hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Şike davası"nda 13. duruşma

    Şike davasında 13. duruşma
    expand

    Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da arasında bulunduğu 10'u tutuklu 93 sanıklı davanın 13. duruşması sona erdi. Davanın 3 Mayıs Perşembe günü devamına karar verildi.

    Futbolda şike" iddiaları üzerine aralarında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu 16'sı tutuklu 93 sanık açılan davanın 13. duruşması görüldü.

    İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan Özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya aralarında Aziz Yıldırım ve Olgun Peker'in bulunduğu 16 tutuklu sanık katıldı. Tutuksuz sanıklardan ise Şekip Mosturoğlu, Serdar Adalı, Serkan Acar, Abdullah Başak, Cemil Turan ve Samet Güzel'in de aralarında bulunduğu çok sayıda sanık duruşmada hazır bulundu.

    Özgener dinleniyor

    TFF eski Başkanı Mahmut Özgener ve TFF eski yöneticisi Levent Kızıl'ın da aralarında bulunduğu tanıklarda duruşmaya geldi.

    Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, tanıkların dinleneceğini belirtti. İlk olarak Mahmut Özgener kürsüye alındı. Başkan Ekinci, Özgener'e şike iddialarına ve menajerlik sınavına ilişkin bir bilgisi olup olmadığını sordu.

    Özgener, "Şikeyle ilgili bir bilgim yok" dedi. Sorularının çalındığı iddia edilen menajerlik sınavına ilişkin ise Özgener, "Sınavın ardından sonuçlarda benzerlik görmemiz üzerine şüpheye kapılınca Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunduk. Ben sınavdan önce bir sorun çıkmasın diye FİFA'dan kuryeyle gelen 15 sorunun sadece bir hukuk müşavirinin bildiği bir faks numarasına gelmesini sağladım" diye konuştu.

    Aziz Yıldırım'dan Özgener'e soru

    Tutuklu sanık Aziz Yıldırım, Özgener'e soru sormak için izin isteyerek, " Manisaspor'a teşvik primi verildiği iddiasına ilişkin bir tape var. Bunu açıklar mısın?" sorusu üzerine Özgener, o dönemde Manisaspor Başkanı olan Kenan Yaralı'yı tanıdığını ve Yaralı'ın işlerinin bozuk olduğunu bildiğini söyledi.

    Özgener, "Bir telefon konuşmamızda Kenan'ın bana, Aziz beyin Kenan'a 500 bin dolar borç verdiğini karşılığında da 4 adet çek verdiğini söylediğini biliyorum, söz konusu tape de buna ilişkindir" yanıtını verdi.

    Sanık Aziz Yıldırım, "Sizin dönemde Fenerbahçe'den bir yetkilinin ya da benim, hakem atanmasına ilişkin bir isteğimiz oldu mu?" diye sorması üzerine Özgener, "kesinlikle olmadı" cevabını verdi.

    Aziz Yıldırım'ın avukatı Şeref Dede de, "İddianamede sizin Aziz Yıldırım'dan korktuğunuz yer alıyor. Yıldırım'dan korkuyor musunuz?" sorusu üzerine Özgener, "Ben Allah'tan başka kimseden korkmam" dedi.

    Özgener, ifadesini tamamlanmasının ardından mahkeme heyetinden izin alarak tutuklu sanıklarla tokalaştı, ardından da salondan ayrıldı.

    Levent Kızıl

    Tanık olarak dinlenilen Türkiye Futbol Federasyonu eski yöneticisi Levent Kızıl da, şikeyle ilgili bir bilgisinin olmadığını ifade ederek, "Bütün duyumlarım basından öğrendiklerim kadardır" dedi.

    Kızıl, menajerlik sınav sorularının çalınmasıyla ilgili olarak ise "Görev alanım değildi. Ancak bir gün Olgun Peker sınav konusunda benden yardım istedi ve dedi ki 'Lütfü Arıboğan yardımcı oluyormuş. Sende bana yardımcı olabilir misin?' Bende kendisine yardımcı olamayacağımı ve Lütfü beyin de böyle bir şey yapmayacağını kendisine aktardım. Hatta kendisine, 'sınava girme kazanamazsın' dedim" diye konuştu.

    Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Ekinci, "Olgun'un sınavını kazanamayacağını nereden biliyorsun?" diye sorması üzerine Kızıl, sınav zor olduğu için böyle bir ifade kullandığını belirterek, "Ancak Olgun Peker sınava girdi ve kazandı" cevabını verdi.

    Aziz Yıldırım'ın avukatı Şeref Dede, Kızıl'a hitaben, "Sizin döneminizde Fenerbahçe'ye usulsuz bir para aktarımı oldu mu?" diye sordu. Kızıl da, "Böyle bir şey asla mümkün olamaz, eğer olsaydı o kişi burada olurdu zaten" yanıtını verdi.

    Bunun üzerine bazı sanık avukatları bu cevaba tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Ekinci de, "Tanığın böyle bir ifade kullanmasının kötü bir amacı yoktur. Suç işleyen olursa yargılanır demek istedi" ifadesini kullandı.

    Mahkeme Başkanı Ekinci, "Gaziantep-Fenerbahçe maçından sonra bir telefon konuşmanda, 'öldük öldük dirildik' ifadesini neden kullandın?" diye sorduğu Kızıl, söz konusu maçı hakemin kötü yönettiğini bunun üzerine kulüplerin kendilerini arayarak tepki gösterdiğini, bu nedenle böyle bir ifade kullandığını savundu.

    Mahkeme Başkanı Ekinci, "Merkez Hakem Kurulu, TFF'den bağımsız bir kurul değil mi? Sizinle ne ilgisi var? Kulüp başkanları veya yöneticileri neden sizi arasın?" diye sordu.

    Kızıl, "Merkez Hakem Kurulu bağımsızdır. Ancak kötü yönetilen her maçın arkasından kulüp başkanı veya yöneticileri, sanki TFF suçluymuş gibi arar ve tepki gösterir. Hatta bazen telefonları hususi olarak açmadığımız bile olur" yanıtını verdi.

    Duruşmaya, Fenerbahçe Kulübü Başkanvekili Nihat Özdemir, Asbaşkanı Ali Koç ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran da izleyici olarak katıldı.

    Can Arat'ın totemi

    Duruşmada tanık olarak dinlenen İstanbul Büyükşehir Belediyespor futbolcusu Can Arat, "Trabzonspor ve Fenerbahçe maçlarıyla ilgili hiçbir bilgim yok. Hiçbir şeye tanık olmadım. Ali Kıratlı'yı Fenerbahçe 'de oynadığım dönemden tanırım. Maç öncesi telefonla görüşmem bir totemdir. Fenerbahçe maçı öncesi Cemil (Turan) Abi aradı, konsantremi bozmamak için telefonu açmadım. Zaten aramalarda talepler olmuyor. Cemil Turan'la yaptığım görüşmede geçmiş olsun dedim. Ne bir teklif aldım ne de kabul ettim" dedi. Arat'ın totem olduğunu iddia etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Ekinci gülerek, "Ne olduysa bu totemden oldu"  diye konuştu.

    Mini Cooper

    Duruşmada tanık olarak dinlenen davanın tutuksuz sanıklarından Abdullah Başak'ın ablası Ruken Başak iddianamedede yer alan 'mini cooper' marka otomobiliyle ilgili sorulara cevap verdi. Heyecanlı olduğu gözlenen Ruken Başak "Benim zaten Mini Cooper'ım vardı. Ancak üst modelini istiyordum. Ağabeyimden tanıdıkları olduğu için indirim amaçlı yardım istedim. Maddi olarak da bu konuda yardım etti. Abdullah gözaltına alındığında polislerin beni ve arabamı sorduklarını ve isteklerini öğrendim. Polisler daha sonra Göztepe'de bulunan evime gelerek garajdaki Mini Cooper'mı aldılar. 3 ay mini aracıma el konuldu. Ancak şu an söz konusu aracı kullanıyorum" dedi.

    Sorular üzerine Başak, " Ben ısrarla mini Cooper istedim. Mini Coopera zaafım var" diye cevap verdi.
    İddianamede yer alan sanıklardan Bülent İşcan ile Abdullah Başak arasında geçen ve Bülent İşcan'ın "Arabayı kendi üzerine yapmayacaksın Ruken'in üzerine yapacaksın. Başak'ın da hayır o benim arabam..." şeklindeki tapelerin hatırlatılması üzerine Ruken Başak da, "Ağabeyim esprili biridir. Şakasına bile 'Benim arabam" demiştir. O yüzden Bülent Bey öyle tepki göstermiş olabilir. 3 Temmuz'da Mini Cooper benim garajımdaydı. Çünkü benimdi" diye cevap verdi.

    Nereden çıktı bu adam?

    Şike Davası'nın öğleden sonraki oturumunda Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci tanık olarak Cihan Oskay'ı dinleceğini söylemesi üzerine söz alan Aziz Yıldırım, "Biz şike suçu için mi buradayız, yoksa hapse atılmak için mi?"diye konuştu.

    Yıldırım avukatları da Yıldırım ile tanık Oskay arasında husumet olduğunu ve ayrıca tanığın cinayetten dolayı hükümlü olduğunu belirterek, tanığın dinlenilmesininden vazgeçilmesini talep ettiler. Tanık olarak dinlenilmesine karar verilen Oskay bir dönem spor yazarlığı yaptığını ve yiyecek içecek sektöründe çalıştığını söyledi. Cihan Oskay işlediği suçtan dolayı hüküm giydiğini ve Muğla Cezaevi'nde kaldığını belirtti.

    Tanık Oskay, "Benim bilgilerim şike ve teşvik ile ilgilidir. Sayın Başkanı Fenerbahçe Klubü'nden tanıyorum. Bülent İşcan'ı da klupten tanıyorum. Tamer Yelkovan'ı şike olaylarından dolayı tanıyorum. 2002 yılında ben de bu suçu Aziz Yıldırım'ın talimatıyla işledim. Önceki ifadelerimde de belirtmiştim. Burada Fenerbahçeyi itham etmek için değil bu şike suçunun bizzat Aziz Yıldırım tarafından yapıldığını belirtmek için tanıklık yapıyorum" dedi.

    Yıldırım salonu terketti

    Oskay geçmiş yıllarda oynan Samsunspor - Fenerbahçe maçında şike yapıldığını Trabzonspor - Galatasaray maçında da teşvik alındığını iddia etti. Bunun üzerine Aziz Yıldırım söz istedi. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci söz vermedi. Tekrar avukatlar ve Aziz Yıldırım söz isteyince Mahkeme Başkanı Ekinci, "Söz vermeden dışarı atacağım" dedi. Bunun üzerine sinirlendiği görülen Aziz Yıldırım, 'Bu meczubu mu dinleyeceğiz?' diyerek duruşma salonunu terk etti. Bazı sanıklarında duruşma salonu terk etmesi üzerine mahkeme başkanı Ekinci, "Dışarı çıkan sanıkların isimlerini tespit edin. Herkes haddini bilecek" dedi.

    Tanık Oskay, "2000-2001 yılında bana parayı veren Tamer Bey'dir" demesi üzerine avukatlar tepki gösterdi.

    Salonda bulunan bazı izleyicilerin de' sahtekar' diye bağırdıkları görüldü. 25 Mayıs 2011'de Trabzonspor Başkanı Sadri Şener'e cezaevinden faks yolladım. Daha soruşturma başlamamıştı. 'Şampiyonluğu kaybettiğiniz son iki maçı inceleyin. Eskişehir- Fenerbahçe maçı ve Eskişehir- Trabzonspor maçlarını inceleyin. Bir gazetenin spor yazarı bana mektup yazarak 'Çıkacak haberime dikkat et' dedi. Ben olayları birleştirdiğimde maçların sonuçları tahmin ettiğim gibi çıktı. Çünkü yöntemler hep aynıydı. Yöntem şudur: İçerden bir futbolcu sezon sonunda Fenerbahçe'ye transfer olacağı söylenir. Ve o oyuncuyla irtibata geçilir. Bir de Fenerbahçe'ye hatırı sayılır kişilerle irtibat kurularak böylece o maçın sizin istediğiniz şekle dönmesini ve bunun için istediğiniz gibi bir kadro çıkarılmasını sağlarsınız. İçerdeki futbolcu yardım eder. Futbolcu ertesi sene Fenerbahçeye transfer olur. Örneğin Eskişehirspor'daki Sezer Öztürk öyle Fenerbahçe'ye bu şekilde transfer olmuştur" diye konuştu.

    "Belgem var" iddiası

    "Şikenin ben size belgesini getirdim" diyen tanık Oskay'a, Mahkeme Başkanı Hakim Ekinci "Belgeler nelerdir? şeklindeki sorusuna, "2000-2001 yılına ait tapeleri getirdim" dedi.

    Kendisinin ve ailesinin tehdit edildiğini iddia eden tanık Oskay, "Son şike olayıyıla ilgili elimde çok yeni bir bilgi ve belge var. Ancak bunu burada açıklayamam. Çünkü bilginin sahibi gizli tanıklık yapmak isteyebilir. Ben size bu bilgi ve belgeleri cezaevimden göndereceğim" dedi.

    Başkan Ekinci tanığı dinledikten sonra,"2011 yılında yapılan şike iddialarıyla ilgili başka bilgi ve belgeye sahip misin?" sorusuna Oskay, "Bilgim yok ancak duyumlarım var" şeklinde cevap verdi.

    Mahkeme başkanı Oskay'ı azarladı

    Bu cevap üzerine başkan "Tanıklık duyumlar ve yorumlarla olmaz. Buna binaen ceza da verilmez. Tanıklık maddi gerçeği ortaya çıkarmak için bildiği gerçeği söylemektir. Bu konuda eğer başka bir bildiğin varsa kimseden korkmana gerek yok" dedi. Tanık Oskay başka bir bilgiye sahip olmadığını söyleyince başkan Ekinci, "O zaman cezaevinden: 'beni engellemeyin tanıklık yapmak istiyorum' diye neden ısrar ettin" diye sordu.

    Bir avukat söz alarak "Sezer Öztürk'ü 3 büyük kulüp de istemişti. Eğer o kulüplerden biri misal Fenerbahçe'nin verdiği rakamdan 500 bin dolar daha fazlasını verip transfer etseydi bu bahsettiğiniz şike yöntemi işlememiş mi olacaktı. Yani şike yapılmamış mı olacaktı? sorusuna tanık Oskay, "Varsayımlarla yola çıkmayın. Sezer Öztürk sezon sonunda Fenerbahçeye transfer oldu. Olsaydılarla yola çıkmayın" diye cevap verdi.

    "Türk Futbolunun şike belasından kurtulması için tanıklık yapmaya karar verdim" diyen Oskay, bir dönem bu işlerin içine kendisinin de karıştığını belirterek pişman olduğunu söyledi.

    Duruşma Perşembe'ye ertelendi

    Fenerbahçe Spor Klubünün muhasebe müdürü olan Tamer Yelkovan'dan şike parası aldığını iddia eden Oskay, "Şike parasını muhasebe müdüründen alırdım. Bazen de şike parasını başkanın odasından alırdım" dedi.

    Oskay'ın ifadesinin alınmasının ardından avukatların tanık beyanlarına diyecekleri soruldu. Aziz Yıldırım'ın avukatları tanığın beyanlarının kabul edilmemesini istedi. Avukatlar Cihan Oskay dışındaki diğer tanıkların ise ifadelerinin aleyhte olmadığı gerekçesiyle kabul ettiklerini belirttiler. Mahkeme Başkanı Ekinci duruşmanın 3 Mayıs Perşembe gününe ertelendiğini açıkladı.

    Başkan Ekinci ifadesi alınamayan 4 tanığın ifadesinin Perşembe günü alınacağını ardından ise çapraz sorgulara geçileceğini söyledi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow