hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    CHP harç zammına tepkili

    CHP harç zammına tepkili
    expand

    CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, "Kendi maaşını baz alarak harçlara zam yapmamalı" diyerek YÖK Başkanı'nı eleştirdi; "Öğrencilerden katkı payı olarak alınan harçlar, haraca dönüşmemeli" diye konuştu.

    Kemal Kılıçdaroğlu, YÖK Başkanı'nın maaşının yüzde 100 oranında zamlandığını hatırlattı; "YÖK Başkanı herhalde işçi memur ve Bağ-Kur emeklisinin de aylığının arttığını düşünmüş olacak ki, yüksek öğrenim harçlarına yüzde 500'ü bulan zam yaptı" dedi.

    CHP'li Kılıçdaroğlu, "Ekonomik krizin faturası öğrenciye çıkmamalı. Bu insafsızlıktır" diye konuştu.

    Kılıçdaroğlu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da seslendi; öğrenci harçlarına yapılan zamların Bakanlar Kurulu'nca kabul edilmemesi gerektiğini söyledi.

    Kılıçdaroğlu, "Başbakan bu konuda dikkatli davranmalı, YÖK zammını emekli aylıklarına yapılan zam ile sınırlı tutmalı" uyarısı yaptı.

    Kılıçdaroğlu'nun hükümete, öğrenci harçlarına zam yapılacaksa burslara da aynı düzeyde zam yaparak, dengesizliği gidermeyi önerdi.

    "Akman'ın arkasında Başbakan var"

    Kemal Kılıçdaroğlu, RTÜK Başkanı Zahid Akman'a, "Hangi ahlaki değerlerle üyelik konumunu sürdürecek?"diye sordu ve Akman'ın arkasında duran kişinin doğrudan doğruya Başbakan olduğunu söyledi.

    Kılıçdaroğlu, Akman'ın başkanlıktaki görev süresinin dolduğunu hatırlattı. "Sayın Akman, Başbakan'ın gücünü kullanarak, Sayın Bülent Arınç'a güzel bir gol attı" diyen Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin, söylediği sözün ne anlama geldiğini bilmemezlik etmemesi gerektiğini belirtti.

    Kılıçdaroğlu, Arınç'ın, söylenmesi gereken bir sözü söylediğini ifade ederek, "Ama Sayın Akman, kendisine gerekli dersi verdi ve yerine oturdu. Sayın Arınç, koltuğa meraklı bir bakan konumuna düştü. Bu konuma düşmemeliydi" görüşünü savundu.

    Kılıçdaroğlu, Akman'ın yaptığının, en hafif deyimle, "gerçekleri gizlemek" olduğunu ifade ederek, "Bir makamın verdiği bir yazıdan, çok önemli bir bölümü çıkarıp, kamuoyuna bunu açıklayacaksınız, medyanın yaptığı açıklamanın da doğru olmadığını söyleyeceksiniz. Bugün doğrular ortaya çıktı. Sayın Akman, hangi ahlaki değerlerle orada üyelik konumunu sürdürecektir? Ahlaki değerleri koruması, yüceltmesi gereken bir görevi üstleniyor. Ama belgelerde sahtekarlık, hile yaparak, belgeleri kamuoyuna yanlış sunarak, belli bilgileri çıkarıp, kendi haklılığını gösterir gibi kamuoyunu yanıltmak bir RTÜK üyesinin, görevi, görev alanı değildir. İşin tuhaf tarafı, Sayın Başbakan'ın, bütün bu gelişmelerin arkasında durması. Bir belgede, belli bölümleri çıkarıp, kamuoyuna yeni belge olarak, gerçek olmayan bir belgeyi sunmak, herhalde RTÜK üyesinin yapmaması gereken bir şeydir. Bunu herhalde Sayın Başbakan'ın anlayacak bilinci, düşüncesi vardır, eğitimi buna müsaittir diye düşünüyorum. Başbakan, bu süreçte ne yapacak? Sayın Akman'a o görevinden istifa et diyecek mi demeyecek mi? Muhatap alınması gereken kişi Akman değil, Başbakandır. Başbakan, Akman'ın arkasında duran, bu hareketleri yapmasına göz yuman kişidir" dedi.

    "Anayasa değişikliği araç"


    CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu, AK Parti Grubu'ndan, yargının bağımsızlığına ilişkin Anayasa değişikliğine yönelik öneri gelip gelmediği yolundaki soru üzerine, AK Parti Grubu ve Başbakan Erdoğan'ın, "demokrasi bir araçtır, amaç değildir" anlayışı içinde hareket ettiklerini öne sürdü.

    Anayasanın geçici 15. maddesine ilişkin değişikliğe yönelik AK Parti Grubunu ziyaret ettiklerini, ancak bunun unutulduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bize Sayın Başbakan ile görüşüp bilgi vereceklerini söylemişlerdi ama şu ana kadar hiçbir bilgi vermediler. AB İlerleme Raporlarında yargı bağımsızlığını sağlayın deniliyor. Ama AKP bu konuda hiçbir şey yapmıyor. Yargı bağımsızlığıyla ilgili yaparsa elbette destek veririz. AKP, dokunulmazlıklar konusunda da adım atmıyor. Çünkü AKP, yargıya güvenmediğini deklere etti. Yargıya güvenmeyen siyasal iktidar, yargının bağımsızlığına, milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasına sıcak bakmaz. AKP, bunu, açık ve net söylüyor. Anayasa değişikliklerini, kendi asıl amaçlarına ulaşmak için önlerindeki engelleri kaldırmanın bir aracı olarak görüyorlar" dedi.

    Akay kavşağının kapatılması


    Akay kavşağının açılan dava nedeniyle trafiğe kapanacağının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in, pek çok olumsuzluğa imza atan, Ankara halkının soyulmasına yol açan biri olduğunu ileri sürdü.

    Gökçek'e, "Serdar Kepenek ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasında bir işbirliği var mı? Kepenek'e ne kadar para verildi, hangi gerekçeyle verildi?" diye soran Kılıçdaroğlu, Gökçek'in, şirketleri aracılığıyla yüzlerce ihaleyi yandaşlarına aktardığını, şirketlerin bilgilerini kamuoyuna açıklamadığını savundu.

    Kılıçdaroğlu, "Karanlık zeminde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan kişidir. O nedenle Gökçek'in davranışlarını, konuşmalarını yadırgamıyorum, zaten tutarlılık da aramıyorum" dedi.

    "Bu açıklamanızın ardından Gökçek ile yeniden bir düello olabilir mi?" Sorusuna Kılıçdaroğlu, "Hayır. Aynı suda iki kez yıkanma olmuyor. Sayın Gökçek, cevap verirse, belgeleri önüne koyarım, kamuoyuyla belgeleri paylaşırız" karşılığını verdi.

    Kılıçdaroğlu, yeni yolsuzluk dosyaları açıklayıp açıklamayacağına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, bilgi, belgelerin geldiğini ancak bunların doğrulatılması gerektiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, bunun kolay ve yakın bir süreç olmadığını ifade ederek, bilgileri, belgeleri doğrulattıktan sonra açıklayacaklarını kaydetti.

    Hakim ve Savcılar sınavı


    Bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, hakim ve savcılarla ilgili sınavlarda ciddi sorunlar bulunduğunu söyledi. "Eğer 450 kişinin alındığı sınavda ilk 20'ye girenlerin yarısı eleniyorsa, o sınavda ciddi bir sorun var, yandaş kayırması, başka güçlerin devreye girmesi var demektir. Bunun bilgilerini ilgili Bakan'a da aktardım "diyen Kılıçdaroğlu, hangi gerekçeyle, kimlerin, niçin elendiğini gene ilgili Bakan'a sorduğunu, elindeki bazı belgeleri de gönderdiğini bildirdi.

    Kılıçdaroğlu, yargı bağımsızlığının sınav sürecinden itibaren ele alınması gereken bir konu olduğunu sözlerine ekledi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow