hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Başbakan Yıldırım'dan "Namaz kılmayan hayvandır" tepkisi: Zırva

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    Başbakan Binali Yıldırım, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde görev yapan Prof. Mustafa Aşkar'ın TRT'de sarfettiği "Namaz kılmayan hayvandır" sözlerine sert tepki gösterdi. Yıldırım, "Halt etmiş. Kim söylediyse Zırva. Biz dinimizin değerlerini biliyoruz" diye konuştu. Aşkar'a bir tepki de Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'tan geldi: Talihsiz bir söz olmuştur.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Binali Yıldırım şöyle konuştu: "Değerlendirecek bir yanı yok. Halt etmiş. Kim söylediyse zırva. Biz dinimizin değerlerini biliyoruz. Hoş görü dinidir, sevgi dinidir, kardeşlik dinidir. Dolayısıyla bu ve buna benzer sözler kabul edilemez. Böyle bir şey söylediyse çok büyük hata etmiş, saçmalamış, zırva. Ünvanı ne olursa olsun, yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede böyle münasebetsiz laflar eden birisinin Müslümanlar nezdinde hiçbir yeri yoktur."

    TRT'de katıldığı "Ramazan Sevinci" adlı programda "Namazı hayvanlar kılmaz, namaz kılmayan hayvandır" sözlerini sarfeden ve büyük tepki toplayan Prof. Dr. Mustafa Aşkar, gelen tepkiler üzerine özür dilemişti.

    Yeniakit'e konuşan Mustafa Aşkar, "TRT'de katıldığım Ramazan Sevinci Programında gayri ihtiyari maksadımı aşan ifadelerimden dolayı özür dilerim. Sözlerim yanlış anlaşıldı. Bunujn dışında sözlerimden farklı ifadeler çıkaran, yorumlarda bulunanların ifadeleri ise kendilerin bağlar." demişti.

    Numan Kurtulmuş: Talihsiz bir sözü

    Bir tepki de Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'tan geldi.

    Başbakanlık muhabirleriyle iftarda bir araya gelen Kurtulmuş, gelen sorular üzerine programdaki konuşma ortaya çıktıktan sonra izlediğini hemen Diyanet İşleri Başkanlığı ve TRT Genel Müdürlüğündeki ilgilileri bu konuyla ilgili uyardığını bildirdi.

    Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, her iki kurumdan da gerekli açıklamaların yapıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu: “En son da programın sunucusu Serdar Tuncer Bey tarafından dün akşamki iftar programında da gerçekten meseleyi son derece açık bir şekilde ortaya koyan bir açıklama yapıldı. Bizim Türkiye’deki halkın büyük çoğunluğunun, Müslüman ahalinin büyük çoğunluğunun itikatta mezhebi, Maturidi mezhebidir. Biz çoğumuz Hanefi kökende olan yurttaşlarımız Maturidi mezhebine mensup, itikatta.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bu mezhepte de amel, imandan bir cüz değildir. Yani bir insanın Müslüman sayılması için kelime-i şehadet getirmesi yeterlidir. Amelleri ise kulla Allah’ın arasındaki bir meseledir. Onun mümin olup olmadığı konusunda yargımızı ortaya çıkaran şey, kelime-i şehadet getirmiş olmasıdır. Bu yeterlidir. Dolayısıyla bu, çoğunluğun itikadı bakımından da doğru bir husus değildir. Kaldı ki Cenab-ı Allah insanı, eşref-i mahlukat olarak yaratmıştır. 'Yaratılanların en şereflisi' olarak yaratmıştır.

    Her birimize kendi ruhundan üflediği için her birimiz hazreti insan olduk, şerefli bir yaratılmış olarak dünyaya geldik. Dolayısıyla insanların hepsi şereflidir. O şekilde görmek gerekir. Talihsiz bir söz olmuştur. Bir ramazan programında, iftar programında bunun ifade edilmiş olması, hakikaten yaralayıcıdır. Bu isimlerin tespiti meselesine gelince TRT her sene bir havuzdan isimleri tespit ediyor. Bu programlarda yer alan insanların büyük bir kısmı daha evvel benzer programlarda yer almış ve bu programlarda belli bir şekilde kamuoyu tarafından da benimsenmiş olan isimlerden seçildiğini biliyoruz ama demek ki bundan sonraki süreçlerde de daha titiz bir şekilde bu isim havuzunu gözden geçirmek lazım.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ama şunu da söyleyeyim, bu söze hiçbir şekilde katılmamız mümkün değil. Ama o akşam aynı zamanda Twitter’dan da büyük bir şekilde bu karşılık buldu. Twitter’da bu kadar yayılmasına vesile olan arkadaşlarımızın aynı şekilde mesela Serdar Tuncer’in açıklamalarını içeren konuşmasını da yaymasını, Diyanet İşleri Başkanlığımızın yapmış olduğu açıklamaları yaymasını da tavsiye ederiz, temenni ederiz. Böyle bir yanlış anlatım ya da bir yanlışlık, bir haksızlık düzeltilmiş diye ümit ediyorum.”

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow