Kütahya'da korkulan oldu:5 kişi hastanede

Kütahya'nın Tavşanlı İlçesi'ne bağlı Duhkadir Köyü'nde sudan zehirlendiği ileri sürülen 5 kişi hastalandı. Aynı köyde bazı hayvanların da telef olduğu belirtilirken, olayın geçen ay atık barajındaki setlerden birinin yıkılmasıyla gündeme gelen Eti Gümüş A.Ş.'den köyün içme suyuna siyanür sızmasından kaynaklandığı iddiası ortaya atıldı. Yetkililer, bunun kesin olmadığını ve incelemelerin sürdüğünü söyledi.

Kent merkezine 34 kilometre uzaklıktaki Eti Gümüş A.Ş. tesislerinde 7 Mayıs 2011 tarihinde siyanür barajındaki setlerin birinin çökmesiyle gündem gelen ve üretimi durduran Eti Gümüş A.Ş.'ye en yakın köylerden biri olan Dulkadir Köyü'nde bazı kişilerin rahatsızlanması paniğe neden oldu. Fenalaşan Emine Sözer, Mehmet Sözer, Muzaffer Sözer, Emeti Sözer ve Leyla Sert köye gelen sağlık ekibi tarafından muayene edildi. İlk belirlemelere göre sudan zehirlendikleri ileri sürülen bu kişilerden Muzaffer Sözer, ambulansta yapılan müdahalenin ardından evine gönderilirken, diğer 4 kişi de Kütahya'ya götürülerek Evliya Çelebi Devlet Hastanesi'nde tedaviye alındı.

Rahatsızlananların içtikleri sudan zehirlendikleri ileri sürülürken, bir büyükbaş hayvan ile 2 koyun ve 7 tavuğun telef olduğu Dulkadir Köyü'nde içme suyuna siyanür karıştığı söylentisi çıktı.

Vali yardımcısı ve kaymakam köyde

Kütahya Vali Yardımcısı Cengiz Horozoğlu ile Tavşanlı Kaymakamı Numan Hatipoğlu olayla ilgili Dulkadir Köyü'ne giderek incelemelerde bulundu. İlk önlem olarak köyde içme suyu olarak kullanılan depodaki su boşyaltılırken, telef olan hayvanlar ise kireçlenerek gömüldü.
Tavşanlı Kaymakamı Numan Hatipoğlu, içme suyuna siyanürün karışıp karışmadığı konusunun valilik tarafından incelemeye alındığını, bu konuyla ilgili açıklamanın daha sonra valilik tarafından yapılacağını söyledi.

Dulkadir Köyü Muhtarı Selim İlhan, köyde 30'u kadın 50 kişinin yaşadığını belirterek sularına yakındaki Etigümüş A.Ş. Tesisleri'ndeki atık havuzlarından sızan siyanürün karışmasından endişe ettiklerini söyledi. Selim İlhan, "İçme suyu için Aliköy Belediyesi ile görüşmelerimiz sürüyor. Köyümüze siyanürün bulaşmadığı içme suyunu getireceğiz. Köyümüzde daha önce de kanserden çok sayıda kişi yaşamını yitirdi" dedi.

O fabrika yeniden üretime başladı

Kütahya'da siyanürlü suyun bulunduğu barajlardan birinin setinin çökmesi sonucu 7 mayıs günü üretimine ara verilen Türkiye'nin tek gümüş fabrikası Kütahya Eti Gümüş A.Ş. Tesisleri'nde imalatın yeniden başladığı bildildi.

24 yıldır faaliyetlerini sürdüren fabrikanın 3 siyanür barajından birisis seti çökmüştü. Alınan tedbirler ve 5. barajın tamamlanmasıyla Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan kontroller sonrası fabrikaya üretim izni verildi.

Yaklaşık 900 kişinin çalıştığı fabrikada, üretim izni en çok çevre köy sakinlerini sevindirdi.

Fabrikanın üretim yapmadığı süre içinde zararının yaklaşık 30 milyon dolar olduğunu belirtildi.
Bu arada, siyanür barajındaki çökme sebebiyle, siyanürün sızacağını ileri sürerek, çok sayıda sivil toplum örgütü fabrikanın kapatılması yönünde eylemler düzenlemişti. Alınan tedbirler sayesinde söz konusu iddialar gerçekleşmemişti.

Kütahya Et Gümüş A.Ş. Tesisleri, 21 buçuk milyon ton gümüş rezerviyle Türkiye'nin yıllık gümüş ihtiyacının yüzde 85'ini karşılıyor. 1987 yılında kurulan tesis, 2003 yılından bu yana özel bir şirket tarafından tarafından işletiliyor.

Eti Gümüş: Sabotaj var

Eti Gümüş A.Ş. Genel Müdürü Ergun Kılıç, Kütahya'nın Tavşanlı ilçesine bağlı Dulkadir köyünün içme suyuna siyanür karıştığı iddiasına ilişkin, ortada bir sabotaj olduğunu iddia ederek, "Dün öğleden sonra nasıl olmuşsa biri gitmiş, fabrikanın özelleştirilmesinden bu yana gerektiğinde Dulkadir köyüne su verilen ve iki aydır tamamen kapalı olan hattın vanasını açmış" dedi.

Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dulkadir köyünden bazı kişilerin siyanürlü suyu içerek öldüğüne ilişkin çeşitli internet sitelerinde yer verilen haberlerin asılsız olduğunu söyledi.

Fabrikanın özelleştirilmesinden önce köye su sağlanan ve zaman zaman açık tutulan hattın iki aydır kapalı olduğunu, buradan köye su verilmediğini belirten Kılıç, şöyle konuştu: "Ortada bir sabotaj var. Dulkadir köyüne giden bir su hattı var. Dün öğleden sonra nasıl olmuşsa biri gitmiş, fabrikanın özelleştirilmesinden bu yana gerektiğinde Dulkadir köyüne su verilen ve iki aydır tamamen kapalı olan hattın vanasını açmış. O hatta bizim içme suyu hattımızın dışında, özelleştirmeden önce devletin yaptığı bir şebeke suyu var. O vanayı kim açmış bilmiyoruz. Oraya gönderdiğimiz bir içme suyu yok. Regülatör suyu ile bir bağlantımız yok. Depolar boş, hiçbir şekilde depoda su yok. Bunlar İl Sağlık Müdürlüğü tarafından tespit edildi. Durup dururken havuzdaki siyanürlü suyu, vanayı açıp köye verir miyiz? Ne olduğunu araştırıyoruz."

-Köyün bulunduğu alanın satın alınması girişimi-

Kılıç, akla hayale gelmeyecek bir durum yaşandığını, bunun bir "suikast" olduğunu söyledi.

Hem güvenlik güçleri hem de kendilerinin şüphelendikleri kişiler olduğunu dile getiren Kılıç, "Bu suyun kesinlikle Dulkadir'e gitmemesi gerekiyor. Fabrika dışından olması muhtemel kişi veya kişilerce vana açılmış. Bu su, işletme içerisinde kullanılıyordu ve bu olay meydana geldi" diye konuştu.

Kılıç, devlet kurumlarının kendilerinden Dulkadir köyünün bulunduğu alanı satın almalarını istediğini, bunu yapmazlarsa kamulaştıracaklarını söylediklerini anlattı.

Bunun üzerine köylülerle görüştüklerini bildiren Kılıç, "Orada dağdan gelen arsenik sorunu var ve bizimle hiçbir alakası yok. Köylüler, köyü terk etmek istediklerini söylediler. 100'den fazla dönümlük bir alan söz konusu. Köylülere, burayı alabileceğimizi söyledik. Bize geldiler ve aile başı yüklü miktarlarda para istediler. Bu sabotaj, bazı kişilerin bizden para koparmak için yaptığı bir iş" dedi.