HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Anayasa Mahkemesi'nin sokağa çıkma yasaklarına ilişkin vermiş olduğu ret kararı üzerine, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. Beştaş, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ihlal nedeniyle başvurucuya maddi ve manevi tazminat ödemesini istedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

HDP Genel Merkezi’nden verilen bilgiye göre; başvuru dilekçesinde ‘kamu gücünün işlemlerine ilişkin olayların özeti’ başlığı altında Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde 16 Ağustos tarihi itibariyle birçok merkezde il valilikleri tarafından alınan kararlar uyarınca ‘sokağa çıkma yasakları’nın uygulamaya konulması üzerine yaşanan gelişmeler aktarıldı.

Sokağa çıkma yasağı kararının 16 Ağustos 2015 tarihinden 21 Aralık 2015 tarihine kadar 7 ilde, 2014 nüfus sayımına göre toplam 1 milyon 299 bin 61 kişinin yaşadığı 18 ilçede toplam 54 kez süresiz ve gün boyu ilan edildiği ve bunlardan en uzunu 21 gün boyunca sürdüğü kaydedilerek, yasakların toplamda 230 günü bulduğu, yasaklar nedeniyle 122 sivil yurttaş yaşamını yitirdiği ifade edildi. Sokağa çıkma yasaklarının şu an Cizre, Silopi, Nusaybin, Sur ve Dargeçit olmak üzere 5 ilçede devam ettiği not edildi.

Dilekçe'de Anayasa Mahkemesi'nin ret kararı ile neticelenen iç hukuk yollarına ilişkin bilgiler de verildi.
HDP’li Beştaş, AİHM’e başvuru dilekçesinde; sokağa çıkma yasakları süresince; yaşam hakkı, işkence, insanlık dışı ve onur kırıcı muamele yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkı, etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine de vurgu yaptı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Başvurusunda Beştaş, açıkladığı nedenlerle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHM) 2, 3, 5, 13. maddelerinin ihlalinin tespitine; Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ihlal nedeniyle başvurucuya maddi ve manevi tazminat ödemesine; ulusal ve uluslararası başvurularında yaptığı yargılama ve avukatlık giderlerinin aynı hükümetçe başvurucuya ödenmesine; fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesini diledi.
Dilekçenin sonunda "Bu başvuru formunda vermiş olduğum bilgilerin doğru olduğunu bildiririm ve inancım dahilinde beyan ederim” cümlesi yer aldı.