hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Esra Öz Esra Öz

    Pandemi sürecinde yalan haber virüsüyle nasıl mücadele edebiliriz?

    23.10.2021 Cumartesi | 15:12Son Güncelleme:

    We Are Social ve Hootsuite tarafından, “Global Statshot” raporları 2021[1] yayınlandı. Dünyada en çok kullanılan sosyal medya mecralarında ilk sırada Facebook, ikinci sırada Youtube yer alıyor. Bu sıralama Türkiye’de değişiyor, ilk sırada Youtube, ikinci sırada Instagram yer alıyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dijital platformların kullanım oranı bu kadar yüksek olunca, yalan haber virüsünün yayılımı da hızlı oluyor.

    Koronavirüs salgını hızla ilerlerken, bilgi kirliliğiyle mücadele de önem kazanıyor. Karmaşık, çelişkili, yanlış ve yanıltıcı bilgiler, insan davranışlarına yansıyarak pandeminin hızla yayılmasına ve can almasına neden oluyor.

    2 Şubat tarihinde Dünya Sağlık Örgütü (WHO, DSÖ), COVID-19 ile ilgili insanların ihtiyaç duyduklarında güvenilir kaynaklar ve güvenilir rehberler bulmasını zorlaştıran bilgi kirliliğiyle karşılaşmasını “infodemik” olarak adlandırdı. Yani, sorunla ilgili olarak çözümü zorlaştıracak fazla miktarda bilgiye ya da salgınla ilgili sahte haberlerin yayılmasına verilen isim oldu[2].

    Bilgilerin doğru ya da yanlış olduğunu anlamakta zorlanıyor musunuz? Kafa karıştırıcı, çelişkili bilgilerle karşılaşıldığında ne yapacağınızı biliyor musunuz?

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İlk çözüm yolu sağlık okuryazarlığı

    Lancet’te yayınlanan “COVID-19: Sağlık okuryazarlığı göz ardı edilen bir sorundur”[3] başlıklı makalede, bir popülasyondaki kötü sağlık okuryazarlığının küresel olarak hafife alınan bir halk sağlığı sorunu olduğu vurgulanıyor.  Örneğin, Avrupa'da yetişkinlerin neredeyse yarısı sağlık okuryazarlığı ile ilgili sorun yaşadıklarını, sağlıklarının ve diğerlerinin sağlık durumlarıyla ilgilenmek için ilgili yetkinliklere sahip olmadıklarını bildiriyor.

    Sağlık okuryazarlığı, insanların verilen önerilerin arkasındaki nedenleri kavramasına ve çeşitli olası eylemlerinin sonuçlarını öngörmelerine yardımcı olabilir. Bununla birlikte, sorumluluk almak, kişisel çıkarların ötesinde düşünmek, insanların etik bakış açıları ve davranışsal anlayışlar gibi yönleri de sağlık okuryazarlığı olarak düşünülmeli.

    Sağlık okuryazarlığı, bireylerin sağlıkla ilgili bilgiye ulaşması, anlaması ve kullanması için gereken bilişsel ve sosyal beceri kapasitesi olarak tanımlanıyor.[4]

     İkinci adım bilimsel okuryazarlık

    Yalan bilgilerin yayılmasını önlemede bilimsel okuryazarlık düzeyinin artırılması önem kazanıyor.  Bilimsel araştırmalardan söz ediliyor. Bu araştırmalar hangi koşullarda yapılmış? Nerede yayınlanmış? Güvenilir olma durumu kim? Hangi bilim insanları çalışmış? Her makaleden önce bunun gibi soruların yanıtını bulmanız gerekiyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Şüpheci olun

    Bilim, şüphecilikle ve sorgulayarak başlar. Sosyal medyada yeni bir bilgiyle karşılaştığınızda, Bu bilgi doğru mu yoksa yanlış mı diye mutlaka şüphe ile yaklaşın.

    Açıklamayı yapan kişinin kim olduğuna bakın

    Öncelikle yayınlanan haberde söz sahibi olan kişinin araştırma alanı olup olmadığına bakın. Bu kişinin bu açıklamayı yapması için gerekli niteliklere sahip mi? Diplomasına, uzmanlık alanına, bilimsel yayınlarına ve klinik vaka çalışmalarına bakmakta fayda var. Ayrıca bu kişi bu açıklamadan ne gibi fayda sağlıyor?

    Ünlü etkisine karşı dikkatli olun

    Son dönemlerde açıklama yapanlar ünlü ise, söylediklerinden çok, o kişinin ışıltısına kapılanlar oluyor. Ünlü olduğu için bu kişiyi sevenler, diğer özelliklerini göz ardı ederek olayı ele alabiliyor.  

    “Yapılan bir araştırma” cümlesinden uzak durun!

    Kaynağı belirsiz olan ve “yapılan bir araştırma” cümlesi ile belirsizliği tescillenen içeriklerin dijital ortamda yayılımı çok hızlı oluyor. Söz edilen araştırmanın gerçekten yapılıp yapılmadığı, güvenilir olup olmadığına bakılmaksızın, sonucuna inanan insanlar sağlıklarından olabiliyor. Bu tür içeriklere güvenmeyin, araştırmanın kimin tarafından, ne zaman, hangi koşullarda, ne için ve nasıl yapıldığının mutlaka belirtilmesi gerekiyor. Araştırmanın kaynağının belirtilmesi ise, ayrıca önem taşıyor. Dijital ortamda kaynaksız içerik paylaşmak çok kolayken, bilim dünyasında kaynak göstermediğiniz hiçbir içeriğin önemi yok ve ciddiye alınmaz. Aynı bakış açısı içerikler ve haberler için de geçerli olmalı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bilim haberleri ilgi çekmesi için daha popüler olacak hale dönüştürülüyor. Bu nedenle de haberler magazinsel, abartılı, şaşırtıcı ve mucize gibi sunulabiliyor. Bu haberleri sorgulamadan doğru kabul edenlerin yanı sıra hangisinin gerçek olduğunu sorgulayanlar da oluyor.  Haberlere güvenmeden önce şüphe süzgecinizden geçirmekte fayda var. Bilimsel içerikli haberlerle karşılaştığınızda, bilimsel okuryazarlık bilinciyle hareket etmek hayatınızı kolaylaştıracak. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İyi bir bilimsel okuryazar olmak için şunları yapın:

    •             Uzmanların, konu ile ilgili bilgisi olup olmadığını araştırın.

    •             Kişisel değil kanıtlara dayalı karar vermeye çalışın.

    •             Rasyonel bakış açısıyla karar vermek önemli.

    •             Konuya merak duygusuyla ve sorularla yaklaşın.

    •           Bir problemi çözmede ve bir eylemi gerçekleştirmede bilimsel bilgileri kullanın.

    •             Bilimi, sözde bilimden ayırt edebilmek için dikkatli olun.

    •             Kanıtları propagandadan, olguları kurgulardan ayırın.