Bu olaydan sonra uzun zaman kendine gelemeyen James, bir gün bir fikirle sevgili arkadaşı Plutarco’nun kapısını çaldı. Doğa şartlarından kolay etkilenmeyen, “kalıcı” bir düş bahçesi yapacaktı. Betondan... Tam 22 yıl sürecek bu maceraya hevesle atılan ikili, dünyanın gelmiş geçmiş en acayip bahçesine imza attılar. Yerel 150 işçi, marangoz, bahçıvan ve heykeltıraşın emeğiyle yaklaşık 5 milyon dolar harcanarak yaratılan bu bahçe, birbirine akan doğal kaplıca havuzlarına gönderme olarak Las Pozas (Havuzlar) olarak isimlendirildi. Finansmanın büyük bölümü, James’in yıllar içinde topladığı, içinde Dali ve Magritte’in yanında Hieronymus Bosch, Giorgio de Chirico, Paul Klee, Leonora Carrington, Pavel Tchelitchew, Pablo Picasso, Joan Miro, Giacometti, Max Ernst ve Paul Delvaux’nun eserlerinin de bulunduğu ucu bucağı olmayan sanat koleksiyonundan kıyabildiği eserleri satmasıyla sağlanıyordu.