hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    İntihal suçlamasını "Ergenekon"a attı

    İntihal suçlamasını Ergenekona attı
    expand

    Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, hakkındaki intihal tartışmalarına tepki gösterdi; "İntihal suçlamasının arkasında Ergenekon var" dedi. Dinçer, Meclis Genel Kurulu'nda CHP'li Muharrem İnce'nin konuyu gündeme getirmesi üzerine "Benimle ilgili bir senaryo sonucu bu suçlama ile karşı karşıya kaldım" dedi. O senaryonun "Ergenekon" bağlantılı olduğu iddiasını ise Hürriyet gazetesine açıkladı. "Ergenekon"dan tutuklu bir paşayı işaret etti.

    İntihal tartışması iki gün önce Genel Kurul'da başladı.

    Aslında hükümet programı görüşülüyordu ama CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce kürsüye çıktı ve sözü akademik hayatta en büyük suçlardan biri olan intihale getirdi.

    Yani bir kişinin başka kişilerin ifadelerini kaynak bildirmeden kullanmasına. İnce isim vermedi, ama hedefindeki isim yeni Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'di.

    Çünkü Dinçer, 2005 yılında intihal yaptığı gerekçesi ile "üniversite öğretim mesleğinden çıkarma" cezası almıştı YÖK'ten. Ama o ceza 2010'da bu kez Yusuf Ziya Özcan'ın başkanlığında YÖK Genel Kurulu'nda sessiz sedasız kaldırıldı.

    Dinçer, "Bunun bir kurgu olduğu bugün kendi arkadaşlarını yaptığı bir senaryo icabıyla gerçekleştirildiği ve o senaryo sahiplerini de bugün hesap vermekte olduğunu unutarak gelip burada konuşma cesareti gösterirler" dedi.

    Dinçer, o akşam Genel Kurul'da sözünü ettiği senaryonun ne olduğunu Hürriyet gazetesinden Nuray Babacan'a açıkladı:

    "Ergenekon'un benim müsteşarlıktan alınmam için hazırladığı özel bir projedir. Ben Başbakanlık Müsteşarlığı'na geldiğimde Başbakanlık Müsteşarı'nın oynatmaması gereken taşları oynattım. Kendini devlet yerine koyanları korumadığım için bunlar başıma geldi. Benimle ilgili operasyonu başlatan şu anda içeride, Ergenekon'dan tutuklu olan bir paşa."

    Dinçer, emniyet ve MİT'ten iddia ettiği o talimatla ilgili bilgi aldığını da savundu ve bir kez daha intihal yapmadığını söyledi.

    Dinçer, kitabının 1995'te çıktığını o dönem kaynak gösterme zorunluluğunun olmadığını anlattı; "Buna rağmen ben yine de dipnot koydum" dedi. O kitabın sonraki baskıları nedeni ile itihal suçlaması ile karşı karşıya kaldığını söyledi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow