AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, rakibi Muharrem İnce'ye, "Neymiş, 'Ben fizik öğretmeniyim'. Sen fizik öğretmeni olsan ne yazar ya? Doğru bir dershane açtın, 10 tane öğretmenin SSK primini bile ödemedin. Helal haram bilmeyenden bir şey olur mu?" diye seslendi. Erdoğan, İnce'nin, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün yapım maliyeti ve geçiş ücretleri ile müteahhit firmalara verilen Hazine garantileriyle ilgili eleştirilerine ise, "Ne diyor? 'Onun şöyle ücreti var, bunun şöyle ücreti var'. Yahu kardeşim sen işine gelen köprüden geç, o pahalı olandan geçme. Onu biz özel sektöre yaptırdık. Bu kaynakların çeşitlendirilmesidir. Parası olan özel sektörün yani Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden geçer, diğerleri diğerlerinden geçer. Bay Muharrem sen onlardan geç" diye yanıt verdi. Erdoğan bedelli askerlik bekleyenlere de mesaj verdi. Erdoğan, Sarıyer'deki konuşmasında ise taksicilere seslenerek, "sizden bir ricam var" dedi, Gaziosmanpaşa'daki konuşmasında ise "mahallelerin ortak park alanları olacak ve araçları o parklara park edecekler, sokağa değil." müjdesi verdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Recep Tayyip Erdoğan, Kartal, Maltepe ve Ataşehir, Üsküdar, Sarıyer ve Gaziosmanpaşa'da konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni sistemi anlattı

Erdoğan: Kandil, Nusaybin İlçe teşkilatımızı tehdit ediyor

Erdoğan'ın Kartal'daki konuşması satır başlarıyla şöyle:

"Kartal özledik be. Artık şurada bir yarınımız var. Şu anda ben Kartal'ı maşallah uçsuz bucaksız haliyle çok diri görüyorum. Cumanız mübarek olsun. Pazarımız hayırlı olsun. Pazara hazırlıklı mıyız? Sağolun var olun. Öncelikle Kartal ilçemize bugüne kadar attığımız adımları ta belediye başkanlığımdan itibaren Kartal'a neler yaptığımızı en iyi siz biliyorsunuz. İstanbul'a neler yaptığımızı en iyi siz biliyorsunuz. Ben inanıyorum ki, Kartallı kardeşlerim, bu kardeşlerini Pazar günü yalnız bırakmayacaklar. Soruyorum, diğerlerinin İstanbul'la, Kartal'la ilgili yaptıkları ne var? Bunlar hangi yüzle geliyorlar. Ben İstanbul'a belediye başkanı, Erol Bey Kartal'a ilçe başkanı olduğu zaman bu Kartal'ın hali neydi? Erol Bey Pendik'te, Mehmet Bey o dönem burada, şimdi gönderdim Erzurum'a, Arif kardeşimizin burada büyük hizmetleri vardı, şimdi hasta yatağında rabbim şifasını versin. Bu gayreti veren bir anlayış var. O da AK Parti.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

'Buraları bir ilçe haline getiren biziz'

Biz size efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Hatırlayın o Kartal'ın halini. Suyunuz var mıydı, her taraf delik deşik  değil miydi, yolunuz var mıydı? Buraları bir ilçe haline getiren biziz. Bizden sonra şu anda CHP zihniyeti burada. Nasıl memnun musunuz, var mı hizmet? 'Bu sahili de ben yaptım' derler ha. Bütün bu sahil düzenlemelerini kim yaptı? Biz yaptık biz. Kartallı kardeşlerim şu deniz kenarında rahat gezinsin diye biz yaptık. 

Sadece Kartal'a 16 yılda 3 katrilyon devlet olarak yatırım yaptık. Belediye bizde olduğu zaman yaptıklarımı konuşmuyorum. Niye? Biz hizmet ehliyiz. Daha da güzeli olacak. Ama Pazar inşallah farklı olacak. Bilmiyorum akşam ATV, A Haber ortak yayınını izlediniz mi? Orada anlattıklarımı her halde dinlediniz. Nasıl buldunuz, iyi miydi?

İnce'yi hedef aldı: 'Öğretmenlerin SSK primlerini bile ödemiyor'

Şimdi Bay Muharrem birçok yerlerde bir şeyler anlatıyor. Bay Muharrem'in ve partisinin Kartal'a verebileceği bir şey var mı? Onun kendine faydası yok ki, Kartal'a faydası olsun. Afedersiniz bir dersane işletiyor, oradaki öğretmenlerin SSK primlerini bile ödemiyor. Devletin memuruyla bakıyorsunuz aman yarabbi nasıl küfürlü konuşmalar. Dinlediniz mi? Bunlardan Cumhurbaşkanı olur mu? Bunlara Pazar günü dersini vermeye hazır mıyız? İnanıyorum ki, benim kardeşlerim, benim vatandaşım pazar günü gereken dersi verecek.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Genel Başkanı ile kendisi arasında geçenleri görüyorsunuz. 'Gel bakalım Muharrem', geliyor. 'Git bakalım Muharrem', gidiyor. Seçim beyannamesini kim açıklıyor? Genel Başkan. Seçim beyannamesini Genel Başkan açıklar mı?"

Kim açıklaması lazım? Belediye Başkan adayının veyahutta Cumhurbaşkanı adayının açıklaması lazım. Her şeyi, tek adam ya kendi tasarrufuna alıyor. Mart'ta belediye seçimleri var. Her halde belediye başkan adayı olacak değil. Belediye başkan adaylarıyla ilgili beyannameleri de o açıklar. İline göre. İstanbul'a geldi, oralarda konuşuyor. Kağıthane'ye ne diyor? Kağıttepe. Ne oldu? Aldı dersi gitti. Sen daha adresi bilmiyorsun, ilçelerini bilmiyorsun. İstanbullu sana destek verir mi?

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

'Ben zaten teksir kağıtlarıyla okudum'

Biz bu seçimle beraber nereye hazırlanıyoruz? Hem pazar günü Cumhurbaşkanlığı noktasında inşallah sizden aldığımız icazetle, onayla yola devam. Durmak yok yola devam. Allah'ın izniyle kardeşlerim Mart 2019 yerel seçimlerde de gerek Büyükşehir gerek Kartal, buraları tekrar geri alacağız. Biz yola çıkarken bir şey söyledik, hatırlayın. 'Türkiye'yi 4 temel taş üzerinde yükselteceğiz' dedik. 'Eğitim, sağlık, adalet, emniyet' dedik. Bunlar üzerinde yükseltiyor muyuz? Eğitimde yaptıklarımızı biliyorsunuz. Türkiye'de 280 bin derslik yaptık, 580 bin öğretmen atadık ve dersanelerde, sıraların üzerinde artık kitaplarımızı ücretsiz olarak buluyor muyuz? Geçmişte bu kitapları bulabiliyor muyduk? Kırtasiye dükkanlarının önünde az mı çile çektik? Paramızla kitap bulamıyorduk. Ben zaten teksir kağıtlarıyla okudum. İçinizde bizim jenerasyondan olanlar o teksir kağıtlarını bilir. Ama biz bunu kaldırdık. Ücretsiz olarak kitapları veriyor muyuz? Diyorlar ki, 'Ne yaptılar?' Yahu daha ne olacak?

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Benim sınıfımda 75 öğrenci vardı, yüzün üzerinde öğrenci olan okullar da vardı. İstisnalar dışında Türkiye ortalaması 32'ye düştü. Biz bunu başardık. Şu anda Kartal'da... (Alandaki çocuklara sorarak) Sizin sınıfta kaç öğrenci var. 13, 25, 33... Bakın nerelere geldik. Bu aynı zamanda kaliteyi getiriyor. Bay Kemal ne diyor? 'Ne kadar öğretmenliğe geçmek isteyen varsa hepsini alacağım'. İnanıyor musunuz? İhtiyacın varsa, ihtiyacın kadar alırsın, eyvallah. İhtiyacın olmayana 'Alacağım' dersen, bu sadece oy toplamak, yalanla istismardır. Yalancının mumu, bunlarınki de Pazara kadar yanacak. Ama biz sizlerle pazara kadar değil, mezara kadar beraberiz.

'SSK'da az çile çektirmedi'

Sağlıkta çekilen çileleri biliyorsunuz. Şimdi hastanelerde durum nasıl? İlacınızı her eczaneden alabiliyor musunuz? Daha önce böyle bir imkan var mıydı? Bay Kemal'in SSK Genel Müdürü olduğu zaman çektiğimiz çileleri biliyorsunuz değil mi? SSK'da az çile çektirmedi. Rahmetli Savaş Ay'ın programını izleyenler bunu çok iyi biliyor. Ama oraya gitmeye gerek yok. Şimdi Kartal'ımızda hastanemiz var mı? Pendik'teki devlet hastanemiz muhteşem, Kartal'da aynı şekilde.

'Samandıra'ya şehir hastanesi yapacağız'

Şimdi daha mükemmelleriyle geliyoruz. Anadolu yakamıza şehir hastanesi yapıyoruz. Yapılacak olan şehir hastanesiyle sıkıntı olan yer varsa anında, buradan Samandıra'ya geçeceksiniz. Samandıra'da eski askeri havalimanı olan yere şehir hastanesi yapıyoruz. Anadolu yakasının sağlık noktasında bir sıkıntı kalmayacak. Niye? Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. 

Muharrem İnce'den 'küfür' iddiasına yanıt

Muharrem İnce'ye ait olduğu öne sürülen ses kaydını dinletti

Şimdi ne diyorlar? 'Ben niye şehir hastanesi yaptırayım?' Sen niye geliyorsun o zaman? Şehir hastanesi yaptırma, devlet hastanesi yaptırma, sen ne yaptıracaksın? Proje söyle proje, Bay Muharrem sen ne yaptıracaksın onu da söyle. Yoksa memurlara, gençlere tekme tokat mı gireceksin? Nasıl küfürler ettiğini duydunuz değil mi? Ne diyor? (Muharrem İnce'ye ait olduğu ve Meclis misafirhanesinin resepsiyonistine küfrettiği ileri sürülen bir ses kaydını dinletti)

'Yahu kardeşim sen işine gelen köprüden geç, pahalı olandan geçme'

Kardeşlerim bütün bunlarla beraber biz bu adımı atıyoruz. Atmaya devam edeceğiz. Kardeşlerim sizden bir ricam var. Biliyorsunuz iki önemli projemiz var. Bunlardan biri Millet Bahçeleri, bir tanesi Millet Kıraathaneleri. İnşallah Kartal'ımıza güzel bir Millet Bahçesini biz yapacağız. Bir diğeri bir de güzel Millet Kıraathanesi yapacağız. Biz yaparız, onlar yıkar. Onlar yıkım ekibi, biz yapım ekibiyiz. İşte Yavuz Sultan Selim Köprüsü. 'Ne gereği var?' diyorlar. Bunlar merhum Demirel'in yaptığı köprüye de Özal'ın yaptığı köprüye de aynısını söylediler. Şimdi bizim yaptığımız Yavuz Sultan Selim'e de aynısını söylüyorlar. Ne diyor? 'Onun şöyle ücreti var, bunun şöyle ücreti var'. Yahu kardeşim sen işine gelen köprüden geç, o pahalı olandan geçme. Onu biz özel sektöre yaptırdık. Bu kaynakların çeşitlendirilmesidir. Parası olan özel sektörün yani Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden geçen, diğerleri diğerlerinden geçer. Bay Muharrem sen onlardan geç. Biz bunların adedini artırdık. 15 sene sonra bu köprü, aynen öbür köprüler gibi olacak. Devlete teslim edilmiş olacak. Biz bunları yapıyoruz. Kaynakları çoğaltıyoruz.

Erdoğan'dan İnce'ye: Sen pahalı köprüden geçme

Marmaray, Avrasya Tüneli var. Bunların hayali bile bunu alır mı? 20 yıl önce bize bile, 'Boğazın altından Marmaray, Avrasya Tüneli yapacağız' deseydiler inanır mıydınız? Biz bunları yaptık mı? Şu ana kadar geçen yolcu sayısı nerelere ulaştı biliyor musunuz? On milyonları, yüz milyonları aştık. Şu anda Avrasya Tüneli baya yoğun bir şekilde ulaşımı rahatlatıyor. Marmaray rahatlatıyor. Bu sabah eski bir futbolcu arkadaşım aradı. 'Başkan ne mutluluk Allah sizden razı olsun. Şu anda Avrasya Tüneli'nden geçiyorum' dedi. Hakkı teslim edenler var, etmeyenler var. Ben karşımda hakkı teslim edenleri görüyorum. 

Şurada 1 günümüz var. Hanımlar kapı kapı dolaşmaya var mıyız? İrade, cesaret. Gençler kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Bugün Cuma vaktimiz daraldı. Rabiamızı yapalım, yola koyulalım. Bugün 7 mitingimiz var ilçelerde. Hazır mısınız? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bunun için bir olacağı, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. 

Demirtaş'ı hedef aldı: 'O partinin çıkarabileceği başka aday yok muydu?'

Bu adamların teröre karşı bir lafını duydunuz mu? Terörle mücadeleyle ilgili bir lafını duydunuz mu? Bay Muharrem'in ilk işi, terör örgütünün arkasında olduğu, onların siyasi uzantısı olan Demirtaş'ı gitti Edirne'de cezaevinde ziyaret etti. Diğerleri ne dedi? 'Cumhurbaşkanı adayı ne diye cezaevinde duruyor?' Ooo ne kadar kolay yol. O partinin çıkarabileceği başka aday yok muydu? Niye bunu çıkardı? Bunlar sıyrılmanın yolları. Fakat Pazar günü, ben milletime inanıyorum, milletimi seviyorum, milletim de bunlara gereken dersi Pazar günü verecek buna inanıyorum. Allah yar yardımcımız olsun, geleceğimiz aydınlık olsun.

CHP burayı, bir şeyin yarışını yapıyor, şehirleşmeye değil de köyleşmeye götürmenin gayreti içinde. Kartal'ı köy olmaktan yeniden çıkaracağız. Anlaştık mı? Sağolun var olun."

Malezyalı siyasetçiyle cuma namazı kıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını, Kartal'daki mitinginin ardından Malezya'da hükümetin ortağı Halkın Adaleti Partisi'nin lideri Enver İbrahim ile Maltepe Merkez Camisi'nde kıldı. Erdoğan'a, Enver İbrahim'in yanı sıra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Erol Kaya, Mustafa Ataş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak ve milletvekili adayları eşlik etti.

Maltepe mitinginde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra Maltepe'de miting düzenledi. Buradaki mitingde de Muharrem İnce'yi hedef alan Erdoğan, şunları söyledi:

'Ne diyor şimdi 'montaj' diyor. Sevsinler senin montajını'

"Ben ne diyorum yerli ve milli otomobil diyorum. Bay Muharrem ne diyor? Ne işiniz var, yerli otomobille, bunlar 20 yıl geriden geliyor. Ben akaryakıtlı otomobilden bahsetmiyorum. Ben elektrikle çalışacak otomobilden bahsediyorum. Ama bunun dünyadan haberi yok. İşte bu gelsin devletin memuruna küfretsin. Dinlediniz mi? Nasıl küfrettiğini dinlediniz mi? Ne diyor şimdi 'montaj' diyor. Sevsinler senin montajını. Her şey ortada. Senin cibiliyetin bu. Senin Genel Başkanın da öyle değil mi? Akşam yalan sabah yalan. Yalancının mumu... Pazar bunların mumunun söndüğü gün olacak."

Erdoğan'dan İnce'ye: Montaj diyor, sevsinler senin montajını

'Denizin altından olunca zaten görmüyorlar'

Eğitim, sağlık, adalet, emniyetin 4 temelleri olduğunu tekrarlayan Erdoğan, "Enerjiyi, ulaşımı, turizmi, tarımı bindireceğiz. Bunların hepsini yaptık mı? Yapmaya devam edeceğiz. Sizden gizli bir şeyimiz var mı? Benim Maltepeli kardeşim Marmaray'dan istifade ediyor mu? Ama bunlar 'istemezük' diyor. Hele denizin altından olunca zaten görmüyorlar, bakar kör. Avrasya Tüneli'ni de görmüyorlar. O da denizin altında. Bizim fiilimizin ulaştığı yere bunların hayalleri bile ulaşamaz" dedi.

Muharrem İnce'nin gençlere burs vaatlerini hedef alan Erdoğan, "Gençlerimiz ne alıyorlardı burs olarak biz geldiğimizde? 45 liracık. Şimdi ne veriyoruz? 470 lira dedi. Master öğrencilerine 940 lira, doktora öğrencilerine asgari ücret veriyoruz. Bak nereden nereye? Bunları biz veriyoruz. Ama ne Genel Başkanının ne de Bay Muharrem'in haberi var" diye konuştu. 

Meral Akşener'i ismini anmadan hedef aldı: 'Bak hanfendi şunu öğren'

Meral Akşener'i de ismini anmadan hedef alan Erdoğan, şunları söyledi: "Çıkmış adaylardan bir tanesi, bir bayan ne diyor? 'Ne gerek var şehir hastanelerine?' diyor. 'Bu kadar parayı nereden ödeyeceksin?' diyor. Parayı, üretemezsen ödeyemezsin. Biz ürettik ödüyoruz. Bak hanfendi şunu öğren. Zaten yapacağı bir şey yok da şunu öğren. Göreve geldik, IMF'ye borcumuz neydi? 23.5 milyar dolar. Bay Muharrem sen de senin Genel Başkanın da öğrensin. 2013'te bunu sıfırladık mı? Sıfırladık. Merkez Bankası'nın 27.5 milyar dolar döviz rezervi vardı. Şimdi 124 milyar dolar döviz rezervi var. Ey Bay Muharrem bu paralar durup dururken olmadı. Çalıştık oldu. Ama sen bunları yapacak  kabiliyete sahip değilsin."

'Terör örgütü mensupları Maltepe'yi yönetiyor'

Erdoğan, "CHP demek susuzluk, kirlilik, yolsuzluk demektir. İSKİ yolsuzluğunu hatırlayın" dediği konuşmasında şunları da ifade etti: "Şimdi de Maltepe Belediyesi'nin de bir tane elemanı içerideymiş. Ve üstelik de başkan yardımcısı. Neden biliyor musunuz? MLKP'den dolayı. Yani terör. Terör örgütü mensupları Maltepe'yi yönetiyor. Hale bak. Benim Maltepeli kardeşlerim hala bunlara oy mu yapacak. Şu anda içeride ve yanılmıyorsam süre olarak 10 yıla mahkum olmuş. Hale bak. Maltepe'yi kimler yönetiyor?"

Ataşehir'de konuştu: 'Gerekirse yarın Sincar'dayız'

Cumhurbaşkanı  Erdoğan, Ataşehir'de de halka hitap etti. Erdoğan "Şimdi Irak'tayız, Kandil'deyiz. Gerekirse yarın Sincar'dayız. Ülkemizi rahatsız eden kim olursa olsun dinlemeyiz vururuz Siz bize dediniz ki 'bizi rahatsız edeni gidin vurun'.  Mehmetçiğimiz niye var? Silahlı Kuvvetlerimiz niye var? Polisimiz niye var? Bunun için var. Yapacağız, devam edeceğiz. Güvenli bir ülke huzur içinde bir ülke mutlu bir ülke bunun için bu adımları atıyoruz, atacağız. Herkes şunu anlayacak; Türkiye Cumhuriyeti'ne yanaşmak yok. Bunu görecekler" diye konuştu.

Üsküdar mitinginde konuştu

Üsküdar'daki mitingde "Geçmişte bu İstanbul'un canına okuyan CHP'ye dersini vermeye hazır mısınız?" diye konuşmasına başlayan ve 1990'ların başındaki hava kirliliği, susuzluk ve 1993'te Ümraniye'deki çöplük patlamasını hatırlattı. Erdoğan, alandakilere "İdeolojik yaklaşım içerisinde olanlara sandıkta gerekli dersi veriyor muyuz?" diye sorarak eğitim, adalet, sağlık ve güvenlik konusunda iktidarları döneminde yapılanları yineledi. Bay Kemal, Bay Muharrem diyerek CHP lideri Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı adayı İnce'yi hedef alan Erdoğan, üniversite öğrencilerinin burslarını kendilerinin artırdıklarını tekrarladı.

'Bay Kemal siz yolsuzluklara gömüldünüz'

Erdoğan buradaki konuşmasında CHP'yi yolsuzluklara gömülmekle suçladı ve şunları söyledi: "Bizim iktidarımız yolsuzlukların iktidarı değil. Bay Kemal siz yolsuzluklara gömüldünüz. İşte Maltepe'den geliyorum. Maltepe'nin ikinci Başkanı MLKP. Şu anda içeride, 10 yıla mahkum oldu. Bakıyorsun Bay Muharrem, aman yarabbim, artık sosyal medyaya da düştü. O ne ağız? Bunlardan bu ülkede Cumhurbaşkanı olabilir mi? Siyasette ahlak, edep, adap çok önemli. Benim milletim bunlara sandıkta gerekli dersi verir. Benim milletim bunlara edep, adap noktasında dersini verir. Bir hocam vardı, bir gün şunu dedi: 'Evladım neslini bil, ceddini bil, haddini bil'. Şimdi biz de bunlara diyoruz ki, neslini bil, ceddini bil, haddini bil. Biz bu yolda böyle yürüyoruz."

Muharrem İnce'ye seslendi: 'Sandalla geç sandalla'

İktidarları döneminde 580 bin öğretmen atadıklarını hatırlatan ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun öğretmenlere atam sözü nedeniyle, "Yalan söyleme dürüst ol dürüst" diye tepki gösteren Erdoğan, şöyle devam etti: "Özellikle sadece 4 yılda belediyemiz kanalıyla 2 katrilyon harcama yapılmış. Bizimkini zaten söylememe gerek var mı? Bir taraftan Marmaray... Öyle bir yolculuktayız ki, Marmaray'ın merkezi burası. 29 Ekim 2013'te açtık. O günden bugüne 268 milyon yolcu gidip geldi. Üsküdar artık bu işin merkezi oldu. Yavuz Sultan Selim Köprüsü 26 Ağustos 2016'da açıldı. 69 milyon araç da oradan geçti. Avrasya Tüneli'nden 20 Aralık 2016'da açıldı, 23 milyon araç geçti. Osmangazi'den her ne kadar Bay Muharrem beğenmiyorsa da, 30 Haziran 2016'da açtık, 13 milyon 384 araç geçti.  Bay Muharrem, 'Fiyatı çok fazla' diyor. Üçüncü köprüden tek yönlü para alınıyor. Otomobil geçiş ücreti ise 13 TL. Yavuz Sultan Selim Köprüsü 7 yıl sonra devlete terk edilecek. Buranın parası sana fazla geliyorsa, sen de gel Demirel'in yaptığı Birinci Köprü'den, Özal'ın yaptığı İkinci Köprü'den geç. Bunlardan da memnun değilsen sandalla geç sandalla. Biz hizmetimizi yapıyoruz. İsteyen Yavuz Sultan Selim'den isteyen diğer ikisinden geçer. Bizi kalkıp da bunlarla tehdit etme yoluna gitme. Biz bu eserleri ülkemize kazandırdık. Marmaray'dan, Avrasya'dan memnun musunuz? Peki acaba Bay Muharrem Marmaray'dan, Avrasya'dan geçti mi? Bay Kemal geçti mi? Geçse bile gizli geçer. Fakat öyle veya böyle biz eğitimde, sağlıkta bu adımları atarak, ulaşımda tarihi adımlar attık. 79 senede 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılmışken, biz 16 yılda 20 bin kilometre bölünmüş yol yaptık. Devam edeceğiz. Biz dağları deldik dağları. Ferhat olduk Ferhat. İşte Şirin karşımda, Şirin'e ulaşmak için biz dağları deldik."

'Kandil'i bombaladık, bombalıyoruz'

Dün Mardin, Şanlıurfa, Gaziantep'te mitingler yaptığını belirten Erdoğan, şunları söyledi: 'Dedim ki, 'Amanosları da deleceğiz'. O Amanosları delerek o teröristlere, onların inlerine gireceğiz. Girdik mi? Girdik. Giriyor muyuz? Giriyoruz. Üsküdarlıların teröristlere karşı özel bir sempatisi vardır değil mi? Sizin adınıza biz gereğini yapıyoruz. İlginçtir şu anda özellikle de içeride ve dışarıda PKK'ya karşı gereken mücadeleyi veriyoruz. Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, Besler Deresi'nde verdik mi, verdik. Şimdi Kandil'de veriyoruz. Bay Muharrem, 'Oraya gidemezsin' diyor. Niye gidemezmişim? Amerika'dan, İran'dan izin almam gerekiyormuş. Bay Muharrem biz şu anda Kandil'i bombaladık, bombalıyoruz. Birinci bombalamada 20 uçak kaldırdık, onların bütün önemli bomba depolarını yok ettik. İkinci bombalamada da şöyle oldu: Bunların lider kadrolarının toplantısını istihbarat örgütümüz bildirdi. Biz onları toplantı halinde vurduk. 35 lider kadro orada etkisiz hale getirildi. Bay Muharrem bizi kendisi gibi zannediyor. Hiç endişeniz olmasın. Biz bugüne kadar beşer planında kimsenin huzurunda eğilmedik. Biz sadece ve sadece Allah'ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik."

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gerekirse Sincar'a da gideriz

'Sen fizik öğretmeni olsan ne yazar ya?'

Erdoğan rakibi Muharrem İnce için de "Şimdi çıkmış neymiş, 'Ben fizik öğretmeniyim'. Sen fizik öğretmeni olsan ne yazar ya? Doğru bir dershane açtın, 10 tane öğretmenin SSK primini bile ödemedin. Helal haram bilmeyenden bir şey olur mu? Geçen gün bir memurla nasıl konuştuğunu gördünüz işte. Bunlar bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yarışına giriyor. Benim milletim bunlara haddini bildirecek" dedi.

HDP'ye 7 Haziran 2015'te, 6-8 Ekim 2014 olaylarının çağrısını yapma suçlaması

Sözü HDP'ye getiren ve 6-8 Ekim 2014'teki olayları, 7 Haziran 2015 seçimlerinin sonrasında sokağa çağrı yaparak tetiklemekle suçlayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Bu HDP'nin oyununa gelmeyin, bunlar Kürtçü, bunlar bu ülkeyi bölenler. İşte Bay Muharrem ilk iş olarak Edirne'ye gitti. Bunu ziyaret etti. Kim bu? 7 Haziran'da benim kardeşlerimi sokağa döküp, benim 53 kardeşimi öldürenler de bunlar değil mi? Bunlar nasıl benim kardeşlerimin oyunu isteyebilir. Onun için bunlara Pazar günü sandıkta Osmanlı tokadını vurmalısınız. Bizi bölmek, parçalamak istediler. Bizi bölemeyecekler, parçalayamayacaklar, ezanımızı susturamayacaklar."

Bedelli askerlik açıklaması

Üsküdarlılara "İmar Barışı"yla ilgili başvuruda geç kalmalaları çağrısını yapan Erdoğan, bedelli askerliğe ilişkin de şunları söyledi: "24'ünden sonra masamın üzerinde önemli olan çalışmalarımdan bir tanesi de odur. Ama ben Bay Kemal gibi, Bay Muharrem gibi palavra atamam. Ben Genelkurmay Başkanımı, Milli Savunma Bakanımı çağıracağım. Onlarla beraber oturacağız ve nihai kararımızı vereceğiz."

Sarıyer mitinginde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Sarıyer mitinginden konuştu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Bay Kemal dedi ki, 'Bu raporlarla Amerika, Feto'yu Türkiye'ye vermesi lazım.' dedi mi? Ama Cumhurbaşkanı adayı başka konuşuyor Bay Kemal başka konuşuyor, şimdi bunların hangisine inanacağız. Bundan sonra özür dilediler mi? Dilemediler. Bunlar bu milletin Adalet Bakanlığı'na güvenmiyorlar, maalesef George'a güveniyorlar.

PKK terör örgütü şu anda HDP'ye destek veriyor. Ben de buradan Kürt vatandaşlarıma sesleniyorum. HDP'nin arkasında terör örgütü PKK'nın olduğunu bilmiyor musunuz, eğer biliyorsanız hala bunlara nasıl oluyor da destek veriyorsunuz, CHP'nin bunlarla nasıl dirsek temasında olduğunu bilmiyor musunuz, Bunlara nasıl destek veriyorsunuz?

(İstanbul Yeni Havalimanı) 29 Ekim'de inşallah resmi açılışını yapacağız ve şu anda bu haliyle dünyanın ilkleri arasında. Yılda 90 milyon yolcu kapasitesi var. 2023'te 150 milyona çıkacak ve dünyanın bir numarası olacak.

53 Kürt kardeşimi maalesef öldüren veya öldürmeye neden olan bir kişi bu ülkede Cumhurbaşkanı adayı olmamalı, olamaz.

Uber’den kurtuldunuz mu? Tek açıklamayla bitti. Uber’in patronu ziyaret etmek istedi ama sizi kıramazdım. Fakat ne olur sizlerden bir ricam var arabalarınız tertemiz olsun pırıl pırıl olsun. Arabalarınızın içinde en siz sigara için ne müşterilerinize sigara içirtin. Beni mahcup etmeyin. Patronlarını ben kabul etmedim “taksicilerimi size ezdirmem” dedim.

Dağları deldik mi? Metroyla tünel geçişlerini yaptık mı? Peki ya bizden öncekiler, bu CHP'liler, şunlar, bunlar, niye bunları yapmadılar? Benden önce CHP belediyesi vardı değil mi? Şimdi burada CHP belediyesi yok mu? Nasıl memnun musunuz? Hizmeti veren yine neresi? Büyükşehir. Ben geldiğimde CHP belediyesi vardı. İstanbul çöplük müydü? Hava kirliliği var mıydı? Susuzluk var mıydı? Şimdi bunların hiçbiri kaldı mı? Demek ki biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Buna devam edeceğiz. Ümraniye çöplüğü patladı, 39 vatandaşımız öldü. CHP belediyesi vardı orada. Ben size belgelerle konuşuyorum, atıp tutmuyorum.

Gaziosmanpaşa'da halka seslendi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra Gaziosmanpaşa'da konuştu.

Erdoğan, iktidara gelirken Türkiye'yi dört sütun üzerinde yükselteceklerinin sözünü verdiklerini belirtirken, başlıkların eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olduğunu, bununla beraber ulaşım, enerji, turizm ve dış politikada farklı bir Türkiye için de çalıştıklarını söyledi.

Meydandakilere, "Hatırlayın, eğitimde kitap bulabiliyor muyduk?" sorusunu yönelten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz geldik kitapları sıranın üzerine koyduk mu? Ücretsiz olarak bunu annelere verdik mi? Peki, bu CHP'nin geçmişte böyle bir derdi var mıydı? Biz teksir kağıdıyla okuduk, biz kırtasiye dükkanında paramızla kitap alamazdık, hatırlıyor musunuz? Ne çileler çektik. Bay Muharrem çıkmış, 'Üniversiteyi ücretsiz yapacağız.' diyor. Ya üniversite bizim dönemimizde ne zaman ücretli oldu? Biz zaten ücretleri kaldırdık, harçları kaldırdık. Biz geldiğimizde burs 45 liracıktı, biz bunu nereye çıkardık, şu anda ödediğimiz burs 470 lira. Master öğrencilerine ne veriyoruz, 940 lira. Peki, doktoraya ne veriyoruz, asgari ücret. Ya bunu biz yapıyoruz."

Üniversite sayısını 75'ten 205'e çıkardıklarını anlatan Erdoğan, ülke genelinde üniversitesi olmayan şehir kalmadığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "81 vilayetin tamamında üniversite var. Biz öğrenciyi üniversiteye değil, üniversiteyi öğrencinin ayağına götürdük. Hatırlıyor musunuz, sınıflarda bizim okuduğumuz dönemde kaç öğrenci vardı? Benim 75. Şu anda ortalamamız 32. Nereden nereye geldik. Bunu biz yaptık. Şu anda biz 280 bin derslik yaptık, 580 bin öğretmen aldık, bu dönemde. Niye? Bizim derdimiz başka. Kalite arıyoruz. Sınıflarda huzur arıyoruz. Bunları biz başardık, başarmaya da devam ediyoruz." diye konuştu.

"Ama onlar da öğrenecek"

AK Parti döneminde sağlık alanında hayata geçen projelere de değinen Erdoğan, şöyle devam etti: "Gaziosmanpaşa sağlıkta nasıl? Memnun musunuz? Hastaneler var mı? Peki, Bay Kemal'in döneminde nasıldı? Savaş Ay'ın programını izleyerek zaten Bay Kemal'in dönemini ezberlemişsinizdir. Sağlam girsen hasta çıkarsın, 6 kişilik malum koğuşlar. Şimdi 6 kişilik koğuş mu kaldı? Artık bir-iki, bilemedin üç kişi. İlacı alamıyordum ilacı. Doktor beş ilaç yazsa ikisi var, üçü yok. Şimdi ilacını istediğiniz yerden alıyor musun, istediğin eczaneden alabiliyor musun, istediğin hastaneye gidebiliyor musun? Bunu biz getirdik. Fakat Bay Muharrem'in şehir hastanelerine aklı ermemiş. Diğerlerinin aklı da zaten ermemiş. 'Bu kadar yatırım
niye yapılıyor?' diyor. Biz insanımıza değer veriyoruz değer, biz Kanuni'nin torunlarıyız. Ne diyor Kanuni? 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.' Biz bir sağlıklı nefese, Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye'yi feda eden ecdadın torunlarıyız. Farkımız bu ama anlamıyor. Ama onlar da öğrenecek. Çünkü biz vatandaşımızın sağlığını düşünmezsek, sağlıklı bir nesil meydana getirmezsek bunun hesabını ne Allah'a ne de millete veremeyiz. Devlet niçin var? Devlet bunun için var. Devlet, sağlıklı bir nesil üretmede onların yanında olamıyorsa ne işe yarar? Olmaz olsun böyle devlet. Ama biz bunların hepsini devirdik."

Gaziosmanpaşa'da halka seslendi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziosmanpaşa mitingindeki konuşmasında, kişi başı milli gelirin 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıktığını kaydederek, çocukluğunda evlerinde buzdolabı olmadığını, suyun içine buz kütüklerini koyduklarını, soğutarak soğuk su içtiklerini anlattı.

Evlerde çamaşır makinesi olmadığını dile getiren Erdoğan, katılımcılara şöyle seslendi: "Şimdi çamaşır makinesi olmayan ev kaldı mı? Fırın yoktu. Şimdi fırın olmayan ev kaldı mı? Nereden nereye... Geçen gün bir dostum, 'Ya söyle, bunların
söylediklerine bakma. Bizim ne araba ne şu ne bu aklımızdan geçmezdi. Şimdi benim arabam var, oğlumun arabası var. Hanım da tutturdu, o da araba alıyor.' diyor. Nereden nereye geldik. Daha da iyi olacak. Bu, bizim refah düzeyimizi gösteriyor. Şimdi Gaziosmanpaşa'nın sokaklarına bakalım. Sokaklarda arabayı park edecek yer var mı? Niye yok? Önüne gelen araba alıyor da onun için yok. Allah nasip eder, inşallah Mart 2019 tekrar belediyeyi biz alacağız inşallah. Artık park
sistemlerini yaygınlaştıracağız yani mahallelerin ortak park alanları olacak ve araçları o parklara park edecekler, sokağa değil. Araçlar o parklarda park etmek suretiyle modern bir şehirciliği biz ikame edeceğiz. Bu pazar aynı zamanda Mart 2019'un işaret fişeğidir. Onu da bilin. Bu seçimle sadece belediye seçimi yapmıyoruz. Aynı zamanda Mart'ta yerel seçimin de ön adımlarını atıyoruz."

Erdoğan, İkitelli'de şehir hastanesi bittiğinde Gaziosmanpaşa'nın oradan da faydalanacağını belirterek, üçüncü havalimanının 29 Ekim'de açılışının yapılacağını anımsattı.

Adalette, emniyette, turizmde yapılanlara işaret eden Erdoğan, "Şu anda 40 milyon turiste gidiyoruz. Ne kadar aleyhe çalışırsa çalışsınlar turistler geliyor. Niye? Türkiye bir başka ülke." dedi.