Hakim İlhan Karagöz'ün bir skandalı daha ortaya çıktı

KAYNAK DHA

TÜBİTAK'ın eski çalışanlarını yargılayan eski hakimin imza attığı bir hukuk skandalı daha, davanın yeniden görüldüğü sırada ortaya çıktı. Sanıkları kurtarmaya dönük çabaları sonradan aydınlatılan eski Hakim İlhan Karagöz'ün, duruşmalardan birine verdiği arada şikayetçi general ile özel olarak görüştüğü de belirlendi.

Haberin Devamı

Yargıtay'dan '7 Balyoz sanığının beraati bozulsun' talebi

Balyoz davasının kilit dijital delilleriyle ilgili eksik ve yanlı bilirkişi raporu hazırladıkları iddiasıyla 3 eski TÜBİTAK çalışanının yargılandığı davada bir dizi hukuk skandalı daha ortaya çıktı.

'Deli numarası yapmıştı'

Gülen'i "mehdi" ilan eden, tatil gününde adliyeye gelerek UYAP'a duruşma görülmüş gibi girerek, "ucube" gibi ifadelerle ret kararı veren Hakim İlhan Karagöz'ün, faaliyetleri bununla da sınırlı kalmamış. HSYK hakkında soruşturma başlattığında psikiyatri kliniğine yatarak deli numarası yaptığı ileri sürülen Hakim Karagöz, dava görülürken de şikayetçi generallerden birini aldatmış.

Taraf'ın eski yöneticileri ve Mehmet Baransu Balyoz kumpasından hakim karşısında

'Duruşmaya ara verip özel görüşme yaptı'

Haberin Devamı

Bu olay da davanın bugün görülen duruşmasında emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz'un anlatımlarıyla ortaya çıktı. Hakim Karagöz, duruşmaya ara verdiği sırada, yargılama usulüne tamamen aykırı biçimde şikayetçi generalle özel görüşme yapmış. Hakim ile müşteki taraftaki generalin arasında geçenleri, bizzat o general, Ahmet Yavuz anlattı:

"Önceki hakim İlhan Karagöz tarafından aldatıldı. Hakim İlhan Karagöz, beni çağırarak 'Bu konularda bilgili görünüyorsunuz, Balyoz hakkında sizden bilgi almak istiyorum' demesi üzerine duruşma harici salonda görüştük. Balyoz davası hakkında aydınlanmak istiyorum' deyince kendisine Balyoz davası avukatlarınca temyiz duruşmasına sunulmak üzere hazırladıkları dilekçenin kitap olarak basıldığını, iletebileceğimi söyledim. Kitapçığın elimde tek suret olduğunu, iade edilmesini talep ettim ve gönderdim. Hem kitapçığı alamadım, hem de 4 Temmuz tarihli kararını görünce aldatıldığımı anladım. Kendisinden şikayetçiyim."

Balyoz Davası'nın savcısı Hüseyin Kaplan tutuklandı

Eski TÜBİTAK çalışanları neyle suçlanıyor?

İlhan Karagöz'ün bayram arefesinde apar topar adliyeye gelerek usülsüz olarak reddettiği, eski TÜBİTAK çalışanlarının yeniden yargılamasına başlandı. 3 eski TÜBİTAK çalışanı Balyoz Davası'nda delil kabul edilen 19 CD ile ilgili eksik ve yanlı bilirkişi raporu hazırlamakla suçlanıyor.

Haberin Devamı

Balyoz'da dokunulmayan albay Poshor'un ifadesi

Yeniden yargılama başladı

İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen 14. duruşmada, şikayetçiler emekli Albay Cemal Temizöz, emekli Albay Kubilay Aktaş, emekli Albay Suat Aytın, emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, emekli Albay Ahmet Küçükşahin ve avukatları hazır bulundu. "Görevi kötüye kullanma" suçundan 1'er yıldan 3'er yıla kadar hapsi istenen firari sanıklar Erdem Alpaslan, Tahsin Türköz ve Hayrettin Bahşi ise duruşmaya katılmadılar.

Balyoz ve Casusluktan yargılanan subaylara kritik aktif görevler

'Ahmet Altan ve Mehmet Baransu'nun davasıyla birleşsin'

Duruşmada emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz'un önceki hakim İlhan Karagöz'le ilgili anlatımlarda bulunup şikayetçi olmasının ardından, şikayetçiler arasında yer alan ve geçmişte faili meçhul cinayetler davasında da yargılanan emekli Albay Cemal Temizöz beyanlarda bulundu. Temizöz, süreci başlatanların hepsinin FETÖ kapsamında cezaevinde olduklarını belirterek, TÜBİTAK bilirkişilerinin de örgütün üyeleri olduğu suçlamasında bulundu. "Bu davanın da örgütsel olarak değerlendirilmesi gerekmektedir" diyen Temizöz, davanın Mehmet Baransu ve Ahmet Altan'ın yargılandığı davayla birleştirilmesini talep etti.

Haberin Devamı

'Sanıklar hakkında kırmızı bülten çıkarılsın'

Şikayetçi Dursun Çiçek'in avukatı İrem Çiçek, sanıklar hakkında FETÖ'ye üye oldukları yönünde kuvvetli şüphe olduğu gerekçesiyle kırmızı bülten çıkarılmasına ve tüm malvarlıklarına el koyulmasını talep etti. Bir kısım şikayetçilerin avukatı Kazım Yiğit Akalın da sanıkların aynı zamanda FETÖ üyesi olduklarının aşikar olduğunu belirterek suç vasfının değişmesi itibariyle savcılığa gereğinin yapılması için yazı yazılması isteminde bulundu.

Yakalama emirlerinin devamına karar verildi

Sanıklar hakkındaki yakalama emirlerinin devamına karar veren mahkeme, şikayetçi avukatlarının kırmızı bülten çıkarma, suç duyurusunda bulunma, mal varlıklarına el koyma yönündeki taleplerin ise değerlendirilmesine hükmederek, davayı 1 Haziran'a erteledi.

Haberin Devamı

Avukat Çiçek davanın 6 ay sonraya ertelenmesini eleştirdi

Avukat İrem Çiçek, davanın 6 ay sonraya ertelenmesini eleştirerek "Balyoz ve Ergenekon kumpas davalarında mahkemeler nedense ağırdan alıyorlar. Söz konusu davalarda bir adım atılamıyor buna anlam veremiyoruz" dedi.

Davanın geçmişi

TÜBİTAK eski 3 çalışanının yargılandığı davaya bakan 18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi İlhan Karagöz, 4 Temmuz günü haricen duruşma açarak davanın reddine karar verdi ve 577 sayfalık gerekçe yazdı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Hakim İlhan Karagöz, "Cebir, şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya kaldırmaya veya bu düzen yerine başka düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasının önlemeye teşebbüs " ve "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından tutuklandı.

Davanın reddedildiği 12. celse yok sayıldı

Davanın 23 Eylül tarihindeki 13. celsesine bakan Hakim Hakan Özer tarafından verilen kararda, duruşmanın 23 Eylül'e bırakılmasına rağmen hakim İlhan Karagöz'ün 4 Temmuz günü arefe günü ve tatil olmasına rağmen saat 13.00 sıralarında adliyeye gelerek haricen duruşma açarak davanın reddine karar verdiği belirtildi. Hakim İlhan Karagöz'ün 577 sayfalık önceden hazırladığı kısa kararı UYAP sistemine aktardığı belirtilen kararda, davanın taraflarına haber verilmeden celse açıldığı, Ceza Muhakemesi Kanun'undaki (CMK) hiçbir usul kuralına uyulmadığı, söz konusu kararın dosyayla ilgili olmadığı, mahkeme kararı niteliğinde olmadığı da vurgulandı. Ayrıca sanıklar hakkında çıkarılan yakalama emirlerinin kaldırılmadığı, dosyanın karar numarası almadığı, gerekçeli karar yazılmadığı, belirlenen gün dışında duruşma açan hakimin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararıyla görevden uzaklaştırıldığı, tüm bu nedenlerden dolayı 4 Temmuz tarihli 12.celsenin "yok" hükmünde olduğuna karar verildi.