli sıkıntılar var. Onların da inşallah aşılmasını ümit ediyorum. Takımlar biraz naklen yayın gelirleri ile ilgili stres altındalar. Onun dışında hakemlerimizin son dönemde başına gelen olayı açıkçası üzülerek takip ettim. Bu konuda hakemlerimizi destekliyorum. Cüneyt Çakır başta olmak üzere hakemlerimizi gönülden destekliyorum. Ülkemizin çok değerli isimleri altını çizerek söylüyorum benim gözümde Cüneyt Çakı gibi ülkemizi bu kadar önemli platformlarda temsil etmiş bizi gururlandırmış dünyanın konuştuğu bir hakemimizi bu şekilde bir yaklaşımla buluşturmamalıydık. Ben bu açıdan çok üzgünüm. Bunun telafi edilmesini bekliyorum. Mutlaka sağduyulu insanlar devreye girecektir. Bu sorun çözülecektir. Ben kusura bakmayın dünyanın neresine gidersem gideyim Cüneyt Çakır’ın hakemliğinin gururunu yaşamış biriyim. Çok önemli ortamlarda bulundum. Bu kadar üst düzey bir hakemimiz varken kalkıp sezonun ortasında böyle bir durum olması benim açımdan süper bir yanlış. İnşallah Cüneyt hocamız hak ettiği itibarını acil bir şekilde alır. Çünkü ona verilecek bir zarar ülke değeridir. Ülkeye verilmiş bir zarardır. O yüzden olayların arka tarafını bilmemekle birlikte hakem konusu dediğiniz zaman futbolcunun takıma alınmaması aynı şey değildir. Futbolcu takıma alınmadığı zaman 10 tane sebep gelir aklınıza dersiniz ki öyle mi oldu, böyle mi oldu. Kontrat imzalamadı, babası geldi olay çıkardı. Birçok sorun olabilir. Ülkemde böyle bir sorun yok. Hakemde böyle bir ihtimal yok. O zaman akıllara başka soru işaretleri gelebilir. Böyle bir şey benim aklıma gelmiyor. Bir çoğumuzun da aklına gelmediğini düşünüyorum. O zaman bu derece keskin şeyler yapılmamalı.

D.U: Federasyon seçimi için? Orada da istifa oldu Nihat Özdemir’den?

A.I: Nihat başkan elinden geleni yaptı bence ama Türkiye’de bir şey yönetmek zordur. Bu biraz ruhumuzda var. Ben bu tip pozisyonlardaki insanları takdir ediyorum. Onu idare et, bunu idare et, biraz agresif insanlar var onları idare et. Bunlar çok zor işler. Nihat başkanımıza sevgiler. Yıprandı bence. Psikolojik olarak da yıprandı ve yeter artık dedi gibi anlıyorum. Oraya şimdi yeni bir isim gelecek ama sanki bu kez biraz futbol dünyasından bir isim olsa ne mutlu olurum.

D.U: Var mı aklınızda bir isim keşke olsa dediğiniz?

A.I: Saffet Sancaklı gibi bir isim neden olmasın derim. Sevgili Hamit neden olmasın derim. Bu isimler beni mutlu eder. Biraz futbol mantalitesine dönelim. Çok iş adamı tarafına değil de futbol tarafına gitsek de denesek ne iyi olur.

D.U: Yabancı kuralı burada nasıl?

A.I: Burada yabancının bir puanı var. O puanı tutturursa anca oynayabiliyor.

D.U: Öneriyor musunuz Türkiye’ye böyle bir yöntem?

A.I: Yok önermiyorum o konularda iyiyiz. Buradaki puan sistemini Türkiye’ye getirsek 3 yabancı ile oynarız herhalde.

D.U: Exxen’de şampiyonlar ligi yayınlanıyor. Zaman zaman sorunlar yaşandı. Teknik sorunlar. Çok büyük bir riske girdiniz. O sorunlar atlatabildik mi?

A.I: Atlattığımızı düşünüyorum. Yeni bir platformduk. İlk günlerde tabii ki bazı aksaklıklar olacak. Ben Türk olduğum için bir kez daha mutluyum gururluyum. Bu konuda sağ olsun bize destek verdiler. Bizim yeni bir bebek olduğumuzu, yeni bir platform olduğunuzu anlayışla karşıladılar. Yaşanan sorun için izleyicilerimizden özür diliyorum. Restoran açsak ilk 15 gün kaosla geçer. Koskoca bir platformdan bahsediyoruz. Milyonlar seyrediyor maçları. Herkese teşekkürler.