Gönül Paksoy'dan "Atıksız Mutfak"

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Limonların suyunu sıktıktıktan sonra kabuklarını sakın atmayın. Maydanozu kıydınız, aman sakın sapları çöp kutusunu boylamasın. Afiyetle yediğiniz karpuzun kabukları, ayıkladığınız hamsinin kılçığı, kırlardan topladığınız gelincikler... Herbiri Gönül Paksoy'un son kitabı Atıksız Mutfak'ta sofralara değer katan lezettlere dönüşüyor.

Karpuz kabuklarından yapılmış zeytinyağlı bir yemek

Gönül Paksoy'u bilen bilir. Bilmeyenlere de şöyle diyebilirim, Gönül Paksoy elinin değdiği herşeyi özel bir tasarıma dönüştüren biri. Kimya mühendisi, ama o meslek olarak kumaş, giysi, takı tasarlamayı seçmiş. Eli sofraya değince de yaratıcılığına hayran kalmamak mümkün değil. Yalnızca pişirdiği diyemeyeceğim çünkü herbiri bir tablo olarak tasarladığı yemekleri ve sofraları lezzet bakımıdan olduğu kadar görsel olarak da muhteşem bir şölen. Yemek ile ilgili Çiçek Yemek, Yemek için Tasarımlar, Yenilebilir Boncuklar'dan sonra bu hafta da dört yıldır hazırlamakta olduğu Atıksız Mutfak ve Türk Yemekleri isimli iki kitabı birden çıktı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Gönül Paksoy'un Atıksız Mutfak'ından peynirli erkek soğan

Atıksız  Mutfak'ta çöpe attığımız pek çok şeyin değişik bir lezzete dönüşebileceğini görüyoruz.

Minicik doğranmış maydanoz sapları pilava bambaşka bir lezzet kazandırıyor. Vitamin katkısı da cabası. Baharda kırlardan topladığınız gelincikler peynire sınıf atlatıyor. Karpuzun kabukları ile ister tatlı yapın, ister zeytinyağlı bir yemek... Evet her gün çöpe attıklarımızla mucizeler yaratılabiliyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Gelincik çiçeği ile tatlandırılmış peynir

Bugün ne gününü kutluyoruz?

Geçtiğimiz pazar günü bilmem biliyor muydunuz 'Dünya Hamburger Günü' kutlandı. Bizde de birçok  hamburgerci bu kutlamaya katıldı. Ünlü mayonez markası Hellmann's ürünlerinin mağazalarda satışının tanıtım gecesinde muhteşem bir hamburger partisi düzenledi. Bir yandan  çeşitli hamburgerler (Gökkuşağı renklerindeki rengarenk ekmekli “rainbow burger” gecenin yıldızıydı) yenildi içildi, bir yandan Şef Maksut Aşkar var olan Hellmann's soslarla (sarmısaklısı herkesten pekiyi aldı) yaratılabilecek özel lezzetlerin yapılışını anlattı. Diğer yandan da müziğin ritmine ayakta sallanılarak ayak uyduruldu. (Malum dans etmek artık yalnızca düğünlerde vuku buluyor).

Böyle yiyecek içecek günlerinin varlığını ilk kez Cenk Sönmezsoy'dan (yemek blogu cafefernando.com) duymuştum. Blogunda 5 Şubat'ta kutlanan Nutella Günü'nden söz ediyordu. O günün şerefine de Nutella'lı bir tartın tarifini vermişti. İnternette üstün körü bir gezinti yapınca kutlanılan inanılmaz yeme içme günlerine rastladım. Bu özel günlerin sayısı o kadar çok ki yılın 365 günü yetmiyor. Kimisi ulusal, kimisi uluslararası. Çikolata, suşi, kızarmış patates, turşu günleri gibi uluslararası günler… Bir de Amerika'da kutlanan Ulusal Fırında Kuzu Butu Günü (National Roast Leg of Lamb Day), Makine ile Ekmek Yapma Ayı (National Bread Machine Baking Month), Çikolata Kaplı Vişne Günü (Chocolate Covered Cherry Day), Ulusal Donmuş Gıda Ayı (Frozen Food Month), Ne İstiyorsan Onu Ye Günü (Eat What You Want Day) bunlardan bir kaçı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bir de ayrıca her ülkenin kendi yiyeceklerini pazarlayan günleri var. Bu özel günler nasıl mı kutlanıyor? Lokantalar söz konusu yiyecekten değişik menüler hazırlıyor, şefler özel yemekler yaratıyor, partiler ve festivaller düzenleniyor, o ürünü pişirmek için kullanılan tencere tava, araç gereç indirimli satılıyor, bloglarda yüzlerce tarif veriliyor...

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bu konuyu da şöyle kapatayım; 17 Ekim'in Baklava Günü olduğunu biliyor muydunuz? Ben yeni öğrendim. Artık bu bizim baklava mı, başkalarının baklavası mı bilemiyorum...