"Erdoğan'ı isteyenler azınlıkta"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını isteyenlerin toplumda azınlık haline geldiğini savundu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Baykal, CNN TÜRK'te yayınlanan Ankara Kulisi'nde gazeteci Fikret Bila'nın sorularını yanıtladı.
 
Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olma şansını kullanamayacağını, bunun toplumda kabul görmeyeceğini yavaş yavaş görmeye başladığnı söyleyen Baykal, Erdoğan'ın üslup bozukluğunun altında yatan nedenin bunun kızgınlığı olduğunu söyledi.
 
"Yargı tarafından mahkum olmuş bir cumhurbaşkanı ilk kez T.C. tarihinde ortaya çıkacaktır" diyen Baykal, "Arkasında pek çok dosyası olan ve o dosyaların hesabını vermemiş bir kişinin cumhurbaşkanı olmayı umut etmesi uygun değildir" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı, kendisi gibi bir ismin de başbakan olması durumunda Türkiye'nin çok ciddi sıkıntıya gireceğini, bunu anlatmaya çalıştıklarını kaydeden Baykal, “Bunu anlatmak hepimizin görevi. Biz bunu yaptıkça ve etkili oldukça Başbakan'ın asabı bozuluyor, tepki göstermeye başlıyor bize saldırıyor. Mahkemeye vereceğiz falan... Ben mahkemeye vermeyeceğim Sayın Başbakan'ı. Ben ona istirahat, sükunet, müsekkin tavsiye ediyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı için uzlaşma

Baykal, sine-i millet tartışmalarıyla ilgili bir soruya, “Başbakan'ın cumhurbaşkanı olma girişimini etkisiz kılacak demokratik, meşru, Anayasa'ya uygun ne imkân varsa hepsini kullanmaya hazırız" cevabını verdi.
 
"Bir tek şeyi görmemiz lazım, bununla sonuç alacağımızı görmemiz lazım" diyen CHP lideri, "Kararı, milletvekilleri halka vekaleten alacak değildir. Bu kararı toplum alacaktır. Biz o nedenle toplumu ikna etmeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Baykal, cumhurbaşkanı adayının uzlaşmayla belirlenmesi gerektiğini belirterek, Başbakan'a yönelik kişisel bir nefret ve husumet içinde olmadığını, 3 Kasım seçimlerinden sonra Erdoğan'ın Başbakan olabilmesi için hukuki engellerin kaldırılmasına katkı verdiklerini hatırlattı.
   �
“Enerji ihalelerini askıya alan Başbakan’dır”

Deniz Baykal, enerji ihaleleri ile ilgili bir soru üzerine, "ihaleleri askıya alma kararını Başbakan'ın şahsen aldığı, özelleştirmeden sorumlu bakan olarak Maliye Bakanı'nın, konuyla ilgili devlet bürokrasisinin, paralar harcayarak teklifler vermiş olan kuruluşların hiçbirisinin haberinin olmadığı ortaya çıktı” dedi.

Baykal, bu olayın “Türkiye'deki karar alma mekanizmasının ne kadar yanlış, çarpık ve şahsi olduğunu ortaya koyduğunu” savunarak, “Siyaset, seçim kaygısı, korkusu hükümetin elini ayağına dolaştırdı. Ekonomi politikasıyla ilgili taahhütlerini yok sayıyor ve tam tersini yapıyor” diye konuştu.

Halk Bankası'nın satışına da değinen Baykal, Türkiye'nin köklü bir sektör bankası olduğuna dikkati çekerek, esnaf ve sanatkarın sıkıştığı zaman başvuracakları bir kapı niteliğinde olan bu kurumun aceleyle hızla bir yasa çıkarılarak satılmak istenmesinin yanlış olduğunu kaydetti.
   �
"ABD'nin yeni Irak planı yok”
�
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ABD Başkanı George Bush'un açıklamalarıyla ilgili olarak, “Bush'un yeni bir Irak politikası anlayışı kesinlikle yoktur. Bugüne kadar izlediği politikayı aynen sürdürme kararında” dedi.

Türkiye'ye ve bölgeye yönelik yeni bir anlayışın kesinlikle söz konusu olmadığını kaydeden Baykal, Bush'un, “Türkiye ile Irak arasındaki sınır sorunlarının çözülmesi” yönündeki ifadesinin de çok vahim bir değerlendirme olduğunu söyledi. Baykal, PKK sorununun bir sınır ihtilafıymış gibi ifade edilmesinin çok üzüntü verici olduğunu belirtti.

Bir süre önce TBMM'de Irak'a askeri harekata yönelik olarak yetki verildiğini ve bu yetkinin süresinin bittiğini hatırlatan Baykal, Başbakan Erdoğan'ın söyleminde bir tırmanma gördüklerini kaydetti.
 
Baykal, "Bu tırmanma iç siyasete yönelik, Başbakanın ve partisinin içine girdiği siyasi sıkıntıyı aşmaya yönelik politik bir söylem midir, yoksa ciddi bir amacı, hedefi var mıdır? Başbakan böyle bir söylemi sürdürmek istiyorsa Meclis'ten derhal yetki almalıdır. Meclis'in verdiği yetkiyi kullanmadı, bitirdi. Şimdi boş konuşmanın anlamı yok. Böyle bir arayış içindeyse derhal getirsin Meclis'e yetkiyi verelim”diye konuştu.