hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim tarihini açıkladı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim tarihini açıkladı
    expand

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "1 Kasım'da, inşallah, Türkiye tekrar seçimi yaşayacaktır" dedi. Yaşanan çatışmalarda şehit olanların acısını yaşadıklarını söyleyen Erdoğan, TSK ve Emniyet mensuplarının hepsinin "bunların olabileceğini" bildiklerini ifade ederek, "Bu topraklar şehit kanlarıyla yoğrulmuştur, bundan sonra da yine şehit kanlarıyla yoğrulmaya devam edecektir" ifadesini kullandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan, cuma namazını kıldığı Üsküdar'daki Hazreti Ali Camisi'nden ayrılırken gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Çözüm sürecinin durması ve yaşanan çatışmalara değinen Erdoğan, HDP'ye suçlamalarda bulundu.

    Çözüm sürecine gelinen noktayı anlatan Erdoğan, "Demokratik açılım olarak bu süreci başlattık, ondan sonra aldığımız mesafeyle bunu biliyorsunuz Milli Birlik ve Kardeşlik Projesine dönüştürdük. Gelinen noktadan sonra yaptığımız istişareler ve 'Akil insanlar' gibi çalışmaların ardından bunu Çözüm Süreci ile taçlandırmak istedik. Tabii buna ülkede karşı çıkanlar olduğu gibi sahiplenenler de oldu. Güneydoğu'da halkımızın bunu sahiplendiğini çok açık gördük. Bizim buradaki derdimiz neydi? Bir defa ülkede birliği, beraberliği, Türk, Kürt Laz, Çerkez, Roman vesaire 78 milyonun kardeş olduğu bir yapıyı tesis edelim istedik. Bunlar benim Başbakanlık dönemimde yürüyen süreçlerdir" dedi.

    Erken seçim ne zaman olacak? YSK Tarih Verdi

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "7 Haziran seçimleri umuttu"

    "7 Haziran seçimleri aslında bir umuttu" ifadesini kullanan Erdoğan, "Öyle oldu ki seçimden sonra maalesef arzu edilmeyen çok çok çirkin olaylar, yani demokrasinin çok daha güçlü bir hale geleceği, ülkemizde çok daha farklı şekilde taçlanacağı beklenirken, tam aksi olaylar oldu. Biliyorsunuz 6-7-8 Ekim olayları bu sürecin en talihsiz gelişmeleriydi. 50 kişi o zaman öldü ve burada bir şey dikkati acımasızca çekiyordu. Öldürülenler Kürt vatandaşlarımızdı ama öldürenlerin de Kürtler olması manidardı. Tabii sokaklara bunları çeken, davet eden kimdi? Buna baktığımız zaman da bölücü terör örgütünü arkasına alan bir siyasi partinin eş başkanıydı" diye konuştu.

    Selahattin Demirtaş: "2023 başkanlık vizyonuysa, onu da yaptırmayacağız"

    Demirtaş'a suçlamalar

    HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a suçlamalar yönelten Erdoğan, şunları söyledi:

    "Buna bu ülkede bazı egemen güçler ama medyada ama sermaye çevresinde çok ciddi destekler verdiler. Alladılar pulladılar. Zaman geldi eline saz falan da verdiler. Ülkede farklı bir sürece doğru gidildi. Bu işler çok farklı noktaya geldi. İşte Diyarbakır'da 15 yaşındaki Yasin Börü, 3. kattan atılmak suretiyle, üzerinden araba geçirilerek şehit edildi. O süreçte bunları yaşadık. Buna birçok siyasi parti ses çıkarmadı, sessiz kaldı, bunları görmezden geldiler. Tabii arkadan 7 Haziran'ı yaşadık. 7 Haziran'dan sonraki süreçte, 'hadi parlamento' dedik. 'Parlamentoda artık bu süreçler devam eder' dedik ama ne yazık ki bu süreç parlamentoda devam etmedi. Tam aksine çok daha aşırı bir şekilde şiddet tırmandı. Şiddetin tırmandırılmasından da öte bölücü terör örgütü bildiğiniz gibi çok daha farklı, içeriden ve dışarıdan ülkemizi bölme gayretleri içine girdi. İşte şu anda gelinen noktada bugüne kadar 'sabır sabır sabır' ve ben şunu söylemek durumunda kaldım; Çözüm Süreci artık buzdolabına konmuştur. Bundan sonra devlet üzerine düşeni yapmak zorundadır. Tüm güvenlik güçlerimiz başta TSK, emniyet teşkilatımız elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapmak zorundayız. Buralarda taviz veremeyiz."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Halka "güvenlik güçlerine bildirin" çağrısı

    Halka da çağrı yaparak, aralarındaki "bölücü terör örgütü mensuplarını ayıklamalarını" ve bu kişileri güvenlik güçlerine bildirmelerini isteyen Erdoğan, PKK'nın Güneydoğu Anadolu'daki eylemlerini hatırlattı ve "Bunların benim Güneydoğu'da yaşayan Kürt vatandaşlarımın derdiyle dertlenmek gibi dertleri yok. Yani yolmuş, havalimanıymış, böyle bir dertleri yok. Bunların tek derdi var. 'Biz bu ülkeyi nasıl karıştırırız, sonunda biz bu ülkeyi nasıl böleriz?" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Takiyye yapıyorlar"

    PKK yöneticilerinin "Biz bölücü değiliz" şeklindeki açıklamalarına da değinen Erdoğan, "Bir defa 'Biz bölücü değiliz, bilmem ne değiliz'. Bunların hepsi yalan. A'dan Z'ye yalan. Tam manasıyla bölücüdürler. Kendilerini gizliyorlar ve maalesef bu ülkede bu ülkenin evlatlarını da birbirine düşürmenin gayreti içerisindeler. Biz burada yapılan operasyonlarla gereken adımları atıyoruz. Tabi burada yeri geldiğinde canlar çok yandı, şehitler oldu. Şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine de sabırlar diliyorum" dedi.

    "Hepsi bunların olabileceğini (şehit olabileceklerini) biliyor"

    Erdoğan, "Ama bu mücadele esnasında tabii bunların olacağını, olabileceğini zaten ben inanıyorum ki Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki tüm kardeşlerim, evlatlarım hepsi biliyor. Emniyet teşkilatında olan tüm kardeşlerim biliyor. Ama bir de şunu da biliyorlar. Bu işten Allah'ın izniyle zaferle çıkacağız, zaferle çıktığımız zaman da bütün bu şehitlerimiz bu ülkede tarih boyunca hep hayırla yad edilecektir. Çünkü onların kanı yerde kalmayacaktır. Bu mücadele bu şekilde yürüyecek" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Bu topraklar bundan sonra da şehit kanlarıyla yoğrulmaya devam edecek"

    İstiklal Marşı'nın "Şüheda fışkıracak bu toprağı sıksan şüheda" dizesini tekrarlayan Erdoğan, "Bu topraklar şehit kanlarıyla yoğrulmuştur, bundan sonra da yine şehit kanlarıyla yoğrulmaya devam edecektir. Bizim askerimizin de polisimizin de bir amacı gayesi vardır, o da bu ülkenin birliği, bütünlüğü, huzurudur" şeklinde konuştu.

    Erdoğan bazı gazetecileri de, "Köşelerinden yaptıkları tahribatla, yazdıkları yazılarla bu milletin birliğini bozmaya gayret edenler de şunu bilmeli ki bu millet onları da lanetliyor ve lanetleyecektir" diye hedef aldı.

    Kılıçdaroğlu: "Sayın Cumhurbaşkanı süreci tıkıyor"

    "Beştepe'yi tanımıyorum' diyeni niye Beştepe'ye çağırayım ki" 

    "Şu anda seçim sürecine giriyoruz" diyen Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na hükümet kurma görevi vermemesine yönelik eleştirilere şöyle yanıt verdi:

    "Yetki alanlarımı biliyorum ve bunları sonuna kadar kullanmak zorundayım. Zaman kaybetmenin peşinde olmadım, olmayacağım. Nedir bu? Ben en fazla milletvekiline sahip olan siyasi partinin genel başkanına görevi verdim ve iki siyasi partiyle ciddi bir süreci geçirdiler. Netice alabildiler mi? Alamadılar. Şimdi Anamuhalefet Partisi'ne yetki verilmeli. Tamam da biz şimdi bunlarla bu görüşmeler yapılmış. Anamuhalefet Partisi'nin başındaki zat, 'Ben Beştepe'yi tanımıyorum. Beştepe kaçaktır. Beştepe'ye gitmem' bütün bunları söylerken şimdi ben Beştepe'yi tanımayanı, Beştepe'nin adresini bilmeyeni, Beştepe'ye niye çağırayım ki? Bütün bu gerçekler ortada, zaman kaybetmeye gerek var mı? Yok."

    CHP'den YSK'nın seçim tarihi açıklamasına tepki

    "1 Kasım'da da Türkiye inşallah tekrar seçimi yaşayacaktır"

    "Cumhurbaşkanı anayasaya göre ülkeyi seçime götürebilir mi anayasaya göre?" sorusunu soran Erdoğan, şöyle devam etti:

    "Götürebilir. Bunlar maddede çok açık, net var mı? Var. Öyleyse şu anda Cumhurbaşkanı olarak, zaten pazartesi bu işin 45 günü sonu ve bu 45 günün sonunda ben tekrar Meclis Başkanımla bir görüşme daha yapacağım ve bu görüşmeyi yaptıktan sonra da hayırlısıyla ülkemizi bir erken seçime götüreceğiz. Erken seçime de götürürken de burada önemli olan bir şey daha var kimi görevlendirirsem, kimi yetkilendirirsem, görevlendireceğim kişi de burada seçim hükümetini parlamento içinden gerekirse parlamento dışından da almak suretiyle bu kabineyi oluşturup ve bu kabineyle de biz seçime gideriz. Şu andaki süreç budur. Seçim güvenliği noktasında da silahlı kuvvetlerimiz, polislerimiz bütün tedbirlerini aldı. Yüksek Seçim Kurulu atılması gereken adımlarla ilgili bütün çalışmalarını yaptı. Biliyorsunuz seçimle ilgili takvim şu anda açıklandı, açıklanıyor. Dolayısıyla bu süreç içerisinde de kim ön seçim yapacaksa kim normal süreç içerisindeki hazırlıklarını nasıl yapacaksa bu hazırlıkların hepsini yapacak ve ona göre de şu anda açıklanan tarih 1 Kasım. 1 Kasım'da da Türkiye inşallah, ben tekrar seçim diyorum, tekrar seçimi yaşayacaktır.

    Murat Sancak'a silahlı saldırıya ilişkin soruyu yanıtladı

    Erdoğan Star Medya Grubu Başkanı Murat Sancak'a düzenlenen silahlı saldırıya ilişkin bir soruyu da yanıtladı. Erdoğan, dün arayarak görüştüğü Ethem ve Murat Sancak'a "geçmiş olsun" dileklerini ilettiğini söyledi. Erdoğan, bu saldırıyla ilgili soruyu yanıtlarken de HDP'yi ve Selahattin Demirtaş'ı hedef alarak şunları söyledi:

    "Bu ülkede fikir hürriyetinden, özgürlüklerden bahsedenlerin aslında özgürlüklere tahammül edemeyişlerinin en güzel ifadesidir. Burada gerek Murat Bey'e yapılan saldırı, daha önce Star Medya Grubu'na yapılan saldırı bir şeyi gösteriyor. Kim ne kadar özgürlüklerden yana. Bu ortada. Örneğin, az önce yine söylenen bu malum bölücü terör örgütünden gücünü alan partinin başındakiler de yatıp kalkıp hep özgürlük, özgürlük diyorlar ama hiçbir özgürlük onlarda görmedik. Eğer bunlar özgürlüğü savunmuş olsalar, Güneydoğu ve Doğu'da sandıklarda bir defa bu özgürlüğe saygıları olur. Sandıklarda bu özgürlüğe bunların saygısı olmadı. Hep tehditler yapıldı. Bu tehditlerle de sandık kurullarının oluşturulmasına müdahil oldular. Bunlar yapıldı. Muhtarlar tehdit edildi. Bakın, benim son muhtarlar toplantıma 90 kadar muhtar gelemedi. Neticesini aldık. Nedir? Tehdit edildiler, gelemediler. 300 kadar muhtarla toplantımızı yaptık. İşin ne noktada olduğu ortada. Buna karşı tedbirler alınıyor, o ayrı mesele."

    Saldırıya uğrayan koruma ve şoföre de geçmiş olsun dileğinde bulunan Erdoğan, "Böyle çapraz ateşe tabi tutulup, oradan bu şekilde kurtulmuş olmak hakikaten çok manidardır, çok büyük geçmiş olsun" ifadesini kullandı.

    Erdoğan bu saldırının ardından "paralel yapı" diyerek işaret ettiği Gülen cemaati basın organlarının attığı başlıkları hedef alarak, "Paralel yapının yayın organlarına bakın. Onların birbiriyle birlikte dayanışma halinde oldukları yayın organlarının yayınlarına bakın. Burada da basın özgürlüğü noktasındaki onların da havalarını, tavırlarını görüyoruz. Ben inanıyorum ki milletimiz bunları gayet güzel tefrik edecektir. Sonunda bu hak-batıl mücadelesinde hak galip gelecektir diye inanıyorum" şeklinde konuştu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow