hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    2. Ergenekon'da iftar yemeği tartışması

    2. Ergenekonda iftar yemeği tartışması
    expand

    2. Ergenekon davasının 8. oturumuna Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet savcıları ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün ve üye hakim Hasan Hüseyin Özese'nin katıldığı iftar yemeği damgasını vurdu. Sanık avukatlarının reddi hakim talebinde bulunduğu duruşma 26 Ekim'e ertelendi.

    Tutuklu sanıklardan Adil Serdar Saçan, Emcet Olcaytu ve Hasan Atilla Uğur soruşturma ve yargılama savcı ve hakimlerinin emniyet görevlileri ile yemek yemelerinin etik olmadığını belirterek eleştirdi.

    Tutuklu sanık Adil Serdar Saçan mahkemeye güveninin kalmadığını belirterek, "Heyetinizin çekilmesi gerekir" dedi.

    Davaya katılan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ise Emniyet tarafından düzenlenen iftar yemeğine katılmaları nedeniyle hakimlerin reddine yönelik taleplere ilişkin, aynı yerde çalışan, aynı okulu bitiren savcı ve hakimlerin her zaman yan yana olduklarını belirterek, "Hakim ve savcıların birbirlerini etkilemeleri için bir yemekte bir araya gelmelerine gerek yoktur" dedi.

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde söz alan sanık avukatları, hakimlerin çekilmesi ve heyetin reddine ilişkin taleplerde bulundular.

    Duruşmada söz alan tutuklu sanık Tuncay Özkan, avukatların bulunduğu bölümdeki bilgisayar ekranında "Asrın davası, Ergenekon avukatına soruşturma, savcılara hakaret etmişti" yazılı bir televizyon kanalına ait dondurulmuş görüntünün yer aldığını öne sürerek, bu görüntünün ekrana kim tarafından konulduğunun tespit edilmesini istedi.

    Duruşmaya gözlemci olarak katılan CHP milletvekilleri de konuya ilişkin bir tutanak tuttu.

    Tutanakta, bilgisayar ekranına duvar kağıdı yapılan bu görüntünün, 5 Ekim tarihinde yüklendiğinin tespit edildiği, bilgisayarda internet bağlantısının olmadığı belirtildi.

    Heyetin davadan çekilmesi

    Taleplerin ardından görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel de, mahkemenin reddine ilişkin talebin yasayla belirlendiğini, bunun dilekçe veya tutanakla yapılacağını ifade ederek, bu talebin yazılı olarak iddia makamına gelmediğini kaydetti.

    Pekgüzel, yazılı olarak talepte bulunulmasını, aksi halde duruşma tutanaklarının çözümü yapıldıktan sonra talebin değerlendirilmesi gerektiğini dile getirerek, hakim ve savcıların, Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen iftar yemeğine katılmalarının, kolluk görevlileriyle bir arada bulunmalarının da ret gerekçesi olarak gösterildiğini, ancak heyetin davadan çekilmesini gerektirir somut bir neden olmadığını vurguladı.

    Bir Cumhuriyet savcısının, bir davadan dolayı bir hakimi etki altında bırakması gerekiyorsa, bunun için bir yemeği beklemesine gerek olmadığını kaydeden Pekgüzel, "Hakim ve savcılar, hukuk fakültelerinde aynı eğitimi almışlardır. Kurayla bazıları hakim, bazıları savcı olmuşlardır. Aynı adliyede çalışan, aynı lojmanlarda kalan, aynı yemekhanede yemek yiyen, aynı servisi kullanan, yan yana odalarda çalışan, belki de kapı komşusu olan hakim ve savcıların birbirlerini etkilemeleri için bir yemekte bir araya gelmelerine gerek yoktur" dedi.

    Pekgüzel, "İşi gereği, Cumhuriyet savcıları her gün kolluk görevlileriyle bir aradadırlar. Hakimler de işleri gereği kolluk görevlileriyle görüşürler. Birçok resmi ve özel kurum bu tür davetleri geleneksel olarak düzenler. Baro başkanlıklarının yaptığı birçok davette hakim ve savcılar bir araya gelirler. Hiç kimse bunu sormaz. Söz konusu bir iftar yemeğidir. Tarihi önceden bellidir" diye konuştu.

    Mehmet Ali Pekgüzel, yasal gerekçelere dayanmayan bu ret talebinin geri çevrilmesi gerektiğini belirterek, Tuncay Özkan'ın avukatların bilgisayarındaki görüntüye ilişkin talebine ilişkin de bu görüntünün ekrana ne zaman, ne şekilde ve kim tarafından yüklendiğinin tespiti için teknik inceleme yapılmasını istedi.

    Bu arada, Avukat Ali Rıza Dizdar, mahkeme heyetinin talepleri değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdiği sırada, hastanede olan müvekkili tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün sağlık durumuyla ilgili CHP milletvekillerine bilgi verdi.

    Avukat Dizdar, ayrıca müvekkilinin sağlık sorunlarını gösteren 8 adet fotoğrafı da milletvekillerine sundu.

    Bu arada 11'i milletvekili 12 CHP'li de duruşmaya gözlemci olarak katıldı. Milletvekilleri duruşma salonunda avukatlara ayrılan bölümde oturdu.

    Duruşma 26 Ekim'de

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, mahkemeye başkanlık yapan üye hakim Hasan Hüseyin Özese, verilen aranın ardından aldıkları kararları açıkladı.

    Özese, hakimlerin davadan çekilmesi ve reddi hakim taleplerinin değerlendirilmesi için duruşmanın 26 Ekim Pazartesi günü saat 09.30'a ertelendiğini bildirdi.

    Özese, bu talebe ilişkin karar verildikten sonra diğer taleplerin değerlendirileceğini kaydetti.

    Bu arada, duruşma salonunda bulunan bazı sanıklar da davanın ertelenmesine tepki gösterdi.

    Tutuklu sanık Gürbüz Çapan'ın, "Yargılanmak istiyorum, sizde hiç insanlık yok mu?" şeklinde bağırdığı duyuldu.

    Çapan, daha sonra, duruşmayı izleyen milletvekillerinin bulunduğu bölüme, "Bizi burada rehin tutuyorlar. Ben niye buradayım? Kontrgerilla mıyım, darbeci miyim?" diye seslendi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow