Pratisyen doktor, 52 yaşında hafız oldu

Pratisyen doktor, 52 yaşında hafız oldu
Özge ARIK/KAYSERİ,(DHA)- KAYSERİ'de pratisyen doktor olarak görev yapan Ahmet Murat Balaban, 52 yaşında hafız oldu. Balaban, "Bu yaşta hafız olduğumu duyan gerçekten çok şaşırıyor. Bence herkesin her yaşta yapabileceği bir iş. Örnek olmak istedim" dedi.
Kayseri'de yaşayan Ahmet Murat Balaban, 26 yıl önce Sosyal Sigortalar Hastanesi'nde pratisyen doktor olarak göreve başladı. Balaban, 2005 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü'ne bağlı Sağlık Merkez Müdürlüğü'nde müdür yardımcılığı görevine atandı. Evli ve 2 çocuk babası olan Balaban bir yandan doktorluk görevini sürdürürken diğer yandan da hafızlık eğitimini tamamladı. Balaban, "Bu yaşta hafız olduğumu duyan gerçekten çok şaşırıyor. Bence herkesin her yaşta yapabileceği bir iş. Örnek olmak istedim. 52 yaşında olmamdan dolayı uzun bir yolculuk oldu. Gençlerimiz daha kısa sürede bunu başarabiliyor. İş hayatımız, aile yaşamımız, kısaca sorumluluklarımın yanında hafızlığımı tamamlamak biraz uzun sürdü. Zaten ben Kur’an-ı Kerim’den ayet ve sure ezberlemeyi çok severdim. Ezberlendikçe de sayısının arttığını gördüm" ifadelerini kullandı.
'HAFIZ OLMAK İÇİN YÖNLENDİRİLDİM'
Hafızlık sürecini anlatan Balaban,"Kayseri Yüksek İhtisas Merkezi hocalarımızdan Yakup Aktaş hocamız bir sohbetimizde beni hafız olmam için yönlendirdi. 12-13 yıl sürer diye düşünüyordum. Sıfırdan Osmanlı usulü dediğimiz her cüzün son sayfalarından başlayarak yola koyulduk. 2020 Ocak ayında başladık ve 1 yıl devam ettik. Daha sonra Musa hocamız umre görevine gidince Nasrullahzade Cami İmam Hatibi Mustafa hocamız ile yola devam ettik. Allah’ın izni ile de 2 yıl 4 ay sonra, bugün sonuca ulaştık" diye konuştu.
'GAYRETİNİ VE AZMİNİ GÖRDÜM'
Nasrullahzade Camii İmam Hatibi Mustafa Dok ise, hafız kervanına bir kişiyi daha katmanın mutluluğu içinde olduğunu belirterek, "Doktor Ahmet Murat Balaban Bey çok şükür hafızlığını tamamladı. Eğitimi 2 yıl sürdü. Usulen bugün son dersini de Melikgazi İlçe Müftümüz Emrah Kandemir hocamıza verdi. Kader gayrete aşıktır. Ben de hocamızın gayretini ve azmini gördüm. Hocam aynı zamanda Kur’an-ı Kerim’in Arapçasını ezberlemekle kalmayıp Türkçe mealini de ezberledi. Bunca yoğunluğuna rağmen hem Arapçasını hem de mealini ezberleyebiliyorsa, yeni bir şey öğrenmenin önünde hiçbir engelin de olmayacağının kanıtıdır" dedi. (DHA)
FOTOĞRAFLI