SON DAKİKA
Dünya hijyene sarıldı
Küresel salgına dönüşen koronavirüs ülkemizde de kendini yoğun şekilde gösteriyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, atlatabilmemiz için birlik ve beraberlik içinde kurallara uyarak hareket etmemiz ve uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Bu zor günlerde Hürriyet Bursa olarak iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle koronavirüslü yaşam hakkında kısa sohbetler gerçekleştirdik ve bir yazı dizisi hazırladık. Birlikte başarmak dileğiyle.
ÖZLEM GÜNER: ŞAİR VE YAZAR (Zeki Müren’in yeğeni)
Korona, senin hakkında ne mi düşünüyorum: Bir kere eşitlikçisin, zengin fakir ayrımı gözetmiyorsun. Ünlü ünsüz sorun değil, asker sivil farkı yok. Milli takım tutar gibisin, siyasi bir görüşün de yok, lumpen sayılırsın, herhangi bir meslekte de ısrarcı davranmıyorsun. Dinli, dinsiz, ateist, deist hepsine gidiyorsun. Hepsi bir yana ülke ayrımın da yok, ırkçı da değilsin.
YENİDEN KAZANIRIZ
Ne yazık ki sayende tüm dünya sevmediğin hijyene sarıldı. Alkolden nefret ettiğini de biliyoruz. Ve sarılmaktan kavuşmaktan sevmekten hoşlanan sen. Yazık ki senin sevmediğin gibi yaşamak zorundayız bu süreçte. Özgürlüğü tutsak ettin, müziği susturdun. Maviyi pembeyi griye boyadın. Ama biz bu masalı yeniden maviye boyarı, yeniden şiirler yazar, müziğin sesini açarız. Yeniden sarılır severiz, yeniden özgür oluruz, yeniden kazanırız.
RENGİNİ SEN BELİRLERSİN
Kim kim onu bilmiyorum, gidenler sessizce gömülür, ama kalanlar masmavi bir yaşama devam eder. Biten sen olursun, yaşam bir döngü.. yaşam sevgi.. Umut var oldukça renklerimizi alamayacaksın. Şiirler masallar yazan ben, bu masalı da yazarım ama bu seferlik rengini sen belirlersin...
İSTİKLAL MARŞIMIZ KORKMA DİYOR
Bu gerçekle yaşayan herkese seslenmek istiyorum: Güne bakan çiçekleri olalım, onlar güneş bulutların ardında kaybolduğunda, yüzlerini birbirlerine dönerler ve birbirinden güç alırlar... Yüzümüzü birbirimize dönme ve birbirimizden güç alma, birbirimize güvenli mesafeden destek olma günü bugün... Evde, olabildiğince güvende kalma günü... İstiklal marşımız korkma diyor, ulusca kalp kalbe yeneceğimiz gün bugün...
AHU ALNIPAK: ALNIPAK MODAEVİ SAHİBİ
Koronavirüs en çok kelplerimize dokundu. Hepimiz beklide ilk defa kendimizle bu kadar baş başa kaldık. Nasıl insanlar olduğumuzu ve hayatımızda neleri doğru neleri yanlış yaptığımızı düşünüyoruz. Kendimizce dersler alıyoruz bundan sonrası için, kendimize sözler veriyoruz en çok yaşamanın kıymetini bileceğiz diye.
ÇARESİZLİĞİMİZİ HİSSEDİYORUZ
Sonra sevdiklerimiz geliyor aklımıza ve hemen bir kalp çarpıntısı ve korku başlıyor. Heryerimizi endişe kaplıyor. Çaresizliğimizi hissediyoruz. Ve günün sonunda anlıyoruz ki hayat denen şey sevmek ve sevilmekten ibaret.
UMUT EDİYORUM
Bu günler geçecek ve inşallah dünya daha iyi bir yer olacak. İnsanlar daha çok sevip sevilecekler. Herkese sağlık diliyorum ve en kısa zamanda tekrar mutlu günlere dönmeyi bütün kalbimle umut ediyorum.
GÜVEN ATASOY: OPERATÖR DOKTOR
Bir hekim olarak Kovid-19 salgınına baktığımda konunun önemini anlamayan ve mücadeleyi zorlaştıran kişilere rağmen, insan aklı ve bilimin bu hastalığın üstesinden geleceğini görebiliyorum. Her yerde vurgulanan önlemleri almak yeterli. Buraya kadar sorun yok. Asıl sorun, dünyanın bir hastalığı gibi davranan insan ırkının bundan sonra ne olacağı.
DÜNYAYA BAHAR GELECEK
Doğanın kaynaklarını sorumsuzca tüketen açgözlü insan ırkı böyle devam ederse doğanın gücü ve dengesi karşısında yok olmaya mahkum. Kanser cerrahisi ile uğraşan bir hekim olarak çok iyi biliyorum ki, insan vücudunda oluşan bir tümör, tedavi edilmediği zaman sınırsızca büyüyerek kendisini besleyen vücudun kaynaklarını tüketip o vücutla birlikte ölüyor. Ancak biz o tümörü kesip atarsak vücut yaşamaya devam ediyor. Doğanın kaynakları sonsuz değil ve gücü bizim başedemeyeceğiz kadar fazla. Eğer doğayı sorumsuzca sömürmeye devam edersek, bugüne kadar doğaya ayak uyduramayıp yok olup giden pek çok tür gibi insan ırkı da bir hastalıkmışcasına yok olup gidecek. Ama dünyaya bahar gelmeye devam edecek.
KENDİ HASTALIĞINI TEDAVİ EDECEK
Şimdiki küresel salgın, belki de bir sonraki gerçekten çok ölümcül olacak salgının hiç olmaması için bir fırsattır. Yeter ki doğayı sorumsuzca ve açgözlülükle yarın yokmuş gibi sömüren kapitalizmin esiri insan ırkı, kendisi bir hastalık gibi davranmaktan vazgeçip doğanın bir parçası olmanın bilinciyle davranmayı becerebilsin. Yoksa doğa milyarlarca yıldır kanıtladığı gibi kendi hastalığını kendisi tedavi edecek güce sahip.
Nur Gül ARSLAN: TMMOB İçmimarlar Odası Bursa Şube Başkanı
Küresel bir krizle karşı karşıyayız. İnsanlık olarak, sadece sağlık alanında değil; ekonomi, politika, kültür alanında tüm dünyada zorlu bir dönemden geçiyoruz. Durgun deniz yetenekli denizci yetiştirmezmiş. Hepimiz daha farkındalıklı, daha dikkati artmış olarak çıkacağız bu süreçten. Devletimizin belirlediği tedbirlere uymamız gerekmekte. Eğer mecbur değilsek, evlerimizden çıkmamalı, ‘evde kal’malıyız. Sosyal mesafemizi korumalıyız.
MÜTEŞEKKİRİZ
Kimin taşıyıcı kimin hasta olduğunu anlayamayız. Bu sebeple, ailemizi, sevdiklerimizi, çevremizi, milletimizi korumaya kendimizi korumaktan başlamalıyız. Bu zor günlerde görevleri başında olan başta doktorlara, hemşirelere, hasta bakıcılara, tıp öğrencilerine, sağlık alanında şu an canla başla emek veren herkese; tedarik ve üretim zincirinin halkalarında işlerinin başında olan çalışanlara, tüm insanlık adına müteşekkiriz.
METİN TOY: Bursa Yıldırım Bayezit Rotary Kulübü Dönem Başkanı
Dünyamız; 2008 ekonomik krizinin olumsuz etkilerinden yeni yeni toparlanırken, Çin’in Wuhan şehrinden çıkan yeni bir kriz ile küresel anlamda mücadeleye girmiş durumda bulunmaktadır. Bu krizi farklı kılan; çok yönlü olması ve tüm insanlığı, önce sağlık sonrasında ise ekonomik olarak tehdit edecek olmasıdır.
Kovid-19 virüsü değişim göstererek farklılığını ve önemini ortaya koymuş, kısa zamanda 80 ülkede bir fabrika gibi çalışarak üremiş ve dünya genelindeki devlet ve içlerinde yaşayan tüm toplumları hazırlıksız yakalamış olup dünyayı, insanlığı tehdit etmektedir.
BİLİMSEL ÇAĞDAŞ EĞİTİM
Yüzyıllar sonra ilk defa, dünya üzerinde tüm insanlığı tehdit eden ve bilim insanlarının global bazda kiminle savaşıldığını bilmeden verdikleri mücadele, dünyada yeni bir çağa girildiğini de göstermektedir. Bu mücadelede; bilimsel çağdaş eğitimin önemi bir kez daha ortaya çıkmış bulunmaktadır. Geleceğimizin garantisi olan çocuklarımızın, ezberci eğitimden, araştırmacı, sorgulayan ve bilimsel eğitime geçmeleri gerektiğini bir kez daha göstermiştir.
ŞİMDİ GÖREV ZAMANI
Küresel bazda etkilendiğimiz bu günlerde, toplumun her kesiminin bu sorun karşısında kenetlenmesi çok önem arz etmekte ve devletimizin aldığı kararların uygulanmasında her kuruma, özel sektöre, sivil toplum örgütlerine, bireylere çok önemli görevler düşmektedir. Hele böylesi olağanüstü durumlarda, devletimizden her yere hizmet götürmesi beklenemez. Özellikle sivil toplum örgütleri için şimdi görev zamanıdır.
MALZEME TEMİN ETTİK
Bursa’da bulunan Rotary, Rotaract Dernek Kulüpleri; öncelikli sağlık personeli ihtiyaçlarına duyarlılık göstermiş ve bu konuda hızlı şekilde hareket ederek; N95, FFP2 ve cerrahi maskeler, önlük, tulum, siperlik, dezenfektan gibi malzemeleri temin ederek Bursa Uludağ Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’ne teslim etmiştir. Bu fırsatla; salgına rağmen can kurtarmak için canını hiçe sayan tüm sağlıkçılarımıza, eczacılarımıza, görevi başında olan polislerimize, jandarmamıza, bekçilerimize sonsuz teşekkürler…
EMİN DİREKÇİ: KalDer Bursa Başkanı
Bugün; görünmeyen ve nereden, ne zaman geleceği öngörülemeyen tehlikenin adı korona. Sadece mikroskopta görebileceğiniz bir virüs tüm dünyaya diz çöktürdü ve bildiğimiz tüm maddi ve manevi değerleri yeniden değerlendirmeyi zorunlu kıldı. Hayatı durma noktasına getiren salgın sebebiyle, ana hizmetler dışında birçok üretim tesisi de faaliyetlerine yaklaşık bir ay daha ara verecektir.
EKSİKSİZ UYGULAMA
Bilgi kirliliğinin çok olduğu bu dönemde tüm vatandaşlarımıza düşen görev; ülke yönetiminin uyarı ve yaptırımlarını eksiksiz uygulamak olmalıdır. Erken davrandık veya geç kalındı tartışmaları salgının sonunda yapılmalıdır. Bununla beraber; karar organları da verileri iyi analiz edip süreci dirayetli bir şekilde yönetmeli ve hiçbir uygulamayı geciktirmemelidir. Geri gelmeyecek olan kaybedilmiş canlardır, yeni kayıpların olmaması için belirli yaş aralığının kesinlikle, tüm insanların da özenle kendilerini izole etmesi gerekmektedir.
YENİ BİR BAŞLANGIÇ
Her ne kadar tüm üretim tesisleri çalışanlar için gerekli önlemleri üst seviyede almaya çalışsalar da; ülke yönetiminin herkesi izole olmakla uyarırken, halen işlerine gitmekte olan vatandaşlarımızın endişelerini de ortadan kaldıracak söylem ve eylemlerine de ihtiyaç vardır.
Hayat yeni sürümüyle başladığında, insanların bu süreçten çok ders alarak yeni bir başlangıç yapması gerektiğini düşünüyorum. Şöyle ki;
-Aile bireylerimize ve kendimize daha çok zaman ayırmak.
-Unuttuğumuz ve kullanmadığımız insani ve manevi değerleri hayata katmak.
-Hoş görmek, affetmek, paylaşmak, yardım etmek.
-Ben değil biz olarak düşünmek ve yaşamak.