hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    ''Barış için Akademisyenler'' üyesi 4 akademisyen hakkında tahliye kararı

    Barış için Akademisyenler üyesi 4 akademisyen hakkında tahliye kararı
    expand

    "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attıkları gerekçesiyle tutuklu bulunan akademisyenler Esra Mungan, Muzaffer Kaya, Kıvanç Ersoy ve Meral Camcı'nın tahliyesine karar verildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attıkları için "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklanan Barış için Akademisyenler üyesi 4 kişi, bugün hakim karşısına çıktıkları İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tahliye edildi. İlk duruşması görülen davada savcı da sanıkların tahliyesini ve yargılamanın durdurularak Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasını talep etti.

    "TC vatandaşının barış hakkı yargılanmakta"

    İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu 4 akademisyen ve avukatları hazır bulundu. Duruşma tutuklu akademisyenlerin kimlik tespiti ile başladı. Kimlik tespiti sırasında aylık geliri sorulan Meral Camcı "İşsizim" diye cevap verdi. Savunmasını ilk olarak akademisyen Muzaffer Kaya yaptı. "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1,5 yıldan 7,5'ar yıla kadar hapsi istenen Muzaffer Kaya, iddianameyi ve savcıyı eleştirerek savunmasına başladı. Kaya, ''İddianamenin kötü bir özet olduğunu düşünüyorum ben bir hoca olarak 10 üzerinden 2 bile vermezdim. Barış Bildirgesini imzaladığım için 40 gündür tutukluyum. Terör örgütü propagandası yapmakla suçlanıyorum. Aslında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının barış hakkı yargılanmaktadır" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    ABD: 'Akademisyenler duruşmasını yakından izleyeceğiz'

    Çağlayan Adliyesi'nde iki önemli dava

    "Bildirinin arkasındayız, saçma bulabilirsiniz ama asla terör örgütü propagandası yapmadık"

    Bildirilerinin arkasında olduklarını tekrarlayan Kaya, "Maaşlarımızı alıp sessiz kalamadık. Vicdanımızın sesini bastıramadık. Bildirimizi saçma bulabilirsiniz ancak asla ve asla terör örgütü propagandası yaptığımızı söyleyemezsiniz. Çözüm sürecinin canlanması için yaptık. Bizim yasadışı örgütten talimat almamız söz konusu olamaz. Bizi bağlayan hakikat ve vicdanımızdır. Siyasi iktidarı eleştirdiğimiz ve barış istediğimiz için tutuklandık. Derhal beraatimi talep ediyorum" diye konuştu.

    Savcı tahliye istedi ve yargılamanın durdurulmasını talep etti

    Akademisyenlerin ifadelerinin ardından duruşma savcısına söz verildi. Savcı, mevcut delil durumu, atılı suçun mahiyeti, iddianame anlatımı içeriğiyle, sanıkların üzerine atılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. Maddesi kapsamında kalma ihtimaline binaen TCK'nın 301/4 itibariyle dava hakkında durma kararı verilmesini talep etti. Davanın durdurularak Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasını talep eden duruşma savcısı, sanıkların ise mevcut delil durumu, atılı suçun mahiyeti ve sanıkların kaçma şüphesine dikkat çekerek tutukluluk hallerinin devamını istedi. Duruşmaya 15 dakika ara verildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Tekrar söz alan savcı tahliye istedi

    Aranın ardından tekrar söz alan savcı, davanın TCK 301. Maddesi kapsamında kalma ihtimali ile davanın durdurulma kararını talebini tekrarladı. Savcı "Dosyanın bu şekilde karar verilmesi durumunda Adalet Bakanlığı'ndan geç gelme ihtimali olduğundan sanıkların mağduriyetine sebebiyet vermemek için tahliyelerini talep ediyoruz" dedi.

    Mahkeme tahliye kararı verdi

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, savcılık talebi ve sanık avukatlarının beyanlarının ardından yeniden başladığı duruşmada ara kararını açıkladı.

    Akademisyenlerin yargılaması tutuksuz devam edecek.

    Salonda sevinçle karşılandı

    Heyet, tutuklu yargılanan sanıklar Muzaffer Kaya, Esra Mungan Gürsoy, Meral Camcı ve Kıvanç Ersoy'un tahliyesine hükmetti. Karar, salonda sevinçle karşılandı.

    Diplomatlar da duruşmada

    Duruşmayı CHP ve HDP milletvekillerinin yanı sıra gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül ile İsveç Başkonsolosu Jens Odlandeir, Almanya Büyükelçi temsilcisi Robert Dölger ve Çek Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Petr Mares de duruşma salonunda yer aldı.
     
    Barış için Akademisyenler üyesi 4 akademisyen hakkında tahliye kararı

    Akademisyenlere destek

    Tutuklu akademisyenlere destek için bir araya gelen aralarında akademisyenler, uluslararası akademik kuruluş temsilcileri, milletvekilleri, gazeteciler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri, duruşma öncesi İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yaptı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Topluluk, “Biz dörtten fazlayız”, “Barış talebimizde ısrarcıyız”, “Hocama dokunma” yazılı dövizler taşıdılar. Topluluğa sabah saatlerinde MİT TIR’ları haberinden yargılanan gazeteciler Can Dündar, Erdem Gül, Lami Özgen de destek verdi. 

    Barış için Akademisyenler üyesi 4 akademisyen hakkında tahliye kararı

    Adliye önü açıklama

    “Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attıkları gerekçesiyle tutuklanan 4 akademisyenin ilk duruşmada tahliye edilmesi adliye önünde bekleyenlerce sevinçle karşılandı. Akademisyenlerin öğrencileri kararı birbirlerine sarılarak kutladı. Tahliye kararının verilmesinin ardından “Barış İçin Akademisyenler" adına basın açıklanması okundu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Akademisyenlerin hep bir ağızdan okuduğu açıklamada şunlara değinildi:

    “Devlet idarecilerinin bizi mecbur kıldığı bu Çağlayan mesaisinin sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bu saate kadar bizlerle burada kalan, dayanışma, gönlü, aklı ve fikri barıştan, demokrasiden, eşitlikten, ifade özgürlüğünden ve yaşamdan yana herkese, tüm meslektaşlarımıza, öğrencilerimize, dostlarımıza teşekkür ediyoruz. Bizler gibi “Bu Suça Ortak Olmuyoruz" başlıklı bildiriye imza atarak haklı barış talebini dile getiren, ama son derece haksız ve hukuksuz bir şekilde haklarında önce yakalama ve gözaltı, sonra da 'kaçma ve saklanma şüpheleri olduğu gerekçesiyle' tutuklama kararı çıkarılan dört dostumuzu birazdan geri alacağız. Elbette mutluluğumuzun tarifi yok; onlara kavuşacağımız ve barış yolumuzda birlikte yürümeye devam edeceğimiz için çok heyecanlıyız. Fakat zaten olması gereken buydu, onlar zaten hiç tutuklanmamalıydı, hiç yargılanmamalıydı. Dolayısıyla bugünkü kararı bir büyük ve kapkaranlık yanlıştan dönme çabası olarak okuyoruz. Bunun devamında Barış İçin Akademisyenler imzacıları hakkında açılmış tüm idari ve adli soruşturmaların düşürülmesi gerekmektedir. Talebimiz budur, mücadelemizin bir yanı da bu yönde olacaktır.  Barış talebimizin takipçisi olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu topraklara barış, adalet, demokrasi ve eşitlik gelmesi için sözümüzü söylemeye, mücadelemizi vermeye devam edeciğiz."

    Açıklamanın ardından akademisyenler ve öğrenciler, tahliye olan akademisyenleri karşılamak için Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ve Silivri Cezaevl'ne gittiler.

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow