Diyarbakır - Narin davasında 400 sayfalık gerekçeli karar: Yangın çıkarıp, çocukları yönlendirdiler

Diyarbakır - Narin davasında 400 sayfalık gerekçeli karar: Yangın çıkarıp, çocukları yönlendirdiler
DİYARBAKIR'da Narin Güran (8) cinayetine ilişkin 6'sı tutuklu 15 sanığın 'Suçluyu kayırma' suçundan yargılandığı davada, 400 sayfadan oluşan gerekçeli karar açıklandı. Kararda; sanıklardan bazılarının yangın çıkarttığı belirtilirken, bazılarının güvenlik birimleri ile iletişime geçerek asılsız ya da yanlış beyanlarda bulunduğu vurgulandı. Suça sürüklenen çocukların büyükler tarafından yönlendirildiği kararda aktarılırken, sanıkların çelişkili beyanlarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtildi.
Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos 2024'te kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üzeri 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın ölümüne ilişkin 4 kişi hakkında Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. 28 Aralık'ta görülen davanın 2'nci duruşmasında Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran'a 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyar'a ise 'Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
15 SANIĞA 'SUÇLUYU KAYIRMA'DAN 2 AYRI İDDİANAME
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklu Birsen Güran, Fuat Güran, Maşallah Güran, Salim Güran'ın işçisi Mehmet Selim Atasoy, Mehmet Şevket Kaya ve Muhammed Kaya ile tutuksuz şüpheliler Şeyma Kaya, Hediye Güran, İbrahim Halil Güran, Barış Güran, Kurtuluş Güran ve Ömer Faruk Güran hakkında da 'Suçluyu kayırma' suçundan Diyarbakır 17'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Tutuksuz suça sürüklenen çocuklar M.G. (15), İ.K. (16) ve R.A. (15) hakkında 'Suçluyu kayırma' suçundan hazırlanan iddianame de Diyarbakır 2'nci Çocuk Mahkemesi'nde kabul edildi. Sonraki süreçte 2 dava dosyası birleştirildi.
TUTUKLU 3 SANIK CEZA ALDI
Mahkeme, 30 Mayıs'taki davanın 4'üncü duruşmasında, 'Suçluyu kayırma' suçundan yargılanan 15 kişiden tutuklu sanıklar Birsen, Fuat ve Maşallah Güran hakkında 3 yıl 6 ay hapis cezası ile 'Suçun sabit olduğu kanaatine varılmış olması, sanıkların soruşturma ve kovuşturma aşamasında tutuklulukta geçirdiği süre ve üzerine atılı eylemin cezasının niteliği, hükmedilen ceza miktarı göz önüne alındığında tutuklamanın bu aşamada ölçülü olduğu ve bu kapsamda adli kontrolün yetersiz olacağı kanaatine varılmış olması' gerekçesiyle hükmen tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı.
3 SANIK İÇİN TAHLİYE KARARI
Tutuklu sanıklar Salim Güran'ın işçisi Mehmet Selim Atasoy, Mehmet Şevket Kaya ve Muhammed Kaya hakkında 3 yıl hapis cezası veren mahkeme, sanıkların üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, hükmedilen ceza miktarı ve sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süre göz önüne alınarak ayrı ayrı tahliyeleri yönünde karar verdi. Tutuksuz sanıklardan Hediye Güran'ı 3 yıl 6 ay, Şeyma Kaya, İbrahim Halil Güran, Barış Güran, Kurtuluş Güran ve Ömer Faruk Güran'ı 3 yıl hapis ile cezalandıran mahkeme, suça sürüklenen çocuklar R.A'ya (16) 1 yıl 3 ay, M.G (16) ve İ.K'ye (17) ise 1 yıl 8 ay hapis cezası vererek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kararlaştırdı.
3 ÇOCUK DENETİME TABİ TUTULACAK
Suça sürüklenen 3 çocuğun, 'Çocuk Koruma Kanunu'nun 23'üncü maddesi gereğince 3 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına karar veren mahkeme, sanıklar Kurtuluş Güran, Ömer Faruk Güran ve suça sürüklenen çocuk M.G. hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin sonlandırılmasına hükmetti.
'HEDİYE GÜRAN'İN BEYANLARI ÇELİŞKİLİ'
Diyarbakır 17'nci Asliye Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında verilen hapis cezalarına ilişkin gerekçeli karar yazıldı. Sanıklar ve suça sürüklenen çocuklar ile tanıkların dava aşamasındaki ifadelerine yer verilen kararda, sanık Hediye Güran'ın tutarlı ifadelerinin bulunmadığı, olayın cereyan ettiği saatlere ilişkin Narin Güran'ın ağabeyi Enes Güran'ı korumak amacıyla uyuduğuna yönelik çelişkili beyanlarda bulunduğu belirtildi. Hediye Güran'ın beyanlarının Narin'in öldürülme olayında yer alan gerçekleri gizlemek için oluşturulduğu kaydedilen kararda, beyanlarının çelişkili ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu aktarıldı. Kararda, "Maktul Narin'in öldürülmesi eyleminin evde tamamlandığı, bu nedenle Hediye Güran'ın olayları gizlemek ve öldürme eylemini gerçekleştirenlerin araştırılmalarını ve faillerin yakalanmasını açıkça engellemeye çalışmak amacıyla bu şekilde beyanda bulunduğu, böylece üzerine atılı 'suçluyu kayırma' suçunu işlediği sabittir" ifadesine yer verildi.
ÇOCUKLARI DA YÖNLENDİRMİŞLER
Sanık Şeyma Kaya'nın çelişkili ve hayatın olağan akışına aykırı beyanlarıyla olayın araştırılmasını ve fail ya da faillerin yakalanmasını açıkça engellemeye çalıştığının belirlendiği belirtilen kararda, sanıklar Birsen ve Maşallah Güran ile suça sürüklenen çocuk M.G'nin de çelişkili savunmalar yaptığı, ailenin organize şekilde hareket ederek çocukların dahi bu şekilde beyan vermelerini sağlayarak, Narin'in bulunmasını ve olayın aydınlatılmasını engellemeye çalıştıklarının anlaşıldığı belirtildi.
'FAİL YA DA FAİLLERİN YAKALANMASINI AÇIKÇA ENGELLEMEYE ÇALIŞTI'
Gerekçeli kararda, "Sanık Mehmet Selim Atasoy çelişkili ve hayatın olağan akışına aykırı beyanlarıyla olayın araştırılmasını ve fail ya da faillerin yakalanmasını açıkça engellemeye çalışmıştır. Suça sürüklenen çocuk R.A. ise daha önceki beyanlarında hiç yer vermediği hususları belirtmiş olması karşısında başından itibaren bildiği durumları saklamıştır. Her aşamada bazı hususları ekleyerek ya da bazı hususları saklayarak yaşadıklarını ve gördüklerini açıkça farklı şekilde yansıttığının görüldüğü, çelişkili ve aykırı beyanlarıyla olayın araştırılmasını ve fail ya da faillerin yakalanmasını açıkça engellemeye çalıştığı tespit edilmiştir" denildi.
YANGIN ÇIKARMIŞ
Sanık Mehmet Şevket Kaya'nın suçtan kurtulmaya yönelik ifadelerde bulunduğu aktarılan kararda, sanığın yangın çıkarmaya çalışarak kolluk birimlerinin dikkatini farklı noktaya çektiği, asılsız ihbarlarda bulunarak araştırmaları farklı mecralara yönlendirdiği ve cinayet eylemini gerçekleştiren faillere yönelik araştırma yapılmasını, olayın araştırılmasını, fail ya da faillerin yakalanmasını engellemeye çalıştığı kaydedildi.
AİLENİN ORGANİZE HAREKET ETTİĞİ GEREKÇELİ KARARDA DA YER ALDI
Sanık Muhammed Kaya'nın savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olarak değerlendirildiği vurgulanan kararda, Fuat Güran'ın telefon geçmişini silerek, jandarma personelini de dinleyip bilgi edinerek, olayın araştırılmasına engel olmaya çalıştığı belirtilerek, "Jandarma personelinin defalarca arama gerçekleştirdiği bir alanda bulmuş olduğunu iddia ettiği terlik ile ilgili ilk aşamada hiçbir kolluk personeline bildirimde bulunmamıştır. Numarasını dahi kontrol etmeden Narin'e ait olduğu yönünde bir algı yaratmış, Suriyeli vatandaşların yaşadığı çadırlar bölgesinde bulduğunu söyleyerek sanki Suriyeli vatandaşlar tarafından gerçekleşen bir eylem varmış gibi göstermeye çalışmış ve bu şekilde gerçek fail ya da faillerin yakalanmasına engel olmaya çalışmıştır. Sanık Barış Güran ise bir kız çocuğunun iki erkek tarafından elinden tutularak zorla kaçırılmaya çalışıldığı şeklinde bildirimde bulunarak panik havası yaratmış, araştırma faaliyetlerini farklı yöne çekmeye çalışmıştır. Sanık Fuat Güran da jandarma personelini takip ederek arama faaliyetleriyle ilgili bilgi edinmeye çalışmıştır. Telefon geçmişini silerek ve jandarma personeli dinleyip bilgi edinerek olayın araştırılmasına engel olmaya, Narin'in Çarıklı'da olabileceğini söyleyerek araştırma faaliyetlerini farklı yöne çekmeye çalışmıştır. Sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu değerlendirilmiştir. Ailenin organize şekilde hareket ederek Narin'in bulunmasını, olayın aydınlatılmasını ve faillerin yakalanmasını açıkça engellemeye çalıştığı tespit edilmiştir" ifadelerine yer verildi.
'KURTULUŞ VE ÖMER FARUK GÜRAN, YANGIN ÇIKARDI'
Sanıklar Kurtuluş ve Ömer Faruk Güran'ın yangın çıkarmaya çalıştıklarının tespit edildiği belirtilen kararda, sanıkların savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğunun belirlendiği ifade edildi. Kurtuluş ve Ömer Faruk Güran'ın ellerindeki çubuklarla yangın çıkardıkları, bu esnada sanık İbrahim Halil'in de takip ettiği jandarma personelinin dikkatini farklı yönlere çekerek olayın araştırılmasını, fail ya da faillerin yakalanmasını engellemeye çalıştığının anlaşıldığı kaydedildi. Suça sürüklenen çocuk İ.K'nin çelişkili savunmalar yaptığı, cinayeti gerçekleştirenlere yönelik araştırma yapılmasını engellediği aktarılan kararda, suça sürüklenen çocuğun verdiği gerçek dışı beyanla suç işleyen kişilerin araştırmadan kurtulmalarına imkan sağladığı ifade edildi.
'ÜZERLERİNE ATILI 'SUÇLUYU KAYIRMA' SUÇUNU İŞLEDİKLERİ ANLAŞILMIŞTIR’
Kararda, şu değerlendirmede bulunuldu: "Dosya kapsamında bulunan soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan tüm ifade içerikleri, kolluk tutanakları, tanık beyanları, HTS kayıtları, kamera görüntüleri, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin dosyası ve tüm ana dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmiştir. Sanıklar verdikleri gerçek dışı beyanlarla, tutanak içeriklerinde bulunduğu şekilde yangın çıkararak, jandarma personelini takip ederek ve dinleyerek, jandarma personelini yönlendirici asılsız ihbarlarda bulunarak, telefon kayıtlarını silerek suç işleyen kişilerin araştırmadan kurtulmalarına imkan sağlamıştır. Sanıkların ortak saikle hareket ederek üzerlerine atılı 'suçluyu kayırma' suçunu işledikleri anlaşılmıştır. Sanıklar Birsen, Maşallah ve Fuat Güran'ın üzerine atılı 'suçluyu kayırma' suçunun sabit olduğu kanaatine varılmış olması, sanıkların soruşturma ve kovuşturma aşamasında tutuklulukta geçirdiği süre ve üzerine atılı eylemin cezasının niteliği, hükmedilen ceza miktarı göz önüne alındığında tutuklamanın bu aşamada ölçülü olduğu ve bu kapsamda adli kontrolün yetersiz olacağı kanaatine varılmış olması nedenleriyle sanıkların hükmen tutukluluk halinin devamına karar verilmiştir."(DHA)
Haber-Kamera: Seyfettin EKEN-Mesut bUDRAÇ/DİYARBAKIR, (DHA)