"Devlet şiddetine" vurgu yaparak, başta yaşam hakkı olmak üzere ihlallere ve sokağa çıkma yasaklarına son verilmesi talebinde bulunan akademisyenlere, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Ey aydın müsveddeleri siz karanlıksınız karanlık" sözleriyle çıkışmasının ardından tepkiler çığ gibi büyüdü. Tepkileri de soruşturma ve suç duyuruları takip etti. Akademisyenler hakkında Elazığ ve Sivas'ta suç duyurusunda bulunuldu; Samsun'da ve Kayseri'de ise savcılık resen soruşturma başlattı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi 11 Ocak'ta Ankara ve İstanbul'da düzenledikleri eş zamanlı açıklamalar ile "Bizler bu suça ortak olmuyoruz" başlıklı bir bildiriyi duyurmuştu. Metne 89 üniversitedeki 1128 akademisyenin yanı sıra, kuramları ve kitapları ile dünya çapında üne sahip Noam Chomsky, David Harvey, Immanuel Wallerstein, Judith Butler, Etienne Balibar gibi düşünürler de imza atmıştı.

Akademisyenler "Bu suça ortak olmayacağız" dedi

Devlet şiddetinin eleştirildiği, devletin "katliamla" ve "sürgünle" eleştirildiği ve hak ihlallerine son vermeye çağrıldığı bildiride, barış için çözüm yollarının kurulması ve ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerine girmesine, gözlemde bulunması ve rapor hazırlamasına izin verilmesi istenmişti. Hükümetten "Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasının oluşturulmasının" istendiği bildiriye en sert tepkiyi Cumhurbaşkanı Erdoğan gösterdi. Erdoğan, bildirileriyle "Bizler bu suça ortak olmuyoruz" diyen akademisyenlere, "akademisyen müsveddeleri" diye hakaret içeren sözlerle seslendi ve "mandacılıkla" suçladı.

Erdoğan'dan akademisyenlere çok sert tepki

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Erdoğan'ın açıklamasından sonra bildiriye yönelik tepkiler çığ gibi büyüdü. Bir grup akademisyen ise "Devletin yanındayız" diyerek karşı bildiri kaleme aldı. Bu konuda "akademik özgürlüğün" söz konusu olmadığını ileri süren açıklamaların ardından da bildiriye imza atanlar hakkında Türkiye'nin değişik illerinden suç duyurusu ve soruşturma haberleri gelmeye başladı.

Hükümet ve muhalefet arasında ''akademisyenler'' tartışması

ELAZIĞ

Elazığ Fırat Üniversitesi'nde görevli bir grup akademisyen, bildiride imzası bulunanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda bulunanlar adına açıklama yapan Prof.Dr. Mehmet Şekerci, "Özellikle askerimizin, polisimizin, güvenlik güçlerimizin Doğu ve Güneydoğu'da barışı ve huzuru sağlama adına yapmış oldukları operasyonlara karşı durmak, terör örgütünü desteklemek suçunu işlediklerinden dolayı, biz bu açıklamayı yapmak zorunda kalıyoruz. Akademik çevreyi zorda bırakacak bu açıklamaları şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı. Şekerci, bildiriye imza koyanların, "ülkenin üniter yapısına aykırı, terör örgütünü destekleyici ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni terör örgütüyle uzlaşmaya çağırmakla" suç işlediklerini öne sürdü.

Demirtaş'tan Cumhurbaşkanı'na cevap

SAMSUN

Akademisyenlerin bildirisine ilişkin Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı da resen soruşturma başlattı. Başsavcılığın açıklamasında, "Bildiri metninin içerik itibarıyla Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2 maddesinde düzenlenen 'Terör örgütünün propagandasını yapmak' ve Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesindeki 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve devletin kurum ve organlarını alenen aşağılama' suçlarını oluşturabileceği" iddiasına yer verildi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SİVAS

Sivas'ta ise bir avukat bildiride imzası bulunan Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesinde görevli öğretim üyesi hakkında suç duyurusunda bulundu
Suç duyurusunda bulunan avukat Bünyamin Er, "Devletin güvenlik güçlerini kıyım ve katliam yapmakla suçlayan ve PKK terör örgütünün eylemlerini meşrulaştıran bu propaganda nedeniyle, şüphelinin işlemiş olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamak, terör örgütü propagandası yapmak suçları dolayısıyla cezalandırılması için gerekli soruşturmanın yapılarak hakkında kamu davası açılmasını talep ediyorum" ifadelerini kullandı.

KAYSERİ

Kayseri Cumhuriyet Başsavcılı da Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin bildirisinde imzası bulunan Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Tanju hakkında resen soruşturma başlattığını bildirdi. Başsavcılık, Prof. Dr. Tanju'nun TCK'nın 216. maddesindeki "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama" ile 301. maddesindeki "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve devletin kurum ve organlarını alenen aşağılama" suçlarını işlemiş olabileceğini ileri sürdü. AGÜ Rektörlüğü de bildirideki imzası nedeniyle Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tanju'nun istifasını istemişti.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

BARTIN

Bartın Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Barış İçin Akademisyenler Oluşumu"nda imzası bulunan Bartın Üniversitesinde öğretim üyesi olan H.D. hakkında soruşturma başlatıldığı bildirildi. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, H.D'nin "Bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları olarak bu suça ortak olmayacağız!" başlığı ile yapılan bildiride ismi bulunanlar arasında yer aldığı anımsatıldı. Açıklamada, ayrıca "Bartın Üniversitesinde görev yapan H.D. hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” suçunu işlediği iddiasıyla Bartın Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmıştır. Kamuoyunun yanlış bilgilendirilmemesi adına iş bu basın açıklaması yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur ifadelerine yer verildi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

DÜZCE

Düzce Üniversitesinde (DÜ) görevli bir akademisyen hakkında, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayımladığı bildiri dolayısıyla soruşturma başlatıldığı bildirildi. DÜ'den yapılan açıklamada, bildiride DÜ'de görevli bir akademisyenin de imzasının bulunduğu belirtildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:"Bir grup akademisyen tarafından yayınlanan bildiride imzası bulunan öğretim üyesiyle ilgili üniversitemiz tarafından ivedilikle soruşturma başlatılmıştır. İlgili öğretim üyesinin yükseköğretim kurumları yönetici, öğretim elemanı ve memurları disiplin yönetmeliğinin 26. maddesine dayalı olarak soruşturma süresince görevinin başında kalmasında sakınca görüldüğünden, ilgili hakkında görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasına karar verilmiştir. Düzce Üniversitesi olarak, vatanımızın birlik ve beraberliğini, bölünmez bütünlüğünü hedef alan her türlü terör faaliyetlerini ve girişimlerini şiddetle kınıyor, bu tür faaliyetlere destek verenlere karşı asla müsamaha gösterilmeyeceğini defaten vurguluyoruz."