hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Zahrad’ın kaleminden içinden kedi geçen şiirler

    Zahrad’ın kaleminden içinden kedi geçen şiirler
    expand
    KAYNAKSerdar Korucu/ CNN TÜRK

    Modern Ermenice şiirin en önemli isimlerinden Zahrad’ın kediler üzerine yazdığı şiirleri ve yine şairin yaptığı çizimleri Aras Yayıncılık tarafından yayımlandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Zareh Yaldızcıyan namı diğer Zahrad, 21 Şubat 2007’de, yani Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in suikaste uğramasından yaklaşık bir ay sonra hayatını kaybetti. Ermeni toplumunun 2007 yılı başındaki ikinci büyük kaybı olan şair, verdiği son röportajında Agos gazetesinden Talin Suciyan’a “Şair anadili ile yazmalı, ya da dua ettiği dille…” diyordu. Kendisinin de anadili ile başladığı edebiyat yolculuğu 1943’te Jamanak gazetesinde yayımlanan şiiri ile başlamış, ömrünün son yıllarına kadar da devam etmişti.

    Zahrad’ın eserleri bugüne kadar 22 dile çevrildi ancak doğduğu ülkede, Türkiye’de nispeten daha az tanındı. Mesela 1993’te yapılan ilk Türkçe çevrisi öncesinde kendisinin eserleri İngilizce okurla çoktan buluşmuştu bile. Aras Yayıncılık, modern Ermeni şiirinin bu ulu çınarının yapıtlarını Türkçeye kazandırmaya devam ediyor. Mizah ustası ve çevirmen Ohannes Şaşkal’ın çevirdiği “Yağ Damlası”, “Yapracığı Gören Balık” ve “Işığını Söndürme Sakın” kitaplarıyla Türkçe okuyucusu ile buluşan şair, iki sene önce Rober Koptaş’ın editörlüğünde “Ferah Tut Yüreğini” ile karşımıza çıkmıştı.

    Yine Ohannes Şaşkal’ın çevirisi ile...

    Zahrad’ın ölümünden 10 yıl sonra Aras tarafından yayımlanan kitabı “Gaduner” (Kediler) kitabı ise şairin daha az bilinen bir yönünün altını çiziyor. Zahrad’ın çok sevdiği kediler üzerine yazdığı şiirlerini kübik tarzdaki çizimleri ile birleştiriyor. Yine Ohannes Şaşkal’ın çevirisi ile… Önsözde Ohannes Şaşkal şöyle anlatıyor kitabı: “Elinizde tuttuğunuz kitapta, türlü halleriyle “kedi”nin bizzat özne alındığı ya da rol oynadığı, rol biçildiği şiirleri bulacaksınız. Jondor, Piçon, Maymun ve Kontes, adına şiir yazılmış kediler; Zahrad’ın gözde kedileri, karakteristik özellikleriyle iz bırakmış, sıradışı kediler… Ayrıca, bir kısmının adı şair tarafından konmuş olan Cımbız, Dola, Şeyla, Aerobik / Arap, Periş (Perişan’dan), Gağlik (Aksak), Pısğunk (Kusmuk – tüylerinin alacalı, kirli sarı renginden solayı) gibi daha nice özgün, ev ve sokak kedilerini de saymadan geçmek olmaz.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Zahrad’ın kaleminden içinden kedi geçen şiirler

    O kedilerin hepsinin de şairin geçmişinde, aile hikayesinde ayrı bir yeri, farklı bir anısı var. Ama Jondor’un yeri ayrı. Agos’tan Lüsan Bıçakçı’ya konuşan Zahrad’ın hayat arkadaşı Anayis Yaldızcıyan, Fransızca altın sarısı anlamına gelen Jondor’un önemini şöyle anlatıyordu: “Bir gün evde fark etmişler ki, Jondor’un oynadığı şey, gerçek altın. Meğer kedi, Zareh’in dedesinin evde sakladığı altınların yerini bulmuş, çıkarmış. Bunu gülerek anlatırdı.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yaldızcıyan, ünlü şairin eserleri ile ilişkisini anlatmak için “Hayatta onu mutlu eden şey, kendi şiiriydi.” diyor ve ekliyordu: “Çok isteyip de gerçekleşmeyen bir arzusu yoktu. Örneğin çocuk sahibi olmadık, olmayı istememiştir, bundan da hiç pişmanlık duymazdı. Ama bir kitabının neşredilmesi onu çok mutlu ederdi.” Bu açıdan bakıldığında, Aras Yayıncılık’ın yayımladığı “Gaduner” / Kediler kitabı belki okuyucularını mutlu ettiği kadar aramızda olmamasına rağmen yazarını da mutlu ediyordur… Kim bilir?

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow