hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Salgın insanlığı esir aldı

    Salgın insanlığı esir aldı
    expand

    Küresel salgına dönüşen koronavirüs ülkemizde de kendini yoğun şekilde gösteriyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, atlatabilmemiz için birlik ve beraberlik içinde kurallara uyarak hareket etmemiz ve uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Bu zor günlerde Hürriyet Bursa olarak iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle koronavirüslü yaşam hakkında kısa sohbetler gerçekleştirdik ve bir yazı dizisi hazırladık. Birlikte başarmak dileğiyle.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    OP. DR. TAMER TURAN: Kalp ve Damar Cerrahisi

    Salgın insanlığı esir aldı21. yüzyılın vebası insanlığı esir aldı. Tüm dünya ve ülkemiz bu esaretten kurtulma savaşı veriyor. İnsanlık tarihinin son 100 yılında gerçekleşen baş döndürücü teknolojik ilerleme, beraberinde yaşadığımız eko sistemde onarılması güç hasarlar yarattı. Şimdi bu teknolojiyi, eko sistemi onarma ve kötü sonuçlardan insanlığı kurtarmak için seferber etme zamanı. Salgınla mücadelede birey olarak bizlere düşen görev, kişisel hijyen ve sosyal izolasyon gibi çok basit ama bir o kadar da hayatidir. Hijyen ve sosyal izolasyon kurallarını artık bilmeyen kalmadığını düşünüyorum. Her zaman olduğu gibi, önemli olan bilmek yada fikir sahibi olmak değil aktif olarak uygulamaktır. Bu büyük savaş sırasında gözden kaçırıldığına inandığım iki konuyu hatırlatmak istiyorum:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    KRONİK HASTALIKLAR

    Bunlardan ilki kronik hastalıklar konusu. Yapılan çalışmaların bize gösterdiği gibi hastalığın ölümcül sonuçlara neden olduğu en geniş grup, en az bir kronik hastalığı olanlardır. Özellikle bağışıklık sistemi hastalıkları ( Romatizmal hastalıklar, onkolojik hastalıklar, ağır alerji, ağır astım, organ nakli hastaları ve bazı otoimmün barsak hastalıkları gibi), şeker hastalığı, kronik akciğer hastalıkları, kalp damar sistemi hastalıkları. Bu hastalıkların, bağışıklık sistemine verdikleri zarar ve tedavilerinde kullanılan bazı ilaçların bağışıklık sistemini baskılaması nedeni ile COVID-19 enfeksiyonları ölümcül olabilmektedir. Bu gruptaki hastalar herkesten fazla korunma kurallarına uymakla kalmayıp, takip eden doktorlarına başvurarak tedavilerini güncellemeli, hastalıklarını kontrollü hale getirmelidirler.

    ENFEKSİYONDAN KORUNMA

    İkinci konu COVID-19 enfeksiyonundan korunmak için ilaç yada gıda takviyeleri (vitaminler, immün sistem güçlendirici takviyeler) kullanmak. Henüz bizi bu enfeksiyondan koruyacak bir ilaç yada aşı maalesef yok. Bununla birlikte, başka hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçların (örneğin sıtma için kullanılan kinin gibi) koruyucu olduğuna dair pek çok platformda paylaşımlar yapılmaktadır. Ancak bugüne kadar bu ilaçların koruyucu etkisi olduğuna dair yapılmış tek bir bilimsel çalışma yoktur.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    BAĞIŞLILIK SİSTEMİMİZİ ÇÖKERTİR

    Sadece tedavi aşamasında kullanımına ait sınırlı sayıda bilimsel yayın mevcuttur ve korunmada yeri yoktur. Bağışıklık sistemimiz, kendi içinde mükemmel bir dengede çalışan oldukça hassas bir sistemdir. Aşırı çalışması yada az çalışması hastalıkla sonuçlanır. Ayarları ile oynamak çok tehlikeli tablolarla sonlanabilir. İmmün sistem güçlendirici yada destekleyici olarak satılan gıda takviyelerinin bizi COVID-19’dan koruduğuna dair bilimsel olarak ispatlanmış hiçbir bilgi yoktur. Kullanımının bize bir faydası olmadığı gibi bağışıklık sisteminin hassas ayarlarını bozarak zararlı olma ihtimali her zaman vardır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    ABARTILI VİTAMİN KULLANMAYIN

    Normal beslenen sağlıklı bir insanın ilave vitamin kullanmasına gerek yoktur. Abartılı vitamin kullanımı, hangi vitamin için olursa olsun sadece zarar verir. Eğer sık sık hastalıklara yakalanmıyorsanız dengeli ve sağlıklı besleniyorsunuz demektir. Bu şartlar altında aldığımız vitaminler sadece tuvaletleri doldurur, bazıları da vücudumuzda birikerek hastalıklara neden olur. İnsanoğlu binlerce yıldır yüzlerce salgın, binlerce savaş yaşadı. Hepsi geldi ve geçti. Bu salgında geçecek, bizlere öğreterek, eğiterek geçecek ve insanlık yoluna devam edecek. Sağlıklı mutlu günlerde görüşmek üzere

    EDA AKTAŞ: Makine Resim Kontriksiyon

    Salgın insanlığı esir aldıKorona salgının başlangıcı en başta durumu inkar etme, çok ciddiye almama ve akabinde fazlasıyla panik olma şeklinde cereyan etti tüm dünyada. Bu süreçte kendimize, sevdiklerimize ve hayata bakışımız değişti. Elimizdeki en değerli ve en özen gösterilmesi gereken şeyin “sağlık” olduğunu, hepimiz akın akın “bağışıklık güçlendirici” takviyeler yöntemler ararken bir kez daha anladık.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    SEVGİ VE MERHAMETİN GÜCÜ

    Sevginin ve merhametin dünyadaki en önemli hisler olduğunu, herkesin yaşamı ve kendini hatta sevmediğini düşündüğü şeyleri bile ne kadar çok sevdiğini farkettiği günler yaşıyoruz. İnsanlık bu sınavdan belki de, hırslarından ve kalbinin karanlıklarından arınarak çıkacak. Dilerim ki bu günler geçtiğinde içilen bir kahvenin hatrının, güneşli bir günde paylaşılan kahkahaların önemi hep hatırlanır ve daha şükür dolu, pozitif günler bizi bekler.

    EVLERDEKİ HALLER

    Ev içindeki halimiz bile tamamen değişime uğradı. Online eğitimler ile tüm veliler birer öğretmene, dönüştü. Herkesin aşçı yönleri ortaya çıktı, evde yapılabilecek hobilere yönelim arttı. Evcil hayvanlarımızla geçirdiğimiz vakit çoğaldı. Maske ve eldivenlerimiz günlük kıyafetin bir parçası oldu. Evde durmak bambaşka bir deneyime evrildi.

    ELİF AKTAŞ UMAR: Stilist

    Salgın insanlığı esir aldıPandemi hali herkesin hayatını, hayata bakışını değiştirdi. Her birimizin bu durum için bambaşka hikayeleri var. Ben ve eşim ise Amerika’dan apar topar Türkiye’ye dönüp bu süreci kendi ülkemizde yaşamanın daha güvenli hissetireceğine karar verdik. Koşuşturmalı bir hayattan, eve kapanıp,”bilinmez”i bekleme moduna geçiş yapıldı. Tüm sektörlerin, tüm dünyanın pause tuşuna bastığı bu dönemde en basit özgürlüklerimizin ne denli lüksler olduğunun bilincine vardık.

    MEDİTASYON İLE DİNGİNLEŞİYORUM

    Gün içinde en çok kullandığımız kelime “virüs” oldu ve bu psikolojimiz oldukça yoruldu.
    Korku duygusunun bedenlerimizi ele geçirdiği bu günlerde, bu durumu tüm dünya olarak yaşadığımızı ve eninde sonunda güzel günler geleceğine dair kendime telkinde bulunarak geçiriyorum. Uzun yıllardır yaptığım meditasyonlar bu konuda bana çok yardımcı oluyor. Henüz deneyimlememiş olan herkese meditatif dakikalar geçirmenin şifacı özelliğini şiddetle tavsiye ediyorum.

    ONLINE EGİTİMLERE YÖNELDİM

    Krizi fırsatlara çevirmek, depresif duyguları yenmenin en iyi metodu bana göre. Öğrenmenin sonu olmayan hayat maratonunda, kendi ilgi alanıma göre online eğitimlere yöneldim.
    Los Angeles’ta aldığım moda eğitiminin ardından şimdi de evde oturduğum süreyi tamamen panik olarak ve boş oturarak geçirmek yerine, ilgi alanlarıma yönelerek geçiriyorum. En bilindik okullardan olan olan IFM’nin iş dünyası ve moda üzerine olan online eğitimini aldığım eğitimlerden biri. Evlerimizde oturup suların durulmasını beklerken, bir çok online site üzerinden bu dönemde ücretsiz sunulan eğitimlerle donanım kazanmanın bence tam zamanı!

    Ebru KOÇANALI: NK İletişim

    Salgın insanlığı esir aldıHollywood filmlerinde izlediğimiz ama asla başımıza geleceğini düşünmediğimiz karantina günleri ile karşı karşıya kaldık. Ailemizin ve sevdiklerimizin, aynı zamanda ülkemizin geleceği için hep birlikte #evdekal çağrısına uydmalıyız. “Çok yoruldum biraz insanlardan uzak, evde kendime zaman ayırmak istiyorum” söylemlerini uzun zamandır sıkça duyuyorduk. Sanırım böyle olmasını hayal etmemiştik ama oldu. Bu günleri kendimiz, ailemiz ve işimizin geleceği için verimli değerlendirmemiz gerekiyor.
    Son günlerde çok düşündüğüm bir konuydu:

    YETERİNCE DİJİTALLEŞEBİLDİK Mİ?

    Özellikle iş hayatında “artık dijital dünyaya ayak uydurmak zorundayız” cümlesini kurmayan yoktur. Evet; zorundayız ama nasıl? Her sektör kendi dijitalleşmesini kendi perspektifinde yapıyor. Biz ülke olarak daha çok kurum içi dijitalleşmede yol aldık. Her şirket kendi muhasebe, CRM, ERP yazılımları ile içeride dijitalleşti diyebiliriz. Ama şimdi satış ve pazarlama , yani müşteri ile direkt iletişime girecek kanalların dijitalleşmesi firmaların temel hedefleri oldu.

    SOSYAL MEDYA

    Korona günlerinde danışmanlık görüşmelerimiz görüntülü olarak yapılıyor. Tasarım çalışmalarımızın değerlendirme toplantıları grup olarak dijital platformlarda yürütülüyor. Dijital pazarlama ve sosyal medya her zamankinden daha da önemli hale geldi. Korona sonrası yeni dünya düzeni bizi bekliyor olacak. Bu süreçte bol okuyarak, araştırma yaparak, kendimizi geliştirerek ve en önemlisi hastalığa yakalanmadan sevdiklerimizle verimli vakit geçirerek hazırlanalım.

    MUSTAFA ŞENYURT: NİLÜFER BELEDİYESİ MECLİS ÜYESİ

    Salgın insanlığı esir aldıKoronavirüs salgını tüm hızıyla dünya çapında yayılırken, dünya devletleri geç alınan tedbirlerle salgının yayılma hızının düşmesi için çalışmaları ve önlemleri arttırdı. Her toplumun kendine özgü alışkanlıkları aslında virüsün yayılma oranlarını da etkiledi. Salgını dikkate alan ve önemseyen ülkeler bu virüsten en az can kaybıyla kurtulacak ve halkın sosyal hayatı da o derece az etkilenecektir. Yeterli önlem ve tedbir almayan ülkeler içinse durum pek iç açıcı olmayacaktır. Toplumsal hayatta ve ekonomilerinde büyük sorunlar onları bekliyor.

    DEVAM EDECEĞİZ

    Yerel yönetimler de elini taşın altına koyarak bu milli seferberlik için ellerinden geleni yapmaktadırlar. STK’ların bu milli seferberliğe yardım organizasyonu ile şirketlerin de yazılım ve üretim konularında tüm desteklerini koyarak katıldıklarını görmekteyiz. Bu dayanışma örnekleri ile toplumun tüm kesimleriyle bu milli seferberlik için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. TBMM’de kabul edilen kanun gereğince de yargılamalara ilişkin bütün süreler 30 Nisan’a kadar durduruldu. Halkımız evlerinde kalacak ve hiçbir hak kaybı yaşamayacaklardır.

     YÜREKTEN ALKIŞLIYORUM

    Sağlık çalışanlarımızı, askerimizi, polisimizi ve üzerine düşen görevi hakkıyla yapan herkesi yürekten alkışlıyorum. Önümüzdeki günlerin bizim için neler getireceğini tam olarak bilmiyoruz. Devletimizin tüm halkımız için gereken önlemleri almasını ve sosyal ve ticari hayattaki sıkıntıların aşılması için ivedi olarak gereken yasa ve kanunların çıkarılması için çalışılmalara başlamasını beklemekteyiz. Kendimizle iletişimi kaybetmeden gelecek günlerin daha güzel olacağına inanacağız çünkü bu salgın bize başka seçenek bırakmıyor. Sağlıkla kalın.

    SADIK ŞENGÜL: BUTTİM Yönetim Kurulu Başkanı

    Salgın insanlığı esir aldıBUTTİM yönetimi olarak, 98’i plaza olmak üzere 1677 ofisimizde, gıdadan tekstile, bilgisayar yazılımından makine ve techizata pek çok alanda faaliyet gösteren firma sahibi ve çalışanlarımızı tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınından korumak için bir dizi tedbir aldık. Salgından korunmanın ön koşulu olan temizlik ve dezenfektasyon konusuna hassasiyetle eğildik.

    ÖZVERİYLE ÇALIŞIYORUZ

    “Sıfır risk” düşüncesiyle BUTTİM Ticaret Merkezi’nde temizlenmedik yer bırakmadık, bırakmıyoruz. Ticaret merkezimizin çalışma saatlerini yeniden belirledik. Hükümetimiz tarafından alınan ekononik tedbirleri anonslarla BUTTİM sakinlerimizi bilgilendiriyoruz. BUTTİM Yönetim Kurulu olarak bünyemizdeki firmalarla Türkiye’nin büyümesi, gelişmesi ve bu zor günleri en kısa sürede geride bırakması için daha büyük bir özveriyle daha çok çalışıyoruz.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow