Kendilerini fark eden 3 kişiyi öldürmüşler

İzmir'in Foça ilçesinde 2 askerin şehit olduğu saldırıyı gerçekleştirdikten sonra Şanlıurfa'da biri öldürülen, diğeri de yaralı olarak yakalanan PKK'lıların, patlamadan 3 gün önce kendilerini fark eden Yusuf Kafalı, Zekeriya Toksuz ve Bahri Şirin'i deşifre olmamak için öldürdükleri ortaya çıktı.

Foça'da geçen 9 Ağustos'ta saat 08.07'de Değirmenlik Caddesi'nde, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı Foça Deniz Üs Komutanlığı Amfibi Görev Grup Komutanlığı'na ait servis otobüsünün geçişi sırasında 2 ayrı patlama meydana gelmiş ve olayın ardından Ulaştırma Er Özkan Ateşli olay yerinde, Ulaştırma Uzman Çavuş Hakan Furkan Özmen de ağır yaralı olarak kaldırıldığı Ege Üniversitesi Hastanesi'nde şehit olmuştu.

Patlamada, 12 kamu görevlisi de vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralanmıştı. Patlamanın hemen ardından olay yerindeki incelemelerde polis ekipleri, patlayıcı yapımında kullanılan naylon poşet, pet su şişesi ile bombanın güç kaydığını oluşturan, infilak sırasında da zarar görmeyen pil üzerinde PKK'lılara ait parmak izlerini tespit etti. Bu parmak izlerine göre Türkiye genelinde araştırmalar sürdüğü sırada, Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde 2 Eylül'de polis ekipleriyle girdikleri çatışmada "Ahmet Bal" sahte kimlikli Burhan Bozkurt ölü, Yunus Çiçek de yaralı olarak ele geçirildi.

PKK'lıların parmak izlerinin, patlama bölgesinden elde edilenlerle örtüşmesiyle de Foça saldırısı aydınlatıldı. 2 PKK'lının, Urfa'dan K.R. ve H.D. ile İzmir'in Bayındır İlçesi'ndeki Ş.R., kardeşi Ş.R. ve F.K.'nin yardımlarıyla saldırıyı gerçekleştirdiği tespit edildi.

Köylüleri de infaz etmişler

Çatışmada ölü ele geçirilen "Ahmet Bal" sahte kimlikli Burhan Bozkurt ve Yunus Çiçek'in üzerinden çıkan silahlar balistik inceleme için İzmir'e gönderildi. Kriminal Laboratuardaki incelemeler sonrasında 2 PKK'lının, 9 Ağustos'daki patlamadan 3 gün önce Maltepe Köyü yakınlarında cesetleri bulunan çiftçi Yusuf Kafalı (59), şoförü Zekeriya Toksuz (55) ve Bahri Şirin'i (46) öldürdükleri de ortaya çıktı.

PKK'lıların, keşif yaptıkları sırada bu köylülerin kendilerini fark etmesi üzerine ve deşifre olmamak için öldürdükleri saptandı. Polisin bu yöndeki soruşturmasının da devam ettiği bildirildi.

Öldürülen Yusuf Kafalı'nın annesi Sıdıka Kafalı (85), AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunun katillerin belirlenmesinden mutluluk duyduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Sabah katillerin ortaya çıkarıldığını haber verdiler. Katillerin bulunmasına çok sevindim, rahatladım. Öldürüldüğünden beri gözyaşı döküyorum. Oğlumun kimseyle husumeti yoktu. Köyün 'Koca Yusuf'uydu, nasıl kıydılar. Burada benimle yaşıyordu. Evladım gitti, ben burada yalnız kaldım. Oğluma kıydılar, gitti gelmez, bu yaşımda yalnız kaldım."

Zekeriya Toksuz'un oğlu Selim Toksuz (31) ise babasının ve yanında çalıştığı Yusuf Kafalı'nın katillerin bulunması ve olayın aydınlatılmasının kendilerini rahatlattığını dile getirdi. Babasının öldürülmesinden bu yana, sürekli "niye oldu, kim, neden yaptı?" sorularının akılına takıldığını anlatan Koksuz, şunları söyledi:

"Babamın öldürülmesi zoruma gidiyordu. Şimdi en azından katilleri biliyoruz. Azap çekiyordum, şimdi rahatladım. Ne maksatla babamı öldürdüler, kime ne zararı vardı. Kimseyle husumetimiz yoktu. Babam ekmeği için Yusuf Kafalı'nın yanında çalışıyordu. Ekmeğinin peşindeydi. 5 dakikalık bir iş için pamuk tarlasına gittiler. Suyun yönünü değiştirip döneceklerdi. Arabanın içinde ikisini de öldürüp yol kenarındaki çukura attılar. Üzerlerine toprak atarak, torbalarla örtmüşler."

Bahri Şirin'in babası Ahmet Şirin (71) ise katillerin belirlenmesinin kendilerini rahatlattığını belirterek, "En azından şimdi kimseden şüphe duymayız. Oğlum mısır tarlasını sulamaya gitmişti. Öldürüm üzerini sazlarla kapatmışlardı" dedi.