AKP MHP ile uzlaşı peşinde

AKP, üniversitelerdeki türban yasağını kaldırmak için MHP'nin gündeme getirdiği Anayasa değişikliği teklifini incelemeye aldı. AKP yönetimi, MHP ile ortak bir metinde uzlaşmayı hedefliyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

MHP'nin teklifiyle kendi tekliflerinin bir yerde bulaşması gerektiğini belirten AKP, bunun ortak çalışmayı gerektirebileceğine işaret etti.
 
AKP, teklifin incelenmesinin ardından MHP ile temas kuracak.
 
AK Parti Grup Başkanvekili Nihat Ergün, MHP'nin başörtüsü konusundaki teklifinin "olumlu bir adım" olduğunu ve teklifi değerlendireceklerini söyledi.
 
Teklif tüm kamuyu mu kapsıyor?

Ergün, "MHP'nin teklifinin sadece üniversitelerle sınırlı olmadığını, kamuda hizmet alanlar ve sunanları da kapsadığını" söyleyen bir gazeteciye, "O amacı güttüklerini sanmıyorum" dedi.
 
Ergün, kamuda hizmet alanlar açısından sorun olmadığını, ancak üniversitelerde sorun olduğunu kaydetti.
 
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu da, bir gazetecinin, "Teklif kamuda hizmet alanlar ve sunanları da kapsıyor" demesi üzerine, "Bir bakalım, daha sonra değerlendiririz"dedi.
 
MHP ile AKP anlaşırsa, referanduma gerek kalmadan Anayasa'yı değiştirebilir. Zira; sayısal çoğunlukları buna yetiyor.
 
CHP ise, "Türban siyasi simgedir" diyerek, Anayasa değişikliğinin de mümkün olmadığını belirtiyor.
 
"Partimiz değerlendirecek"

Nihat Ergün, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlarken, "bu teklifi, başörtüsü sorununun çözümüne dönük bir beyan olarak algıladıklarını" ifade etti.
 
Ergün, sorunun çözümü için toplumsal bir mutabakatın var olduğunu, çok geniş bir toplum kesiminin, üniversitelerde bu sorunun çözümünü beklediğini belirtti.
 
AKP'li Ergün, "MHP de bu toplumsal mutabakatın hem farkında hem de bir parçası. MHP, seçmen tabanı açısından da toplum kesimleri açısından da bu mutabakatı bilen bir siyasi parti" dedi.
 
Böyle bir teklifin, son zamanlarda gündeme gelen sorunun çözümü ile alakalı, olumlu bir adım olduğunu vurgulayan Ergün, "Teklifin Anayasa'nın 10'uncu maddesi kapsamında çözüme kavuşup kavuşmayacağı ise ayrı bir teknik çalışma konusudur. Partimizin yetkili organlarında MHP'nin bu yaklaşımı değerlendirilecektir" diye konuştu.
 
"Bütün kamu ve liseler"i kapsar mı?
 
Nihat Ergün, "MHP'nin değişiklik önerisinin bütün kamuyu ve liseleri kapsayıp kapsamayacağı" yolundaki bir soruya, "MHP'nin teklifini ayrıntılı bir değerlendirmeye tabi tutmak için hem bugüne kadarki uygulamalar ve mahkeme kararlarıyla da birlikte ele almakta yarar var. O yönüyle teknik bir çalışma diye düşünüyorum" yanıtın verdi.
 
Başörtüsü konusunda Türkiye'deki beklentinin ne olduğunu bildiklerini kaydeden AKP'li Ergün, "Türkiye'deki beklenti; özellikle üniversitelerde öğrencilerin eğitim hakkı konusunda bir engelle karşılaşmamaları beklentisidir. Eğitim hakkının tam ve kamil manada bir çözüme kavuşması, insanların bu hakkı en iyi şekilde kullanması meselesidir" dedi.
 
Nihat Ergün, "Ortada açıkça duran sorun; üniversitelerde öğrencilerin eğitim hakkını bu sebeple kullanamıyor olmalarıdır. Bu hakkın kullanılabilmesini temin edecek bir çalışma içinde olmak gerekir" ifadesini kullandı.
 
367'nin üzerinde oy...
 
"Konuyu çözüme kavuştururken, kendinize, düşünce platformunuza birçok kısıtlılık getirirseniz o zaman çok dar alanda düşünürsünüz. Düşünürken çok geniş alanda düşünmek, konuyu çözerken de hangi çerçevede çözmek gerekiyorsa o çerçevenin içinde çözmek lazım" diyen Ergün, uzlaşılarak ortaya bir metin çıkması durumunda 367'nin üzerinde bir oyla Anayasa değişikliğinin mümkün olabileceğine dikkati çekti.
 
"Konunun yeni Anayasa çalışmalarının dışında ayrı bir teklif olarak ele alınıp alınmayacağı" sorusu üzerine AK Parti'li Ergün, bu konunun yeni Anayasa çalışmaları dışına da taşınabileceğini söyledi.
 
MHP'nin teklifi ne?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''türban yasağını kaldırma'' önerisine destek verdi.
 
Bahçeli, "Mevcut Anayasa'nın 10'uncu maddesinin 4'üncü fıkrasına yapılacak ek bir ifade ile konu hukuki zeminde siyasal ve toplumsal gerginliklere yol açmadan çözüme kavuşmuş olacaktır" dedi.
 
Bahçeli, söz konusu maddede "devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır" hükmüne ek olarak "bütün işlemlerinde" ibaresinden sonra gelmek üzere "her türlü kamu hizmetlerinin sunulmasında ve bunlardan yararlanılmasında" ifadesine yer verilmesi gerektiğini belirtti.
 
ANAYASA'NIN 10'UNCU MADDESİ
 
X.  Kanun önünde eşitlik
MADDE 10. – Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.

(Ek: 7.5.2004-5170/1 md.) Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
 
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
 
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.

Erdoğan ne demişti?
 
16 Ocak'ta İspanya dönüşü Esenboğa Havalimanı'nda bir açıklama yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, türban tartışmaları için, ''Türkiye hala bu sorunu çözemiyorsa, bu özgürlükler noktasında ciddi sıkıntıdır. Bunu beraber aşarız. Yeni anayasayı beklemeye de gerek yok. Bunun çözümü çok kolay. Otururuz beraberce mutabık kaldığımız bir cümleyle bu çözülür" dedi.
 
Gerekirse muhalefetten randevu talebinde bulunacağını belirten Erdoğan, "Biz çözmeye varız. MHP de 'varım' diyor. CHP 'yokum' diyor. Yoksa yok, olanlarla yola devam ederiz" diye konuştu.
 
İspanya gezisi sırasında türban tartışmalarına değinen Erdoğan, 14 Ocak'ta yaptığı bir açıklamada da, "Siyasi simge olarak türban takmak suç mu? Simgelere, sembollere bir yasak getirebilir misiniz?" demişti.

ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin üniversitelerindeki türban serbestisine atıfta bulunan Erdoğan, "Ama ülkemizde ne yazık ki böyle bir sorun şu anda var. Üniversitelerde böyle bir sorun söz konusu. Bunu bu düzenleme ile aşmak öyle zannediyorum ki özellikle özgürlükler noktasında, eğitim özgürlüğü noktasında bir sıkıntıyı aşmaya da vesile olacaktır" ifadesini kullanmıştı.