hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Türkiye'ye doğalgaz yarı yarıya azaldı

    Türkiyeye doğalgaz yarı yarıya azaldı
    expand

    Ukrayna ve Rusya arasındaki gaz krizine çözüm bulunmaması yüzünden, Gazprom'un Avrupa ve Türkiye'ye gönderdiği gazın miktarının alternatif hatlardaki kapasite artırımına rağmen yüzde 50'den fazla düştüğü bildirildi.

    Temaslarda bulunmak için Berlin'e giden Gazprom Başkan Yardımcısı Aleksandır Medvedev, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, Türkiye ve Avrupa'ya gönderilen günlük gaz miktarının 430 milyon metreküpten 200 milyon metreküp seviyesine kadar indiğini söyledi.

    Ukrayna üzerinden gaz gönderemediklerini ifade eden Medvedev, "Ukrayna bizim gaz göndermediğimizi söylüyor ama onlar tüm boru hatlarını ve pompalama istasyonlarını kapattıktan sonra gaz göndermek için fiziki bir kapasitemiz kalmadı" dedi.

    Gazprom, kış aylarında Ukrayna üzerindeki hatlardan 300, Yamal-Avrupa hattından 80-90 ve Mavi Akım üzerinden 35-40 milyon metreküp gaz gönderiyordu. Alternatif hatlardan Türkiye ve Avrupa'ya gönderdikleri gaz miktarını artırdıklarını ifade eden Medvedev, "Yamal-Avrupa ve gaz depoları sayesinde 150 milyon metreküplük bir gaz sağlayabiliyoruz ve bugün sonunda başka depolardaki stoklarla birlikte bu oranı yüzde 10 oranında artırabilmeyi umuyoruz" diye konuştu.

    Medvedev, Karadeniz altından Türkiye'ye bağlanan Mavi Akım boru hattının tam kapasite çalışarak günde 48 milyon metreküp gaz pompalandığını belirterek, Rusya'nın Ukrayna üzerinden hala günlük 40 milyon metreküp gaz gönderdiğini ancak, Ukrayna'nın bu gazı Avrupa'ya göndermediğini söyledi. Gazprom Başkanı Aleksiy Miller ile birlikte yarın Brüksel'e geçebileceklerini ifade eden Medvedev, "Burada Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu'nda üst düzey görüşmelerde bulunacağız" diye konuştu.

    Ukrayna'nın görüşmelere 8 Ocak'ta hazır olduğu yolundaki açıklamasının hatırlatılması üzerine Medvedev, Ukraynalı yetkililerin son 2 günde kendisiyle hiçbir temas kurmadığını ve yarın böyle bir görüşme yapılacağının farkında olmadığını kaydetti.

    Naftogaz Başkanı Oleh Dubina, daha önce yaptığı açıklamada, yarın Moskova'ya geçeceğini belirtmişti. Gazprom Başkanı Miller da Reuters'a yaptığı açıklamada Dubina ile yarın sabah Moskova'da görüşeceğini teyit etmişti.

    Borular hasar ihtimali


    Medvedev, Berlin'de düzenlediği basın toplantısında da Naftogaz ile görüşmelerin kilitleyen en önemli konulardan birinin Kiev'de siyasi gerginlik olduğuna inandığını belirterek, "Ukrayna'daki siyasi kriz nedeniyle Naftogaz'ın bizimle müzakereleri yürütmek için tam bir yetkisinin olmadığı görülüyor. Başbakan Yulya Timoşenko ve Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko'nun bu konuda ortak bir pozisyonları yok. Ukrayna halkı da liderlerinin ne yaptığı anlamıyor gibi görünüyor. (Timoşenko ve Yuşçenko) Rusya ve Avrupa'yı sorumsuz davranışlarının tutsağı haline getirdiler" dedi.

    Borulardan gaz işleminin devam edebilmesi için sürekli gaz akışı olması gerektiği ve hava sıcaklığının sıfırın altında olduğu yerlerde borularda oluşabilecek olası hasarların gaz akışını yavaşlatabileceğini ifade eden Medvedev, boruların kapatılması yüzünden sistemin hasar görmemesi halinde Ukrayna üzerinde gaz verme işleminin 12-24 saat içinde yeniden başlatılabileceğini vurguladı.

    Türkiye tedbir alıyor


    Rusya'nın batı hattından doğalgaz sevkıyatının kesilmesinin ardından Avrupa'da da doğalgaz arzına dönük endişeler artıyor. Daha önceki yıllardan benzer tecrübeleri olan Türkiye, sıkıntıdan en az şekilde etkilenmek için gerekli tedbirleri alıyor.

    Bu kapsamda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ilk önce doğalgazla çalışan santrallerin ikincil yakıtlara geçmesi talimatını verirken, arzda sorunun devam etmesi durumunda ise BOTAŞ'ın öncelikle "kesintili" tarifeden gaz alan otoprodüktörlerin (kendi elektriğini üretenler) gazı kesilecek.

    Sorunun çözülememesi halinde kesinti diğer sanayicilere yansıtılacak. Konut abonelerine ise sıkıntının yansıtılmaması hedefleniyor.

    Mevcut durumda, Batı hattından gelen gazın kesilmesiyle Mavi Akım'dan gelen gaz miktarı 40 milyon metreküpten 48 milyon metreküpe çıkarılırken, bu ancak 8 milyon metreküplük bir telafi sağlıyor. İran'dan ise mevcut durumda 15 milyon metreküp doğalgaz arzı sağlanıyor.

    İran'dan daha önce günlük yaklaşık 28 milyon metreküplük doğalgaz alındığı dikkate alındığında bu rakam, önceki yıllarda kış koşullarının ağırlaşması nedeniyle gaz akışını kesen İran'dan, az da olsa gaz gelmesi açısından önem taşıyor. Azerbaycan'dan ise yaklaşık günlük 17 milyon metreküp gaz geliyor.

    Batı hattından Türkiye'ye 35 milyon metreküp doğalgaz gelirken, bu rakam önce 32'ye, sonra 17'ye düştü, dün itibarıyla kesildi.

    BOTAŞ'ın kontrata bağladığı doğalgaz ithalatı ise yıllık, Mavi Akım hattından 16 milyar metreküp, Batı hattından 14 milyar metreküp, İran'dan 10 milyar metreküp, Azerbaycan'dan 6,6 milyar metreküp. LNG ithalatında ise kontrata bağlanan rakam Nijerya'dan 1,2 milyar metreküp, Cezayir'den 4 milyar metreküp.

    LNG gemileri yine kurtarıcı olacak

    Marmara Ereğlisi ve Aliağa'daki LNG terminallerine sıvılaştırılmış doğalgaz getirecek gemilerle de sisteme takviye sağlanacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, dün yaptığı açıklamada, bu ay 6 gemi birden geleceğini, bu konuda bağlantıların yapıldığını gerekirse bu sayının artacağını söylemişti.

    Toplam kapasitesi 1,6 milyar metreküp olan Silivri Yeraltı Doğalgaz deposunda da devreye girmesiyle depodan yaklaşık 15-16 milyon metreküp günlük çekiş yapılıyor, günlük kapasitenin artırılmasına dönük çalışmalar ise devam
    ediyor.

    "Türkiye ve AB, Ukrayna üzerinde baskı yapmalı"

    Enerji Uzmanı Necdet Pamir de doğalgaz arzındaki son duruma ilişkin yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin doğalgazda dışa bağımlı olduğunu belirterek, diğer ülkelerde olduğu gibi yeterli doğalgaz deposunun kurulamamasının doğalgaz kesintilerinin yaşandığı dönemlerde sıkıntı yarattığını söyledi.

    Doğalgazda en ufak bir kesintinin bile ikamesinin Türkiye'de sınırlı olduğuna işaret eden Pamir, kesintinin mavi akım üzerinden gelen doğalgaz miktarının artırılması, santrallerde ikincil yakıta geçilmesi, spot piyasadan LNG gemilerinin getirilmesi gibi yöntemlerle telafi edildiğini anımsattı.

    İran'ın doğalgaz arz miktarını artırabileceğine dönük iyi niyet girişimini de hatırlatan Pamir, ancak İran'ın da önceki yıllarda olduğu gibi kış koşullarına bağlı olarak gazı kesebileceğini, böyle bir durumda daha büyük sıkıntı yaşanabileceğini kaydetti.

    Ukrayna-Rusya arasındaki gaz sıkıntısının daha önceden sinyallerini verdiğini belirten Pamir, "Sonuçta bu kesintinin Türkiye'ye maliyeti var. Santrallerde ikincil yakıtlara geçilmesi de, spot piyasadan pahalı LNG alınması da bize bir maliyet. Bunu neden Türkiye ödesin? Türkiye ve AB sorunun çözülmesi noktasında Ukrayna üzerinde baskı yapmalı. Şu anda duygusallık bir tarafa bırakılmalı ve devlet derhal üst düzeyde temasa geçerek, sorunun çözülmesi noktasında kararlılığını göstermeli" dedi.

    İkincil yakıtlar elektrik maliyetlerini artırır

    Öte yandan Elektrik Üreticileri Derneği Başkanı Önder Karaduman da, doğalgaz sıkıntısının yaşanmasının ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan kendilerine ikincil yakıtlara geçme talimatının geldiğini hatırlatırken, petrolün türevleri olan nafta ve fuel-oil kullanımı ile ikincil yakıtların elektrik maliyetlerini artırabileceğini söyledi.

    Bunun yaklaşık yüzde 20 oranında bir maliyet artışına neden olabileceğine işaret eden Karaduman, "Ancak bu elektrik fiyatlarına nasıl yansır, bunu bilmek mümkün değil, çünkü DUY sistemi bir havuz. O havuza hidrolik dahil bütün fiyatlar veriliyor orada paçallanıyor" dedi.

    Türkiye'nin daha önceki yıllarda doğalgaz arzında sıkıntılar yaşadığını belirten Karaduman, bu güne kadar bir depolama kapasitesinin oluştuğunu ancak bir an önce depolama tesislerinin kurulması gerektiğini vurguladı.

    Rusya ile Ukrayna arasındaki anlaşmazlık sonrasındaki kesintinin Türkiye açısından bir fırsat olarak değerlendirebileceğine de dikkati çeken Karaduman, Türkiye üzerinden Avrupa'ya giden alternatif bir hat oluşturmanın mümkün olabileceğini bu kapsamda Nabucco projesinin de canlanabileceğini kaydetti.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow