8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde İNGEV araştırma şirketi tarafından yapılan cinsiyet algıları araştırmasının sonuçlarına göre rakamlar pek parlak değil. Araştırmaya katılan erkeklerin yüzde 27'si "Erkek izin vermezse kadın çalışmamalıdır" derken, yüzde 10'u ise "Kadına bazı durumlarda tokat atılabilir" diyor. Araştırmaya katılan kadınların yüzde 57'si de "Karanlıkta dışarda yürümekten korktuğunu" söylüyor. CNN TÜRK Muhabiri Zeynep Karamustafa ve kameraman Serdar Çetin, İNGEV Toplumsal Araştırmalar Merkezi Direktörü Can Çakır'la konuştu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İNGEV'İN RAPORUNDA ÇARPICI TESPİTLER VAR

"Ne psikolojik ne fiziksel, kadınlara yönelik şiddet bitmiyor. Kadın-Erkek arasında eşitsizlik olduğu, doğal olarak kabul görüyor". Bu sonuç, İNGEV Toplumsal Araştırmalar Merkezi ve Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi işbirliğince hazırlanan cinsiyet algıları araştırmasından.

Araştırmanın detaylarını anlatan İNGEV Toplumsal Araştırmalar Merkezi Direktörü Can Çakır, "Türkiye'de önemli bir çoğunluk, kadınlara verilen imkanlarla erkeklere verilen imkanların aynı olmadığının farkında. Bu da aslında önemli bir gelişme. Düzelmenin ilk adımı farkındalık çünkü. Fakat en azından belirli bir kesimde bu eşitsizliği doğal kabul etme riski yaratıyor" dedi.

YÜZDE 27 "KOCASI İZİN VERMEZSE KADIN ÇALIŞMAMALI" DİYOR

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Araştırmaya göre az da olsa yol katettik cinsiyet algıları konusunda. En çok da kadınların iş hayatına girmesi önündeki bariyerler zayıfladı. Toplumun yüzde 29'u kadın ve erkek eşit imkanlara sahiptir görüşünde. Erkeklerin yüzde 27'lik kısmı "kocası izin vermiyorsa kadın çalışmamalıdır" diye düşünürken, kadınlar arasında bu ifadeye katılım yüzde 13'te kalıyor. İNGEV TAM Direktörü Can Çakır, çarpıcı sonuçları böyle anlatıyor: 

"Erkeklerin yüzde 40'a yaklaşan bir kesimi 'Evin reisi erkek olmalıdır' diyor. Her 3 erkekten biri, 'Kadınların öncelikli işi evde ev işi yapmaktır' diyor. Türkiye'de yüzde 75'e yaklaşan bir kesim, kadınların çalışma hayatına katılmasını ülke ekonomisi açısından destekliyor".

Çalışma hayatında tablo biraz daha olumlu. Kadınların yüzde 63'ü, erkeklerin ise yüzde 54'ü "kadınların çalışırken ayrımcılığa uğradığı" konusunda hem fikir. Kadın ve erkek arasında en keskin farklardan birisi, mutluluk ve çalışma hayatı ile ilgili. Kadınların yüzde 74'ü "çalışan bir kadın daha mutlu olur" ifadesine katılırken, erkeklerde bu oran yüzde 58'e geriliyor. Araştırmaya katılan kadınların en büyük endişesi ise güvenlik olarak ön plana çıkıyor.

KATILIMCILARIN YÜZDE 10'U "KADINA TOKAT ATILABİLİR" DİYOR

Erkeklerin yüzde 10'u "bazı durumlarda kadına tokat atılabilir" fikrini savunurken, yüzde 26'sı ise "kadın şiddet gördüğünü başkasına anlatmamalıdır" diyor. Kadınların yüzde 57'si "hava karardığında dışarıda yürümekten korktuğunu" ifade ediyor, Yüzde 54'lük bir kesim ise "dizilerdeki şiddetin gerçek hayatı yansıttığını" söylüyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Peki ne yapmalı? İNGEV TAM Direktörü Can Çakır, "Daha iyi bir gerçeklik mümkündür. Ve ben o algıya kendi kendime ulaşabilirim algısının yaşayacağı, gelişeceği şartların oluşması. Kendi kendine yetebilirlik. Çalışma hayatına erişim çok önemli. Kadın istindamının devlette, özel söktörde desteklenmesi çok önemli. Bana toplum tarafından, ailem tarafından dayatılan gerçekliği kabul etmek zorunda değilim. Kendi kendime gerçeklik kurabilirim demeli" ifadesini kullandı.

Kadına yönelik şiddet, cinsiyet ayrımcılığı bitmiyor. En temel çözüm yolu ise eğitim ve bilinçten geçiyor.