hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Ergin'den Özbek'e yanıt: "Son söz halkın"

    Erginden Özbeke yanıt: Son söz halkın
    expand

    Adalet Bakanı Sadullah Ergin, HSYK Başkanvekili Kadir Özbek'in, HSYK'nın yapısını düzenleyen anayasa değişiklik teklifinin kabulüne yönelik sözlerini değerlendirirken, "Bugün görüşmelerin sonucunda ortaya çıkacak iradeye hepimiz saygı duyarız. Bu parlamentodan, bu paket geçerse son sözü söyleyecek olan halktır, millettir" dedi.

    Bakan Ergin, İsviçre Kantonlar Meclisi Başkanı Erika Forster-Vannini ve beraberindeki heyet ile TBMM'de görüştü. Ergin, görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    "Konuşmanızda, 'Anayasa değişikliğine ilişkin ilave yasalar da gelebilir' dediniz. Biraz bunu açar mısınız?" sorusu üzerine Ergin, "Bu anayasada yapılan değişiklikleri destekleyecek teşkilat yasasına ihtiyaç var. Mesela, Anayasa Mahkemesinin yapısı değiştiriliyor, üye sayısı artıyor, daireler şeklinde çalışması öngörülüyor. Bunun uygulamasını, geçici maddelerle düzenliyoruz. Anayasa Mahkemesinin teşkilat, kuruluşu hakkında kanunda değişiklik öngörmek lazım bunu kastettim" diye konuştu.

    HSYK'nın oluşumuna ilişkin Anayasa'da temel düzenlemeler yaptıklarını anımsatan Ergin, bunun uygulamasını gösterecek olanın, kuruluş kanunda yapılacak düzenlemeler olduğunu söyledi. Sadullah Ergin, "Bu paketi, anayasa değişikliğini destekleyecek yasalar onları kastettim" dedi.

    Ergin, bir gazetecinin, HSYK Başkanvekili Kadir Özbek'in, HSYK'nın yapısını düzenleyen anayasa değişiklik teklifinin kabulüne ilişkin değerlendirmesini hatırlatması üzerine, "Bu değerlendirmeleri basın önünde yapmayı uygun bulmuyorum ama Parlamento kendi iradesini ortaya koyar. Bugün görüşmelerin sonucunda ortaya çıkacak iradeye hepimiz saygı duyarız. Bu parlamentodan, bu paket geçerse son sözü söyleyecek olan halktır, millettir. Herkesin, milletin kararına saygı duyması lazım" dedi.

    Bakan Ergin, "Yasama organı da millet adına çalışıyor, yürütme de milet adına fonksiyon icra ediyor. Anayasamız böyle emrediyor. Yargı da 'Türk milleti adına' diye aldığı kararların önüne bir cümle ilave ediyor. Dolayısıyla milletin vereceği karara hepimizin saygı göstermesi gerekiyor" diye konuştu.

    "Paket oldukça önemli"

    Bu arada Vannini ve beraberindekileri TBMM'de görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Ergin, anayasa değişikliği teklifine ilişkin çalışmalar nedeniyle Parlamentodan ayrılamadıklarını söyledi.

    Vannini de TBMM'nin yoğun bir çalışma temposu olduğunu gördüklerini, bu tempodan etkilendiklerini belirterek, "Gece yarılarına hatta sabahın ilk ışıklarına kadar çalışıyorsunuz. Bizim orada toplantılarımız gece 12.00'ye kadar sürse bile kendimizi çok yorgun hissediyoruz" dedi.

    Türkiye'nin 2002'den bu yana zaman zaman bu yoğunlukta çalışmalar yaptığına dikkati çeken Ergin, "Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni ve yeni müzakereleri karşılayabilmek açısından çok sayıda reform yasası geçti bu Parlamentodan. O dönemde de sabahlara kadar bu tür çalışmalar yapıldı" diye konuştu.

    Görüşülmekte olan anayasa değişiklik paketinin de bir boyutu itibarıyla müzakerelerde belli fasılların açılmasını sağlamak amacıyla birtakım reformları içerdiğine işaret eden Ergin, "Bunlardan bir tanesi 23. faslın açılış kriteri olan konulardır. Yargı Reformu Stratejisi'nde kısa vadeli öncelikle arasına aldığımız konular da vardır paket içerisinde" dedi.

    Ergin, şöyle devam etti: "Bunlardan bir tanesi kamu denetçiliği kurumu, diğeri de Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı getiren düzenleme. Bunlar vatandaşın hak arama özgürlüğünü genişleten düzenlemeler. Onlar da bu paket içerisinde mevcut. Bu nedenle, bu paket oldukça önemli. Hem bahsettiğim temel hakları sağlama hem yargı reformu noktasında atılması gereken adımları yerine getirme yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlayacak hem de Avrupa'daki mukayeseli örneklerdeki kurumlara paralellik oluşturacak düzenlemeler içeriyor."

    Vannini'nin, "Anayasa değişikliği çalışmasının gidişatını, geleceğini nasıl görüyorsunuz?" sorusu üzerine Ergin, tüm reformların belli ölçüde sancılar içerdiğini söyledi. Ergin, "Bu bir doğum sancısıdır, öyle algılıyorum. Türkiye'de yaklaşık 50 yıllık bir mazisi var AB ile entegre olmanın. Devlet politikası olarak yürütülüyor. Bu anlamda 2005'te başlayan müzakerelerde bir an önce fasıllardaki görüşmeler tamamlanarak, artık tam üyelik noktasında bir sabırsızlığımız var. Bu anlamda, Türk tarafı üzerine düşen sorumluluğu yerine getirme noktasında kararlı ve yoğun bir çalışma yürütmektedir" diye konuştu.

    Anayasa değişikliğine ilişkin süren görüşmelerin AB'ye tam üyelik çalışmasının bir parçası olduğunu vurgulayan Ergin, şöyle devam etti: "Anayasa değişikliklerini, hem AB ile uyum hem de Türk halkının daha çok özgürlük daha çok demokrasi ve hak arama imkanlarının sağlanması noktasında önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Bundan sonra tabii bunu yeni adımlar takip edecek. Bu bir süreç. Bu paketle durmayacak elbette. Bunun beraberindegetireceği ilave yasalar, yeni reform paketlerinin birbirini izlemesi gerekiyor. Türkiye'nin bu ivmeyi ortaya koyup sonucu alması için bunlar gerekli adımlar. Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni yeterince karşıladığı düşüncesiyle 2005'te müzakereler başladı AB ile.

    Bu anlamda Türkiye ve İsviçre arasındaki ilişkiler zaman zaman inişli çıkışlı bir süreç izlese de son derece pozitif bir gelişme trendi var. Bu ilişkilerin daha da gelişmesini arzu ediyoruz. İsviçre ile karşılıklı olarak suçluların iadesi noktasında bir anlayış birliği bekliyoruz. O da Türkiye uzun yıllar terörden büyük açılar çekti, çok büyük kayıplar verdi. Türkiye'de temel insan hakları ve bireysel özgürlükler, ifade özgürlüğü sağlanmış durumda. Bunları şimdi daha da yükseltme noktasında adımlar atıyoruz. Bu gelişmeleri de dikkate alarak İsviçreli dostlarımızın Türkiye'nin terörle mücadelesinde ortaya koymuş olduğu gayretler ve çabalara destek noktasında bundan sonraki süreçte daha yakın ilgilerini beklediğimizi ifade etmek istiyorum."

    Ergin'in bu sözleri üzerine Vannini, "Tamamen katılıyorum. Haklısınız. Bu konuda birbirimize destek olmak zorundayız" dedi.

    İsviçre Parlamento üyesinin isteği

    Vannini'nin heyetinde bulunan bir parlamento üyesi, Cenevre'de yaşayan Türk vatandaşı sendikacı Murat Akıncılar adlı bir kişiden söz ederek, Akıncılar'ın geçen yıl Eylül ayında Türkiye'de gözaltına alındığını söyledi.

    Akıncılar'ın, tutuklanarak cezaevine konulduğunu anlatan İsviçre parlamentosu üyesi, Akıncılar'ın önemli sağlık sorunları yaşadığını ve bununla
    ilgili endişe duyduklarını ifade etti.

    Adalet Bakanı Ergin ise "Murat Akıncılar ya da bir başkası bunlar Türkiye'de yargı bağımsızlığı çerçevesinde devam eden soruşturma ve kovuşturma süreçlerine tabi olaylar. Burada bizim siyaset kurumu olarak Adalet Bakanlığı, hükümet ya da parlamento kanadı olarak yapabileceğimiz şey şu, Türkiye'deki ceza soruşturması, kovuşturması ve infaz hukuku konusundaki mevzuatımızı gerçekten uluslararası standartlara çıkartmak" diye konuştu.

    Türkiye'nin bunları da 2004 ve 2005'te yaptığını belirten Ergin, şunları kaydetti: "Bu anlamda aksayan boyutları varsa ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin zaman zaman verdiği ihlal kararlarına dayalı olarak kendi mevzuatımızı revize ediyoruz. Türkiye hedefini koymuş durumda. İnsan hakları sözleşmesindeki temel insan haklarını tanıyan, bunu kendi mevzuatına yansıtan bir ülke. Bunun dışında spesifik meselelerde falanca şahsın, filanca şahsın davasıyla ilgili bir takım aksamalar ya da olduğundan farklı algılamalar olabilir.

    Bu söylediğiniz meselenin detaylarını bilmiyoruz ama şunu söylemem mümkün, mevzuattan kaynaklı sorunlar varsa bunları reforme etmek siyaset kurumunun görevi ama onun ötesinde bağımsız yargının tasarruflarına bizim siyaset kurumu olarak müdahale imkanımız yok. Şunun da altını çizmek lazım; Türkiye'de gerçekten bağımsız, tarafsız bir yargı oluşturma noktasında çok önemli reformlar yapıldı ve devam ediyor. Bundan sonra da bu süreç devam edecek."

    Vannini ise olaya temelde iki ülkenin aynı şekilde baktığını vurgulayarak, "Hem bağımsız, tarafsız bir yargı hem de kanunlar çerçevesinde terörle mücadele... Umuyorum ve diliyorum ki ülkelerimiz bu konuda birbirini daha çok destekler ve daha çok iş birliği yapabiliriz" diye konuştu.

    Konuşmaların ardından, Bakan Ergin ile Vannini birbirine karşılıklı hediyeler verdiler.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow