hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Rusya'ya "ihlal" tepkisi

    Cumhurbaşkanı Erdoğandan Rusyaya ihlal tepkisi
    expand

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Şili ziyareti öncesi Rusya'nın Türk hava sahasını bir kez daha ihlal etmesine sert bir dille tepki gösterdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Erdoğan "dün öğle saatlerinde Rusya Hava Kuvvetleri'ne ait olduğu tespit edilen bir savaş uçağı, bizim hava sahamızı ihlal
    etti. İngilizce ve Rusça olarak tüm ikazlara rağmen gerçekleşen bu ihlali Rusya'nın bölgedeki krizi tırmandırma çabasının bir sonucu olarak görüyoruz. İhlal edilen hava sahası aynı zamanda NATO hava sahası olduğu için konu NATO'nun da takibindedir. Zaten bizden önce NATO bu tespiti yapmış bulunuyor. Rusya, Türkiye'nin egemenlik haklarına yönelik bu ihlallerine devam etmesi halinde sonuçlarına katlanmak mecburiyetinde kalacaktır" dedi.

    "Bu tür sorumsuz adımların, ne Rusya Federasyonu'na, ne NATO-Rusya ilişkilerine, ne de bölgesel ve küresel barışa faydası yoktur, tam tersine ciddi zararı vardır" ifadelerini kullanan Erdoğan "Bütün bu hususlar, dün akşam Dışişleri Bakanlığımıza davet edilen Rusya Büyükelçisine açıkça anlatılmış, yaşanan olaylar şiddetle protesto edilmiştir. Bu arada da ben Dışişleri Müsteşarımıza, Rusya tarafıyla görüşün, 'Sayın Putin ile bizzat görüşmek isterim' demişimdir. O andan bu ana kadar henüz kendilerine ilettiklerini fakat oradan bir dönüş olmadığını, bizim Büyükelçiliğimiz buraya bildirmiştir" diye konuştu.

    Erdoğan'ın gündeme ilişkin diğer açıklamaları şöyle:

    Rusya'nın hava operasyonu

    Suriye'nin sınırımıza yakın bölgelerindeki sivil hedeflere yönelik saldırılar bizde endişe meydana getirmektedir. Rusya'nın bölgedeki operasyonlarının terörle mücadeleyle hiçbir ilgisinin olmadığı, tamamen Suriye rejimini ayakta tutma çabasına dönüştüğü açıktır. Bu saldırıların DAEŞ'le yakından uzaktan alakası yoktur. DAEŞ mevzilerine yönelik herhangi bir adım söz konusu değildir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Özellikle Lazkiye'nin kuzeyindeki bölgeler ve bunun yanında da özellikle Suriye Türkmenlerinin yaşadığı bölgelere yönelik bu tür bombalamalar söz konusudur. Uluslararası toplumu, bu aleni insan hakları ihlalleri karşısında daha duyarlı olmaya davet ediyoruz. Bugün Suriye'de herkesin gözü önünde yaşanan bu zulümlere göz yumanların ortaya çıkacak sonuçlardan şikayet etme hakları daolmayacaktır.

    Bölgede birçok Bayırbucak Türkmenlerine ait köyler vurulmuştur ve vurulmaya devam ediyor. Üç bin kişi şu anda bizim
    tarafımıza geçiyor. Şu anda planlamaları yapıldı, yerleşimleri de bir taraftan sağlanıyor. Bununla ilgili olarak her türlü tedbirimizi aldık. Özellikle şu anda Başbakan Yardımcımız Yalçın Akdoğan'ın AFAD'la birlikte orada yapılan çalışmalarda gelen bütün soydaşlarımızı, mültecileri de yine bu kamplarda ağırlamanın hazırlığı içerisindeyiz.

    Cenevre görüşmeleri

    Her şeyden önce Türkiye'nin tavrı bir defa bir terör örgütüyle biz masaya oturup da kalkıp bir barış görüşmesini yapamayız. PYD bir terör örgütüdür, biz bunu defaatle taraflara söyledik. Biz bir terör örgütüyle neyi konuşacağız? Yani kalkıp da terör örgütüyle eğer biz bunu konuşacaksak o zaman bu teklifi getirenler DAEŞ'le de masaya otursunlar. Acaba DAEŞ'le masaya oturabilirler mi, buna normal bakılabilir mi? Bakılamaz. O nasıl normal değilse aynı şekilde böyle bir terörörgütüyle de bizim masaya oturmamız asla mümkün değildir."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow