TÜSİAD: "Türbandan derin sorunlar var"

TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, türban tartışmalarına ilişkin olarak, "Kadınlarımızın birçoğu çok daha ağır, derin sorunlarla mücadele ediyor" dedi.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) 38'inci Olağan Genel Kurulu İstanbul'da toplandı.
Genel Kurul'da bir konuşma yapan TÜSİAD Başkanı Yalçındağ, "Ortada bir sıkıntı olduğu muhakkak. Ama bu sıkıntı bugün tartışılandan daha geniş boyutlara sahip. Evet, bir yanda başını örttüğü için eğitim sürecinde zorluk çeken genç kızlarımız var. Diğer yanda, 15 yaşında istemediği halde zorla kapatılanlar da, birkaç yıl sonra çevre baskısıyla başını örtmek zorunda kalmaktan korkanlar da var" dedi.
"Kadınlarımızı birçoğu çok daha ağır, derin sorunlarla mücadele ediyor" diyen Yalçındağ, toplumsal hayat ve istihdamdaki sorunlar ile aile içi şiddet, belli yörelerdeki töre baskısını buna örnek gösterdi.
Yalçındağ, "Türkiye'yi bir refah toplumuna dönüştürmek ve çocuklarımıza daha iyi bir gelecek verebilmek için temel ekonomik ve sosyal sorunlarımızı öne almalı, gündemimizi dünyadaki gelişmelere uygun hale getirmeliyiz. Aksi halde küresel dalga, yaşam biçimimize bakmaksızın hepimizi önüne katıp sürükleyebilir" şeklinde konuştu.
Yalçındağ, "Bir süredir aslında çok daha rahat bir zamanda tartışmamız gereken bir konuyu, türban konusunu, gündemin birinci maddesi haline getirdik" diye konuştu.
"Tepkici yaklaşımlar AB inancını zedeliyor"
Konuşmasında Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine de değinen Yalçındağ, "AB'ye tam üyelik hedefimiz toplumsal idealimizin yeni bir ifade biçimi. Yeni bir ekonomik strateji ile AB'ye tam üyelik hedefi birleştirilmeli" dedi.
Tepkici yaklaşımların inancı zedelediğini belirten Yalçındağ, "İç kamuoyundaki heyecanı yükseltebilmek için siyasi kararlılığın öne çıkmasını sağlamalıyız ve AB içindeki müttefiklerin daha etkili biçimde sürece dahil olmasını sağlamalıyız, 301, Vakıflar Kanunu'nun Türkiye aleyhine kullanılmasına artık bir son vermeliyiz" diye konuştu.
Yalçındağ ayrıca, mevzuat uyumununun somut takvimle hızlanması ve 'uzun süredir uykuya dalmış bu sürecin' 2008'de canlandırılması gerektiğini ifade etti.
"Birlik içinde atılım yapmak istiyorsak, tüm toplumun ortak çıkarlarını temsil eden bu gündeme odaklanmalıyız" diyen TÜSİAD Başkanı, "Küresel dünyanın gelişme dinamikleri, bizi, dış talepten daha fazla pay alan, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarından daha çok yararlanan bir ülke olmaya zorluyor. Bunun için her yönüyle rekabet gücümüzü artırmamız, ekonomimizi daha fazla katma değer üreten bir yapıya kavuşturmamız gerekiyor" dedi.
DHA
Mustafa Koç: "Yasama ve yürütmede toplumsal mutabakat"
Genel Kurul'da konuşan Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç da
Türkiye ekonomisine yeni bir ruh ve yeni bir ivme kazandırılması gerektiğini ifade etti.
Koç, "Bu konunun, 70 milyonluk Türkiye'nin nasıl bir geleceğe sahip olacağını belirleyecek, hayati önemde bir konu olduğunu vurgulamama gerek yok sanırım. Önümüzdeki veriler, bugün böyle bir hamle yapmazsak, yarışta ciddi biçimde geri kalabileceğimizi gösteriyor" diye konuştu.
Mustafa Koç, "Herşeyden önce ekonomiyi gündemin en üst sırasına, toplumun hayatının odağına yerleştirmek gerekiyor. Farklı toplumsal kesimler arasında bir uzlaşma sağlamak gerekiyor" dedi.
Koç, "Dikkatleri dağıtacak, toplum içinde kutuplaşmalar, gerginlikler yaratacak siyasi tavırlardan uzak durmak şart. Yasama ve yürütmede toplumsal mutabakat sağlanmasına özen gösterilmesi huzur ortamının tesisi için hayati önem taşıyor" diye konuştu.
2008'in bu bakımdan da bazı riskleri içinde barındırdığını ifade eden Koç, "Bunların en yakını Anayasa tartışmaları… Doğru bir eksende sürdürülecek sağlıklı tartışmalar sonunda çağdaş bir Anayasa'ya kavuşmak, ülkemiz için bir atılımın zemini olabilir. Ancak bunun için yeni Anayasa'yı toplumsal huzurun sağlanmasının bir platformu haline getirmek gerekir. Yeni anayasa asla yeni endişelerin kaynağı olmamalıdı" dedi.
Koç ayrıca, "Eğer laik, demokratik cumhuriyetimizi, temel ilkelerini koruyarak daha ileri götürme amacıyla bu değişikliği yapıyorsak, yeni Anayasa'nın ruhu her yönüyle Türkiye'nin çağdaş batı toplumları yönündeki ilerlemesini yansıtır durumda olmalıdır" diye konuştu.
"AB süreci önemli bir anahtar"
Konuşmasından AB'ye de değinen Koç, "Türkiye'nin önünde çözüm bekleyen sorunların en önemli özelliği, birbirlerinin içine geçmiş olmalarıdır. Bu yüzden aynı anahtarla birden fazla kilidi açmak mümkündür. Türkiye'nin AB'ne tam üyelik süreci bu anahtarların belki de en önemlisidir" dedi.
"Tam üyelikten değil, tam üyeliğe giden yoldan söz ediyorum" diyen Koç, "Daha müzakerelere başlar başlamaz, ülkeye yabancı sermaye akışının katlanmasından, ekonomide istikrarın sağlanmasında AB çıpasının öneminden bahsedebiliyorsak nedeni budur" şeklinde konuştu.
Mustafa Koç, "Tabii bu salt ekonomik bir konu değil, aynı zamanda sosyal bir konu. Tüketimimize, üretimimize, çevremize, yaşamımıza yeni ve daha yüksek standartlar getiren bir süreçten söz ediyoruz. İşte bu nedenledir ki, zaman zaman bazı kesimlerde nükseden “AB'ye alternatif arama" çabalarının, meseleyi derinlemesine kavramamaktan kaynaklandığını düşünüyoruz" dedi.
"Peki, Türk halkı AB'ye girmeyi istiyor mu? Bilinç altında evet, istiyor. Bunu test etmek çok kolay. AB'yi istemiyorum diyen birine, nasıl bir hayat istediğini sorun. Size AB ülkelerindeki, ya da daha genel söylersek batılı gelişmiş ülkelerdeki yaşam biçimini tarif edecektir" diyen Koç, "Önümüzde gerçekten zorlu bir dönem var ve bu dönemi ancak AB sürecine kuvvetle asılarak, ekonomimizi yapısal olarak dönüştürerek aşabiliriz" şeklinde konuştu.
Koç, "Türkiye dar gündemli ve kutuplaştırıcı siyasetler yüzünden geçmişte çok zaman kaybetti. Buna artık müsaade etmemek lazım. Gün birlik olma günüdür" ifadesini kullandı.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
AJET ANNELER GÜNÜ İNDİRİMLİ BİLET: AJet, 11 Mayıs Anneler Günü kampanyası nerelerde, hangi uçuşlarda geçerli?
Sivas'ta otomobil bariyerlere saplandı, sürücü yaralandı
Terör örgütü PKK'nın 47 yıllık kanlı tarihi
Terörsüz Türkiye sürecinde kritik viraj! Terör örgütü PKK silah bırakıyor
10 MAYIS İSTANBUL ELEKTRİK KESİNTİSİ: İstanbul'da Elektrikler Ne Zaman Gelecek? BEDAŞ AYEDAŞ 10 Mayıs Elektrik Kesintisi Açıklaması