15 Temmuz'da yaşanan darbe girişmi kültür sanat dünyasını da etkiledi. Birçok yabancı müzisyen Türkiye'de vereceği konseri iptal etti. Bu durumdan İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 23. İstanbul Caz Festivali de etkilendi. Festival 8 etkinliğini iptal etmek zorunda kaldı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Türkiye'deki konserini iptal etme kararı alan sanatçılardan biri de "Diamonds and Rust", "Donna Donna", "Queen of Hearts" gibi şarkılarıyla hafızalara kazınan, 68 kuşağının sembolleşen müzisyenlerinden Joan Baez oldu.

Baez, Türkiye'de yaşanan darbe girişiminin ardından 12 Ağustos'ta İzmir'de vereceği konseri iptal etme nedenini sosyal medyada yayınladığı şu yazıyla açıkladı:

"Türkiye'deki arkadaşlarım, Türkiye'deki konserlerimi iptal etme kararı aldım. Onca zamandır savaş bölgelerine, diktatörlük rejimine sahip ülkelere, sivil arbedelerin yaşandığı yerlere gittim. Ama bugünün Türkiye'sindeki gibi beklenmedik ve çok büyük tehlike gibisini gördüm mü emin değilim. Aktivist meslektaşlarıma bile ne kadar kararlı olsalar da önermem, kendimi, grubumu ve ekibimi Türkiye'de yükselen kâbusun içine sokamam. Umarım acı çekmeden ve barbarca cezalar almadan birlikte şarkı söyleriz."
Muse ve Joan Baez konserleri iptal oldu
"Sert ifadeler kullanması beni çok üzdü"

İstanbul Caz Festivali Direktörü Pelin Opçin, festivalle ilgili ve Joan Baez'e dair görüşlerini CNN TÜRK'e özel yaptığı yazılı açıklamayla paylaştı:

"Yurtdışından bazı endişelerle İstanbul'a gelmek istemeyen sanatçılarımızı anlayışla karşıladık ve iptal süreçlerini sükûnetle yürüttük. Bu zor süreçte izleyicilerimizin kültür ve sanat etkinliklerine katılımının sekteye uğramaması için hem Türkiye'den hem de yurtdışından sanatçıların katılımıyla mümkün olduğunca festivali devam ettirdik.

İstanbul'a gelmek istemeyen sanatçıları elimizden geldiğince ikna etmeye çabaladık; İstanbul'a gelerek konser vermelerinin bize büyük bir destek vereceğini ifade ettik. Yine de konserlerini iptal etmek isteyen sanatçılarla da süreci hep karşılıklı anlayış esasına dayanarak, şeffaf bir iletişimle yönettik.

Joan Baez konserimize dair süreç de benzer bir anlayışla ilerlerken beklenmedik bir Facebook mesajıyla karşılaşmak beni çok şaşırttı. Joan Baez aslında Türkiye'yi yakından tanıyan bir sanatçı; buna rağmen mesajında son derece karamsar ve sert ifadeler kullanması beni çok üzdü; sitemkâr olmam da biraz bu yüzden.

Biz şimdi önümüzdeki iki konseri başarıyla gerçekleştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu zorlu süreçte bize büyük destek vererek konserlerini gerçekleştiren yerli yabancı tüm sanatçılara ve etkinliklerimize gelen tüm izleyicilerimize de gönülden teşekkürlerimizi sunuyoruz."

"Bize kendimizi yalnız hissettirdiniz"

Pelin Opçin, Joan Baez'in açıklamasında "beklenmedik tehlike ve kâbus" gibi kelimeler kullanmasına sosyal medyada  şu sözlerle tepki göstermişti:

"Güvenlik koşullarından emin olmadığınızı anlayabiliyorum, Türkiye'ye gelmekten çekinmenizi de anlıyorum, konserinizi yapamayacağınızı düşündüğünüz için iptal ettiğinizi de biliyorum. Ama savaş bölgesi durumu konusunda hızlı karar almanızı ve yazınızda 'beklenmedik tehlike ve kâbus' kelimelerini kullanmanızı anlayamıyorum.

Evet, sorun yaşıyoruz, yaşanılanları inkâr etmiyoruz, evet yastayız ama topluma sanatla toplumun iyiliği için barış ve bilgelik getirebileceğimizi düşünüyoruz. Bize kendimizi yalnız hissettirdiniz. Birtakım izole etme şekliyle bize kendimizi cezalandırılmış hissettirdiniz.

Pozitif bir ilham kaynağısınız ve lütfen bizi cesaretlendirin. Durumumuzun ne kadar kötü olduğu konusunda fikir yürütmeyin çünkü öyle değil. Joss Stone konserinde dans edeceğim çünkü Stone İstanbul'da konser verecek kadar cesur."