KTÜ'lü akademisyenden yapay zeka için yasa hazırlanması önerisi

KTÜ'lü akademisyenden yapay zeka için yasa hazırlanması önerisi
TRABZON (AA) - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Ali Haydar Doğu, AB tarafından 2024'te kurulan Avrupa Yapay Zeka Ofisi benzeri bir yapının Türkiye'de kurulmasının, yapay zeka alanındaki inovasyonu teşvik ederken temel hakların korunması noktasında da bir dengenin kurulmasını sağlayacağını bildirdi.
Doğu, yaptığı yazılı açıklamada, yapay zekanın yanlış veya kötü niyetli kullanımının, kişilerin hak ve özgürlüklerini tehdit edebileceğini belirterek, "Bilişim teknolojilerindeki hızlı ilerleyiş hukuki yönüyle de donatılarak kontrollü bir ilerleyişe dönüştürülmelidir." ifadesini kullandı.
Yapay zeka teknolojilerinin gelişimi ve hayatın birçok alanında kullanılmasının, bu alanın düzenlenmesi için yasal bir çerçevenin varlığını zorunlu kıldığının altını çizen Doğu, şöyle devam etti:
"Yapay zeka bir teknoloji. Aklı yok ama akıl yürütebiliyor. Karar alıyor ama sorumluluk alamıyor. Yapay zekanın en önemli veri kaynağı ise sosyal medya ortamı. Verilen görevi yapıyor ama bu görevi yaparken hak ihlalleri de yapabiliyor. Peki bu ihlalin sorumlusu kim? Bugün ülkemizde yapay zeka için düzenlenmiş özel bir mevzuat bulunmuyor ve aynı zamanda yapay zeka, mevcut hukuk sistemimizde kişi olarak da tanımlı değil yani bir nevi eşya. O halde yapay zekanın üretilmesi veya kullanılmasından dolayı kişilik hakları üzerinde oluşabilecek bir zararda, programlayan veya kullanan kişinin hukuki sorumluluğu doğacaktır. Bu sorumluluğun detaylarını da başta Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olmak üzere 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 5651 sayılı İnternet Kanunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gibi kanunlarımız belirleyecektir."
Rektör Danışmanı Doğu, hız kesmeyen teknolojik gelişmelerin sonucunda ileride yapay zekanın gerçek kişi gibi bir bilinçle hareket etmesi durumunda kişilik tanımı getirilebileceğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Örneğin, gerçek ve tüzel kişi kavramına ek olarak yapay zekaya elektronik kişi denebilir. Yapay zekanın bugün karşımıza çıkardığı hukuki sorunlar arasında ayrımcılık, kişisel verilerin korunması ve çocuk istismarı gibi insan hakları sorunu, otonom araçlar gibi otomasyon sistemlerine ilişkin sorunlar ve yapay zekanın ürettiği çıktılara yönelik hak sahipliği sorunları yer almaktadır. Avrupa Birliği tarafından çıkarın Avrupa Birliği Yapay Zeka Tüzüğü, üye ülkeler arasında bu teknolojinin geliştirilmesi, piyasaya sürülmesi ve kullanımı bakımından ortak bir yasal çerçeve oluşturan önemli bir başlangıç adımı olmuştur. AB ülkeleri bu tüzük ile yapay zeka teknolojisinin çıktılarına karşılık insan haklarını korumakta, insan davranışının manipüle edilmesini önlemekte, sosyal ayırımcılık ile mücadele etmekte ve biyometrik verilerin kullanımını kısıtlamaya çalışmaktadır. Ülkemiz açısından yapay zeka alanında yürürlüğe giren özel bir mevzuat düzenlememiz bulunmamakla birlikte 24 Haziran 2024 tarihinde TBMM Başkanlığına Yapay Zeka Kanun Teklifi sunulmuştur ve halen süreç devam etmektedir."
Yapay zeka alanında çalışan araştırmacıların veya bu teknolojiyi iş süreçlerinin verimliliğini artırmak amacı ile kullanan tüm aktörlerin mutlaka Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, İnternet Kanunu, Türk Ceza Kanunu'nun bilişim bağlantılı suçlarla ilgili kısımları gibi bazı yasal düzenlemeleri göz önünde bulundurarak bu teknolojinin nimetlerinden sonuna kadar yararlanmaları gerektiğini belirten Doğu, aksi durumda yapay zeka teknolojisinin nimetlerinden faydalananların, getirebileceği külfete de katlanmak zorunda kalacaklarını vurguladı.
Doğu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Radyo-TV yayınlarının koordinasyon ve denetiminden sorumlu RTÜK, kişisel verilerin korunması kapsamındaki organizasyon ve faaliyetlerinden sorumlu KVKK, finansal piyasalara yönelik koordinasyon ve benzeri faaliyetler için BDDK gibi yapay zeka ile ilgili çıkarılacak bir yasanın uygulanmasını ve yürütülmesini denetlemekten sorumlu olan idari bir otorite ihtiyacı da yakın zamanda gündeme gelecektir. Bu kapsamda AB tarafından 2024 yılında Avrupa Yapay Zeka Ofisi kurulmuştur. Ülkemizde de benzer bir yapının kurulması, yapay zeka alanındaki inovasyonu teşvik ederken temel hakların korunması noktasında da bir dengenin kurulmasını sağlayacaktır."