hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Hac Suresi Türkçe, Arapça Okunuşu Ve Anlamı: Hac Suresi Faziletleri Ve Faydaları (Tefsir Ve Diyanet Meali Dinle)

    Hac Suresi Türkçe, Arapça Okunuşu Ve Anlamı: Hac Suresi Faziletleri Ve Faydaları (Tefsir Ve Diyanet Meali Dinle)
    expand

    Surenin adı 27’inci ayette geçen hac kelimesinden almaktadır. Sure 78 ayettir. Surenin 1 ile 24’üncü ayetleri Mekki, 25 ile 78’inci ayetleri ise Medeni’dir. Sure Zilhicce’de nazil oldu. Mekkeli müşriklerin Mü’minleri Kabe’yi hac etmeyi yasaklaması üzerine sure nazil olmuştur. Mü’minler buna karşılık cihad emrinin çıkmasını beklemiştir. Mescid-i Haram’ın inşa edilmiş amacı, Allah’a ibadetin özellikleri gibi konulara değinilmiştir. Zalimlere karşı savaşarak doğru hayat nizamının kurulması için Mü’minlere için verilmektedir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Hac Suresi Türkçe, Arapça Okunuşu ve Anlamı

    Surenin 1-4’üncü ayetlerinde anlatılan konular şu şekildedir: Surenin başında Allah-u Teala’dan korkulması gerektiği ve kıyametin yaklaştığı buyrulmaktadır. O gün emzikli anne emzirdiğini kucağından atar. İnsanları sarhoşmuş zannedersin. Allah-u Teala o günün dehşetini bu şekilde bize bildirmektedir. Bazı insanların bilgisi olmadan Allah hakkında tartıştığını ve bu nedenle şeytanın peşine düştüğü buyrulmaktadır. Şeytanı veli edinenin de sapacağı bildirilmektedir.

    Surenin 5 ile 7’inci ayetlerde şu şekilde buyrulmaktadır: Bu kısım insanın yaratılışında geçirdiği evrelerden bahsederek başlamaktadır. Anne karnında şekil alışı, doğumu ve bebek olarak dünyaya gelişi hatırlatılmaktadır. Daha sonra yaşlılığa çevrilme evresinden bahsedilmektedir. Su ile yer yüzünü rabbimizin nasıl yeşerttiği ve dirilttiği anlatılmaktadır. Ölülerin diriltilmesi ve kıyamet saati konuları da bu kısımda geçmektedir.

    Surenin 8’inci ve 21. Ayette rabbimiz şu şekilde buyurmaktadır: Hiçbir yol gösterici veya kitabı olmadan tartışan ve zanna tabi olanlar burada eleştirilmektedir. Amaçları Allah yolundan saptırmaktır ve rabbimiz onları dünyada aşağılama, kıyamette de azap ile müjdelemektedir.

    Rabbimiz insanların başına gelenlerinin elleriyle yaptıkları yüzünden olduğunu hatırlatmaktadır. Bazı insanların da küfür ile şirk arasında bocaladığı, menfaati olunca Müslüman, menfaati olmayınca da şirk içerisinde yaşadıkları vurgulanmaktadır.

    Bunların dünyayı ve ahireti kaybettikleri buyrulmaktadır. Kendilerine yarar veya zarar vermeyen şeylere taptıkları belirtilmektedir. Rabbimiz iman edenleri salih amel işleyenleri altlarından ırmak akan cennetlerde misafir edecektir. Allah-u Teala’nın her istediğini yapabildiği ayette buyrulmaktadır.

    Bu bölümde Rasulullah aleyhisselam’a Allah-u Teala’nın yardım etmeyeceğini söyleyenlere cevap vardır. Rabbimiz göğe çıkıp rahmeti engellemelerini yahut başka bir şekilde rahmeti engellemesini istemiştir. Kuran’ın şüphesiz hidayet olduğu da ayet sonunda vurgulanmaktadır.

    17. ayette, İman edenlerin, Yahudilerin, Yıldıza tapanların, Hristiyanları, Mecusilerin ve Müşriklerin arasını ayrılacağı buyrulmaktadır. Allah’ın her şeye şahitlik yaptığı hatırlatılmaktadır. Kainatta her şeyin Rabbimize secde ettiği (secde ayeti) hatırlatılmaktadır. Rabbimiz hakkında çekişen kafirlerin kaynar su ile cezalandırılacağı belirtilmektedir. Demirden kamçılar ve derileri eriten yiyecekler kafirleri beklemektedir.

    Hac Suresi Faziletleri ve Faydaları (Tefsir ve Diyanet Meali Dinle)

    Surenin geri kalan kısmında Mü’minlerin hac ette hakkının gasp edilemeyeceği vurgulanmaktadır. Mekkeliler sadece Kabe’nin hizmetkarıdır sahibi değildir. Bu nedenle geri kalan kısımda Hz. İbrahim’den ve Kabe’nin inşasından bahsedilmektedir. Burada şirk değil bir Allah’a ibadet amaçlı Kabe’nin inşa edildiği belirtilmektedir. Müslümanlara cihad için izin verilmekle birlikte Hz. İbrahim’in (as) varisi oldukları ve bu nedenle adil olmaları emredilmektedir.

    Sure Hac ibadetinin ruhunu yansıtmaktadır ve Hz. İbrahim aleyhisselam'ın varisi olan ve şirke karşı mücadele eden Mü'minlerden bahsetmektedir. Kabe'nin Müslümanlara ait olduğu ve hiç bir gayrimüslimin bu bölgede hak sahibi olmadığı buyrulmaktadır.

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow