hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi"

    1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi
    expand

    İnce, kalın, sarkık, dik, sivri ya da fırça gibi... Allan Peterkin'in "iki tutam kılın hikayesini" anlattığı kitabı "1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi", Zarife Biliz'in çevirisiyle Sel Yayıncılık'tan çıktı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sel Yayıncılık, "1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi"nin yanı sıra,  Norman Mailer'ın tekdüze yaşamına son verip içindeki canavarı serbest bırakışını anlattığı romanı "Amerikan Rüyası", doğumunun 100. yılında Oktay Rifat'ın anıldığı "Oktay Rifat'a Doğru", Ferit Edgü'nün "Do Sesi", ünlü düşünür ve sanat eleştirmeni Arthur C. Danto'nun "Sanat Nedir"i ile "İnsanın Esas Gerçekliği: Tembellik" ve "Boş Zamanlarım"ı da okurla buluşturdu.

    1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi

    1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi

    İnce, kalın, sarkık, dik, sivri ya da fırça gibi... Bıyık bırakmak bugün olduğu gibi geçmişte de yalnızca bıyık bırakmaktan ibaret olmadı. Kimi zaman siyasi duruşu, kimi zaman cinsel tercihi, kimi zaman da dini görüşü simgelemek için kullanıldı. Ancak bireysel ve coğrafi sınırları aştığımızda çeşitlenen, hatta tezatlaşan bu simgeleştirmeler, ortak kültür tarihimize dair başka ipuçları sunuyor. Allan Peterkin'in Zarife Biliz'in çevirisiyle okurla buluşan kitabı "1001 Bıyık - Bıyığın Kültürel Tarihi", "iki tutam kıla" odaklanıyor. İnsanlık tarihinde bıyığın izini sürerken mizahi anlatımını yine elden bırakmayan Peterkin'in kitabı, aynı zamanda bir bıyık bırakma kılavuzu olarak da okunabilir. Kitapta, bıyıklı ünlülerin hikâyelerini ve bıyığa düzülen övgüleri bulmak da mümkün. Bıyık sevenlerin, sevmeyenlerin ve "iki tutam kıl"a yüklenen çeşitli anlamları merak edenlerin ilgiyle okuyacakları bir çalışma. Yazarın bir önceki kitabı da "1001 Sakal"dı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Amerikan Rüyası

    Norman Mailer'in bir savaş kahramın ve eski bir politikacı olan Stephen Rojack'ın boğulduğu tek düze yaşamına, Amerikan Rüyası'na son verip içindeki canavarı serbest bırakışını anlattığı Amerikan Rüyası adlı romanı Ahmet Ergenç'in çevirisiyle Sel Yayıncılık'tan çıktı. İki kez Pulitzer ödülü kazanan Mailer, 275 sayfalık Amerikan Rüyası'nda İkinci Dünya Savaşı sonrasının toplumsal yapısına yıkıcı bir eleştiri yöneltiyor ve kahramanı Rojack üzerinden insanın karanlık yönünü açığa çıkarıyor. Amerikan Rüyası, yayınlandığı dönemde de sert dili ve alışılmadık içeriğiyle büyük tartışmalar yaratmıştı.

    "Oktay Rifat'a Doğru"

    Enis Batur, yıllar önce "Türkçe Şiirin Doruğunda" konumladığı Oktay Rifat'ı doğumunun 100. yılında bir inceleme ile anıyor. Batur, Sel Yayıncılık'tan çıkan "Oktay Rifat'a Doğru" adlı incelemesinde Rifat'ın şiirini bir defa daha okumaya girişiyor ve bu girişiminden birkaç yeni yorum ipucunun doğduğuna inanıyor. Ayrıca "Oktay Rifat'a Doğru"nun eklerinde Garip üçlüsünün yeniyetmelik ürünleri ve Rifat'ın kitaplarına girmemiş bazı yazıları da yer alıyor. Öte yandan, Sel Yayıncılık Enis Batur'un bütün yazınsal denemelerini dört ciltte buluşturmak üzere yayımlamaya başladı; ilk iki cilt, "Son Modernler" ve "Yazının Sınır Boyuna Yolculuklar" okur önüne çıktı. Bu yıl yayımlanan "Kitap Evi" ise üstüste üç baskı yaptı. Arada, Yazboz'un da yeni basımı gerçekleşti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Do Sesi

    Öykü, eğer yaşamın içinden çıkıyorsa, uzun ya da kısa olmasının hiçbir önemi yok. Çünkü yaşam, kimi zaman bir do sesi kadar kısa, birkaç cümle kadar da uzun olabilir. "Do Sesi"nde Ferit Edgü, az sözle çok şey anlatmanın, anlatıda tutumluluğun, etkinin yoğunlaştırılarak aktarımının en güzel örneklerinden birini daha sergiliyor. Ferit Edgü'nün "Do Sesi", azla yetinmeyi bilen okur için bir okuma eylemi... Ayrıca Edgü'nün "Tüm Ders Notları", "Devam", "Yazmak Eylemi", "İnsanlık Halleri", "Abidin", "Paraboller", "Doğu Öyküleri", "Leş" (Toplu Öyküler), "Hakkâri'de Bir Mevsim", "Yaralı Zaman", "Kimse", "Görsel Yolculuklar", "Nijinski Öyküleri", "Eylül'ün Gölgesinde Bir Yazdı", "Van Gogh / Yüz Yıl Sonra", "Selma Gürbüz İçin Üç Yazı", "Biçimler, Renkler, Sözcükler", "Çığlık", "Şimdi Saat Kaç", "İşte Deniz, Maria", "Kaçkınlar", "Bir Gemide" kitapları da Sel Yayıncılık'tan okurla buluşuyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sanat Nedir

    Bir sanat eserini sanat eseri kılan nedir? Ünlü düşünür ve sanat eleştirmeni Arthur C. Danto'nun bu çok temel ve bir o kadar da karmaşık soruya yanıt aradığı "Sanat Nedir" adlı kitabı, Zeynep Baransel'in çevirisiyle Sel Yayıncılık'tan çıktı. Yazarın, sanatın tanımlanamaz bir kavram olduğu yönündeki yaygın kanıya meydan okuyarak evrensel anlamı meydana getiren niteliklerin peşine düştüğü kitapta, bir şeyin sanat eseri olduğunu belirleyen iki ana kriterin, "anlam" ve "cisimleşme" olduğu anlatılıyor. Sanat seyircisi de bunlara üçüncü kriter olarak yorumu katar. Danto argümanını oluştururken Platon'un Devlet'inden başlayarak Descartes, Kant, Hegel ve Heidegger gibi düşünürlerden yararlanıyor; Michelangelo, Poussin, Manet, Duchamp ve Warhol gibi sanatçıların eserlerini ele alıyor. Bu düşünsel yolculukta Sistina Şapeli'nin muhteşem tavanı, Duchamp'ın pisuarı, Warhol'un kutuları gibi dönüm noktası niteliğinde eserler bize eşlik ediyor. Danto'nun felsefi irdelemesinde, sanata dair pek çok güncel soruya da ufuk açıcı yanıtlar sunuluyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İnsanın Esas Gerçekliği: Tembellik

    Geometrik soyut sanatın öncülerinden ve avangard, Suprematist hareketinin başlatıcısı olan ressam ve sanat kuramcısı Kazimir Maleviç. Hangi sistem olursa olsun çalışmanın kutsiyetini yerin dibine batıran ve tembelliği hak ettiği mertebeye çıkaran bir gerçekleşme arayışı... Yaygınlaşması umulan bireysel bir karşı çıkış, düzene sokulan bir çomak, redde dayalı bir uyanış çağrısı...Ne de olsa "yaşam, kazanılmış bir kavgadır." Maleviç'in "İnsanın Esas Gerçekliği: Tembellik" adlı kitabı da Zeynep Baransel'in çevirisiyle Sel Yayıncılık'tan çıktı ve raflardaki yerini aldı.

    Boş Zamanlarım

    Bilinen adıyla Italo Svevo ya da Aron Ettore Schmitz'in, ihtiyarlık ve tecrübenin aslında insan hayatındaki bazı şeyleri hiç değiştirmediğini çarpıcı bir şekilde anlattığı "Boş Zamanlarım", Neyyire Gül Işık'ın çevirisiyle okurla buluştu. Yaşlılık ve hastalık konusunda son derece sıradışı bir metin olan "Boş Zamanlarım"da, okurun yazarın bir başka romanı olan "Zeno'nun Bilinci"nden tanıdığı kahramanı, yaklaşan ölümü kandırmak için yollar ararken cinselliğin ve ihanetin kıyılarında buluyor kendini.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow