hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Tarih Vakfı'ndan akademisyenlerin uzaklaştırıldığı KHK'lara kınama

    Tarih Vakfından akademisyenlerin uzaklaştırıldığı KHKlara kınama
    expand
    KAYNAKCnnturk.com

    KHK ile üniversiteden uzaklaştırılan akademisyenler arasında mütevellileri de bulunan Tarih Vakfı'ndan yapılan açıklamada, uygulamanın hukuksuzluğuna işaret edilerek, "Bu uygulamayı kınıyor, haksız ve adaletsiz bu işlemlerin bir an önce düzeltilmesini talep ediyoruz" denildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    KHK ile üniversiteden uzaklaştırılanlar arasında mütevellileri de bulunan Tarih Vakfı'ndan yapılan açıklamada, bu uygulamanın hukuksuzluğuna işaret edilerek, "İktidarlara düşen farklı fikirleri ve fikirdekileri cezalandırmak değil, tersine demokrasinin gereği onları korumak ve tahammül etmektir" çağrısı yapıldı. Tarih Vakfı açıklamasında, "KHK ile üniversitelerden atılmanın hiçbir ölçüsünün kalmadığı, üstelik tamamen idarî ve siyasî bir tercihle yapılan tasfiyeler olduğu açık bir şekilde görülmektedir" denildi.

    Profesör İbrahim Kaboğlu üniversiteden alkışlarla ayrıldı

    Tarih Vakfı'ndan yapılan açıklama şöyle:

    "KHK'lar ile içlerinde mütevellilerimizin de bulunduğu bilim insanlarının hiçbir somut gerekçeye dayanmadan ve hukuksuzca işlerinden uzaklaştırılması uygulamasına yeni bir halka eklendiğini üzülerek öğrenmiş bulunuyoruz.

    Altıok: Sanatçılar ihraçlarla yok olmayacak

    Cumhuriyet tarihi boyunca üniversiteler çeşitli gerekçe ve bahanelerle iktidarların hışmına uğramıştır. İktidarlardan farklı düşünenler Atatürk döneminde 1933 Darülfünun Reformu, İnönü Döneminde 1948 DTCF tasfiyesi, Demokrat Parti Döneminde 1956 tasfiyesi, 1960 darbesiyle 147'ler Olayı, 12 Mart darbesi tasfiyesi, 12 Eylül darbesiyle 1402'likler ve nihayet 28 Şubat darbesinin tasfiyeleri yaşanmıştır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yordam Kitap'tan KHK ile uzaklaştırılan akademisyenlere destek

    Her tasfiye sürecinden sonra üniversitenin kendini yeniden inşa etmesi için neredeyse bir kuşak kaybedilmiş, bilim dünyası kadar, eğitim de öğrenciler de Türkiye'nin geleceği de zarar görmüştür.

    Hukuk devleti demek, yargı güvencesi demektir. Ortada ne üniversitelerin verdiği idari bir ceza ne mahkemeye intikal etmiş bir dava ve ne de bir yargı kararı var. Eğer hukuk devleti ilkesini içselleştirmiş bir demokrasi içinde yaşıyorsak ve yaşamak istiyorsak, ortada somut bir suç yokken, dolayısıyla konu yargıya bile götürülememişken, nihayet ortada bir mahkeme kararı bile yokken, üniversitelerden bilim insanlarının tasfiyelerini açıklamak mümkün değildir.

    İktidarlara düşen farklı fikirleri ve fikirdekileri cezalandırmak değil, tersine demokrasinin gereği onları korumak ve tahammül etmektir. KHK ile üniversitelerden atılmanın hiçbir ölçüsünün kalmadığı, üstelik tamamen idarî ve siyasî bir tercihle yapılan tasfiyeler olduğu açık bir şekilde görülmektedir.

    İşlerinden uzaklaştıranlar hakkındaki bu uygulamayı kınıyor, haksız ve adaletsiz bu işlemlerin bir an önce düzeltilmesini talep ediyoruz."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow