Fenerbahçe'yle olan sözleşmesi karşılıklı feshedilen Brezilyalı futbolcu Alex de Souza bir basın toplantısı düzenledi. Alex bu süreçte en büyük hatasının kulübü bazı anlarda yaralayacak davranışlarda bulunması olduğunu söyledi. Alex, Young Boys maçından sonra Aziz Yıldırım'ın kendisini önce kovduğunu, sonra bu kararından vazgeçtini açıkladı. Brezilyalı futbolcu, Fenerbahçe'ni bir oyuncu kaybederken bir taraftar kazandığını söyledi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İlk tanıştıklarında Aykut Kocaman'ın sportif direktör olduğunu vurgulayan Brezilyalı futbolcu, şöyle devam etti:

"Luis Aragones ile son maçımızda Trabzonspor'u yendiğimiz için 7 Temmuz'a kadar tatile çıktık. Ben tatildeyken Aragones ayrıldı, Aykut Kocaman sportif direktör oldu. 20-22 Haziran'da Samet aradı, geri dönüş tarihinin bir hafta öncesine çekildiğini söyledi, ama ben bütün programım 7 Temmuz'a göre ayarladığımı ve gelemeyeceğimi söyledim. 7 Temmuz günü döndüğümde o zamanki teknik direktörümüz Daum'un odasına gittim ve doğrudan kendisine gecikmeden dolayı özrümü ilettim. Kendisi de bunun sorun olmadığını 7 Temmuz kararının kendisinden önce verildiğini söyledi ve beni tanışmam için Aykut Kocaman'ın yanına gönderdi. Kendisiyle tanıştım, bana ilk söylediği şeylerden biri 'Sen kaptansın herkesten önce senin burada olman gerekirdi' oldu. Ben de kendisine haklı olduğunu söyledim ve '12 ayın 11 ayını burada geçiriyorum, sadece 1 ayını Brezilya'da ailemle ve sevdiklerimle geçiriyorum' dedim. 7 Temmuz'da geri dönmek için gittiğimi söyledim. Bundan sonra kendisine bildireceğimi' söyledim. Yönetici olarak o bir sene içinde çok az kontağımız oldu, ondan sonra teknik direktör oldu."

-"Kocaman teknik direktör olduğunda problemlerimiz başladı"-

Alex de Souza, Aykut Kocaman ile problemlerinin teknik direktör olmasının ardından başladığını belirterek, "Aykut Kocaman teknik direktör olduğunda problemlerimiz başladı" dedi.

Teknik direktör olmasından sonra Kocaman ile birçok kez futbol üzerine görüştüklerini anlatan Alex, şöyle devam etti:

"Bu kararların hepsini kabul ettim, ama hiçbirine katılmadığımı kendisine söyledim. Futbol görüşümüz çok farklıydı. Benim görüşüme göre futbol takımı sürekli gelişmesi gereken takımdır. Bu da antrenmanlarla sağlanır. 3 sene boyunca bir oyuncu aynı performansıyla devam ediyor ya da geriye gidiyorsa yanlışlık vardır. Bunu kendisine de söyledim. 'Burası Türkiye, burada antrenmanlar gelişmek için değil' diye bir yanıt verdi. Bir önceki cümlesine ek olarak söyleyeceğim. Bu da kulübün içindeki yerimi sorgulamama neden olmuştu.

Özellikle takımın gol attığında hocanın bu sevince katılmaması benim kafamda soru işaretleri oluşturmuştu, bende huzursuzluk yaratmıştı. Fenerbahçe gibi büyük bir kulübün, son derece coşkulu bir taraftara sahip olan bir kulübün teknik direktörünün atılan gollerden sonra sakinliğini koruması kafama girmedi. Birçok insan bana bunun hocanın tarzı olduğunu söyledi. Dün gördüğüm şeyle de çok mutlu oldum. Gökhan Gönül'ün çok güzel golünden sonra bu sevince ortak olması bana bir şeylerin değişebileceğini gösterdi. Sonra hocanın sözleşmesini 3 sene uzattılar. Bu da demek oluyor ki hocanın yaptığı işe güveniyorlardı. Güvenmeseler 3 sene uzatmazlardı. Sözleşmesini uzattıktan sonra artık kulübün futbola bakış açısında bir takım değişiklikler yapacağını söylemişti. Benim gördüğüm kadarıyla hiçbir değişiklik olmadı." 

-"En çok üzüldüğüm maç, geçen seneki Galatasaray maçı"-

Alex , Fenerbahçe'de oynadığı süreçte en çok üzüldüğü maçın geçen sezon Süper Final'in son haftasında Galatasaray ile yaptıkları derbi karşılaşması olduğunu kaydetti.

Maçtan önce sol ayağındaki problem nedeniyle Trabzonspor maçında forma giyemediğini ve takımın o maçta çok iyi oynadığını vurgulayan Brezilyalı futbolcu, şunları söyledi:

"İlk antrenmanda Aykut hocanın odasına gittim, 'Takım çok iyi oynadı, tebrik ediyorum' dedim. Ona kendi ayağımdaki şişlikten ve ağrılardan bahsettim. Galatasaray maçında çok oynamak istememe rağmen büyük ihtimalle oynayamayacağımı söyledim. 'Daha çok erken, maç saatine kadar seni bekleyeceğim. Sana  güveniyorum' dedi. Sonra sağlık ekibiyle program yaptık ve neredeyse 7-24 saat Samandıra'da tedaviye devam ettik. Maçtan iki gün önce doktor Ertuğrul ayağıma anestezi uygulamak istedi. Kabul etmedim, 'Anestezi olmadan ayağımın antrenmana nasıl tepki vereceğini görmek istedim. Antrenmandan sonra hocanın odasına gittim, Ali Yıldırım ve Hasan Çetinkaya da vardı. 'Çok mutluyum antrenman iyi geçti' dedim. O da bana teşekkür etti. Maç günü öğle yemeğinde benle konuştu, maç için bir stratejisi olduğunu, yedek başlatacağını 70. dakika civarında oyuna alacağı ve maçı alacağımız söyledi. Ben de ona 'Umarım bu planlarında yanılırsın, 70.
dakikaya kadar biz işi bitirmiş oluruz bana da ihtiyaç kalmadan şampiyon oluruz' dedim. Gerisini siz takip ettiniz.

Sonra bir finalden başka finale gittik, Bursa maçına. Kulüp zor şartlar altındaydı. Başkanımız hapisteydi, 30 senedir kupayı almıyorduk ve en büyük rakibimize kupa kaybetmiştik. Sonra maçı herkes hatırlıyordur. Fenerbahçe için 30 yıllık tabuyu yıkmış olduk. Fenerbahçe forması altında en mutlu olduğum maçlardan biriydi. Maçtan sonra hocamız bizi tebrik etmedi, takımla birlikte İstanbul'a dönmedi. Bu da bana ilk tanıştığımızda 5 gün geç gelmem konusunu hatırlattı. Uçakta düşünürken '30 yıl sonra kupa kazanıyoruz, ama hoca takımla dönmüyor' diye düşündüm. Özellikle tanıştığımız ilk gün benim 5 günlük gecikmemden bahsettikten 3 sene sonra bu davranışta bulunması bana garip geldi."

-"Vaslui maçından önce yaptığımız tartışma işi sonlandıran konuşma oldu"-

Geçen sezonun ardından tatile gittiğinde Aykut Kocaman'ın basına tatilden döndükten sonra kendisiyle konuşacağını, 35 yaşında olduğunu, fizik olarak belli noktalara geldiğini her maçta oynayamayacağını, kendisinin bir takım planlarını paylaşacağını söylediğini dile getiren Alex, "Ama tatilden döndüm, bu konuşma gerçekleşmedi" dedi.

Tatilden sonra Bolu ve Avusturya kampında Aykut Kocaman'ın kendisiyle konuşmadığını anlatan Brezilyalı futbolcu, "Avusturya kampının son gününde yapacağım basın toplantısından önce bana Bolu ve Avusturya'da konuşmaya fırsat bulamadığını, dönünce İstanbul'da konuşacağını söyledi. Avusturya kampında MTK maçında frikikten gol attım, Brezilya'dan arkadaşlarım 'Yedek kulübesinde hocanın haline bakılırsa golü kendi kalene attın sandık' diye takıldılar. İstanbul'a döndüğümüzde artık biraz moralim bozulmaya başlamıştı. 4 haftadır beraberdik ve benimle konuşmamıştı. Buna canım sıkılıyordu. Vaslui maçını oynadık, takım olarak kötüydük. Bir hafta sonra Romanya'da Vaslui maçından 1 gün önce konuşmak için çağırdı. Bana 'Çözülmesi gereken bir sorun var mı?' diye sordu. Orada ben de patlama yaşadım. Kendisiyle ilk tanıştığımız günden bu yana kendisi hakkında ne düşünüyorsam açık yüreklilikle söyledim. O da benim hakkında ne düşündüğünü açık bir şekilde söyledi. Tahmin ediyorum işi sonlandıran konuşma da o oldu. 18 yıllık kariyerim boyunca birçok insanla tartışma yaşadım, en ağır yaşadığım tartışma buydu. Tartışma sonunda 'Birbirimize birçok şey söyledik, şimdi ne olacak?' diye bitti. Ben de kendisine 'Şu ana kadar nasıl olduysa öyle devam edecek, sen teknik direktörsün ben oyuncuyum, sen ne diyorsan ben onu yapacağım' dedim" ifadelerini kullandı.

Galatasaray ile yaptıkları Süper Kupa maçı öncesi Aykut Kocaman'ın kendisini antrenmanda yedek takımda çalıştırdığını vurgulayan Alex, şunları anlattı:

"Maç toplantısında karşılaşma ile ilgili bir şeyler söylemek istediğimi söyledim. O da benim duruşumu övdü, takımın yararına bildiklerimi söylememi olumlu bulduğunu söyledi. Galatasaray maçının Spartak Moskova maçı için açık bir prova olduğunu söyledi. Odaya giderken oynayıp, oynamayacağımı bilmiyordum. Odadan çıktığımda otobüse binerken Samet bana oynayacağımı söylediğinde şaşırdım. Bir gün önce bensiz bir çalışma yaptırmıştı, oynamayacağımı düşünüyordum. Süper Kupa'yı kaybettik. Elazığ maçından sonra Moskova'ya gittik.

Salı günü öğlen toplantıda görüntü izlerken, görüntüyü durdurup 'Bu arada Alex bugün oynamayacak' dedi. Burada benim yedek kalmam sorun değil. Kariyerim boyunca yedek kaldığım da oldu. Biraz daha futbol oynayacağım, bu sürede yedek kalacağım zamanlar olacaktır. Ben bunu bir iletişim, saygı eksikliği olarak görüyorum. Ben bu takımın kaptanıyım, 8 sene ilk 11 oyuncusuydum. Beni maçtan önce kenara alıp bunu izah edebilirdi, ama maçtan önce görüntüler izlerken söyledi. Bundan sonra voleybolda smaçöre top kaldıran pasör gibi bir hata yaptım. Gaziantepspor maçının antrenmanında Samet ve hocanın Cristian ile görüşmek istediği, benim ilk 11'de olmayacağım bilgisi geldi. İlk 11'e girmek girmemek benim canımı sıkan şeyler değil. Hocamın 'Alex'in kafası karışık' cümlesi benim canımı sıktı. Benimle konuşmadan nereden bunu bilebilir. Bundan sonra son görüşmem geçen pazartesi günü kadro dışı kaldığımı bildirdiği görüşme oldu."

-"Ali Yıldırım 'En ufak hatasını bekleyeceğim' demiş"-

Alex, kulüp asbaşkanı Ali Yıldırım ile başkan hapse girdikten sonra görüşmelerinin arttığını söyledi.

Başkan hapse girdikten sonra Ali Yıldırım'ın takımla toplantı yaptığını kaydeden Brezilyalı futbolcu, şunları kaydetti:

"Bu toplantıdan kulübün bundan sonra çok zor süreç geçireceğini, ekonomik anlamda da zor olacağını takımdan ayrılmak isteyen varsa önce kendilerine söylemesi gerektiğini ifade etti ve bazı oyuncular gitti. Toplantından sonra Ali Yıldırım ile yaptığım görüşmede, Fenerbahçe ikinci, üçüncü ligde de olsa sokakta da olsa kalacağımı, böyle bir durumda takımı asla bırakmayacağımı söyledim. Kendisinden sadece ödemelerle ilgili nasıl yapmayı uygun görüyorlarsa önümü görebilmem için bir plan istedim. Çünkü burada da Brezilya'da da benim elime, maaşıma bakan bir sürü insan var."

Türkiye Kupası finali öncesinde basın toplantısında kendisine sorulan soru üzerine, "Süper Final'in son maçında Galatasaray'a karşı oynamak için hazırdım, tamamen hocamın kararı" dediğini hatırlatan Alex, "Kupadan sonra tatile gittik, döndüğümde Samet ile görüştüm. Ali Yıldırım, Samet'e 'Galatasaray maçında oynamaya hazırdım' diyerek Aykut hocayı basın mensuplarının önüne attığımı söylemiş. Hiçbir şekilde amacım kimseyi kimsenin önüne atmak değildi. Doğruları söyledim. Ali Yıldırım'ın bana özellikle 'borcu yoktur' kağıdını imzalamadığımdan dolayı çok kızgın olduğunu söyledi. Ayrıca Ali Yıldırım'ın 'Taraftarlar ve halkla çok iyi ilişkileri var, çok seviliyor ama onunla ilgili karar almak için onun en ufak hatasını bekleyeceğim' demiş. Bu söyledikleri için üzülmedim. Her gün yüz yüze bakıyor olmamıza rağmen arkamdan mesajla göndermesi üzdü" şeklinde konuştu

Feshin Aziz Yıldırım ayağı

Marriot Otel'de düzenlediği basın toplantısında Yıldırım'a büyük saygı duyduğunu vurgulayan Alex, başkan ile sürekli açık ve doğrudan konuştuklarını ifade ederek, "Başkanla bazen çok iyi bazen çok kötü ilişkilerimiz oldu. Ama her zaman açık ve doğrudan birbirimizin gözüne bakarak konuştuk. Kimse kimsenin ardından mesaj göndermedi. Ben protesto edildiğim zaman başkan çıkıp beni alkışladı. Bu benim için çok önemliydi" dedi.

2011 yılında sözleşme yenilediğinde, günlerce süren görüşmeleri Yıldırım'ın yarım saatte sonuçlandırdığını anlatan Brezilyalı futbolcu, "2011 yılında son sözleşmemi Murat Özaydınlı ile birlikte uzattık. Birçok detayla ilgili konuşuyorduk ama bir türlü anlaşmaya varamıyorduk. Başkan odaya girdi bu işin çok uzadığını söyledi ne yarım saat içinde sözleşme işini halletti. Bunlar başkanla yaşadığım çok olumlu anlardan ikisiydi" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

-"Aziz Yıldırım, Young Boys maçından sonra, 'kulüple ilişkini kes' dedi"-

Alex, Aziz Yıldırım'ın, Şampiyonlar Ligi'ne eleme turunda veda ettikleri Young Boys maçlarının ardından, kendisinden kulüple ilişkisini kesmesini istediğini, ancak Kocaman'ın buna mani olduğunu söyledi.

Alex, bunun için Kocaman'a teşekkür ettiğini ifade ederek şunları kaydetti:

"Aykut hoca işe başladığında Young Boys maçlarından sonra taraftar, oyuncular ve kulüp açısından sıkıntılı bir sürece girdik. Bu maçtan sonra başkan beni kulübe çağırdı ve 'yarın sabahtan önce ilişkini kes' dedi. Ben de eve dönüp eşimle konuştum. Başkanın artık beni takımda görmek istemediğini söyledim. Young Boys'a kaybetmek için benim takımda olmama gerek olmadığını söylediğini ifade ettim. Transfer sezonunun kapanmasına çok az zaman vardı ve kendi başımızın çaresine bakmamız gerektiğini söyledim. Samandıra'ya gittim eşyalarımı toplamaya başladım. Aykut Kocaman beni çağırdı. Bugün kulüpte kalmamı sağlayan kişi Aykut Kocaman'dı ona teşekkür ederim. Sabırlı olmamı istedi, bende başkan tarafından kovulduğunu söyledim. Sahaya çıkmadım ve Dolu Arslan ile çalıştım. Sonra bir haber geldi. Başkan beni stada çağırdı. Sabah kendisinin bana söylediklerini unutmamı, yanlış şeyler söylendiğini ve devam etmemiz gerektiğini ifade etti."

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

-"Fenerbahçe için ailemden feragat ettim"-

Yaşanan sürecin ardından 2010-2011 sezonunda ekstra motivasyon sağlayıp çalıştığını anlatan Alex, Fenerbahçe için ailesinden bile feragat ettiğini kaydederek, "Her zaman kendini çok işine veren bir insan olmuştum ama özellikle o sezon işimi maksimum derecede yaptım. Ailemden de fedakarlık yaptım. Aileme ayırmayacağım zamanı kulübe ve takıma harcadım. Bunun sonunda ödül olarak 28 gollü bir krallık ve şampiyonluk geldi. Aynı gün içinde kovulmam ve sonradan bu karardan vazgeçilmesi olayı benim için çok zordu" diye konuştu.

-"Hiçbir zaman kulüp içi siyasetin bir parçası olmadım"-

Alex, Gaziantepspor maçından sonra başkan Yıldırım'ın kendisiyle kulüpte yaptığı görüşmenin detaylarını da şöyle aktardı:

"Başkan benim hakkımda düşündüklerini söyledi. Bazılarına katıldım, bazılarına katılmadım. Bir röportajda Zico'dan sonra kulübün Avrupa'ya olan isteğinin azaldığını söylemiştim o konudaki tepkisini söyledi. Bende de ona röportajda söylediklerimi tekrarladım. Aragones döneminin kötü bir dönem olduğunu, ondan sonra kulübün Avrupa'ya yönelik hedeflerinin küçüldüğünü söyledim. Sonra bana kulüp içi siyasetle ilgili bir şeyler söyledi. Bana beraber olduğum kişilerin kulüp içi siyasi dengeleri bozduğunu söyledi. Ben hiçbir zaman kulüp içi siyasetin bir parçası olmadım."

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kadroya alınmadığı ligdeki Gaziantepspor maçına oğlu Felipe'yi de alarak gittiğini hatırlatan Brezilyalı oyuncu, maç öncesi sahada çocuğuyla top oynamasıyla ilgili başkan Yıldırım'ın kendisine, 'çocuğunu kullanıp ilgi odağı olmaya çalıştın' dediğini anlatan Alex, "Bu hayatım boyunca bir yöneticiden duyduğum en onur kırıcı şeydi. Tanrıya şükür kimsenin ilgisini çekmek için 300'den fazla maç oynayıp 180'den fazla gol attıktan sonra 2 yaşında bir çocuğun formalı görüntüsüne ihtiyacım yok" şeklinde konuştu.

Başkan ile yaptığı görüşmenin ardından yönetici Ali Yıldırım ile görüştüğünü kaydeden Alex, burada kulübün önünü açmak için takımdan ayrılabileceğini söylediğini bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kasımpaşa maçının devre arasında oyundan alındıktan sonra ikinci yarıyı tribünden izlemesiyle ilgili duruma da açıklık getiren Alex, "Soyunma odasından çıktım ve görevliye arkadaşlarımızın nerede olduğunu sordum. Volkan'ın koruduğu kalenin arkasındaki tribünü gösterdi. Kaleci Serkan ve masörler vardı. Ben de maçı orada izlemeye karar verdim. Sonra şaşırtıcı bir şekilde birçok insanın buna tepki gösterdiğini gördüm. Halbuki ben kulüpten arkadaşlarla maçı izledim" diye
konuştu.

Brezilyalı futbolcu Kasımpaşa maçının ardından soyunma odasında yaşananları da aktardığı konuşmasında, futbolcularla aralarında yaptıkları toplantıda başkan ile görüşüp takımdan ayrılma isteğini ileteceğini söylediğini kaydetti.

-"Kocaman, 'Soyunma odasında o kadar büyük yer tutuyorsun ki seni takımdan ayırmam gerek' dedi"-

Kasımpaşa maçından sonra 1 Ekim Pazartesi günü Aykut Kocmaan ile yaptığı görüşmede kadro dışı kaldığını öğrendiğini anlatan Alex, Kocaman ile yaptığı konuşmanın detaylarını da şöyle özetledi:

"Bana, soyunma odasında iki liderin olmayacağını söyledi. 'Soyunma odasında o kadar büyük yer tutuyorsun ki seni takımdan ayırmam gerek' dedi. Ben de ne olacağını sordum. Takımla beraber çalışamayacağımı ve takımla birlikte görmek istemediğini söyledi. Takım günde çift antrenman yapıyorsa, benim antrenman yapmak için başka bir yere gitmemi söyledi. Ben de ona, 'Bu karar senin kararın mı kulübün kararı mı?' diye sordum. O da futbolla ilgili bir karar olduğunu ve kendisinin aldığını söyledi. Bütün bu süreç içinde bir kez benim hocam gibi hissettiğini onun da Yunanistan'daki PAOK maçı olduğunu dile getirdi. Ben de asıl sorunumuzun bu olduğunu ve benim bir hocaya ihtiyaç duyduğumu, kendisinin de olamadığını söyledim."

Aziz Yıldırım'ın, Borussia Mönchengladbach maçı için Almanya'ya hareketten önce havalimanında yaptığı konuşmaya da değinen Alex, "Tweet attığımı söylüyor bu doğru değil. Eşimle konuşuyordum. İki kızım okuldaydı. Büyük ihtimalle kadro dışı kaldığım haberi benden önce onlara başkaları tarafından iletilecekti. Başkanın sekreterinin önünde Samet'le birlikte beklerken başkan odaya geldi. Eşime toplantıya giriyorum diye mesaj attım. Telefonu kapatarak masaya koydum. Başkan 'karar senin kalmak istiyorsan kal ama takımla çalışamayacaksın' dedi. Gitmek istediğimde gidebileceğimi söyledi. Ben de gitmek istediğimi söyledim. Başkan elini uzattı ben de uzattım. Teşekkür etti. Sabah evden kaptan olarak çıktım, işsiz döndüm" şeklinde ifadeler kullandı. Yaşanan süreçte basın mensuplarına da eleştirilerde bulunan Brezilyalı oyuncu, kamuoyuna kendisinin kulüp içi siyasete karışıyormuş gibi gösterildiğinden yakındı.

Brezilyalı futbolcu, sorulara geçmeden önce Fenerbahçe taraftarı başta olmak üzere yaşanan süreçte kendisine destek olan Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, Bursaspor ve diğer Süper Lig takımlarının taraftarlarına teşekkür etti.

Twitter mesajında ne demek istedi?

Ataşehir'deki Marriott İstanbul Asia Otel'de düzenlediği ve 2 saati aşan basın toplantısında, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Alex, sosyal paylaşım ağı 'twitter'da Aykut Kocaman'a mesaj göndermediğini vurgulayarak, "Çünkü ne düşünüyorsam kendisine zaten söylemiştim. Bir cümlenin içindeki bir kelime Türkçe'ye çevrildi ve bunlar oldu. Yazdığım kişi de Brezilya'da ünlü bir şarkıcı. Kendisine bu düşüncelerimi defalarca kez söyledim. Belki farklı kelimelerle kullanarak söyledim, ama hiçbir zaman haber olmadı" dedi.

Kulüp başkanı Aziz Yıldırım'ın tercüman Samet Güzel ile birlikte yaptığı toplantıyla ilgili bir soru üzerine ise Alex, "Başkan Samet'e geç kalıp kalmadığımı sordu. Geç kalmıştık. Oturma şeklimi sordu, ben her zaman bacak bacak üstüne atarım bu benim oturma şeklim. Başkan geldiğinde elimde telefonla oynadığımı söyledi. Doğruydu, eşime mesaj atıyordum. 'Samet baskı altında mıydı?' derseniz. Evet baskı altındaydı. Ama söylediği ile onayladığı şeyler zaten benim burada doğru olarak söylediğim şeyler" diye konuştu.

-"Demokratik bir ülkede protestolar normal karşılanmalı"-

Alex, Beşiktaş maçında kendi maskelerinin stada alınmamasıyla ilgili olarak ise "Demokratik bir ülkede, -Brezilya'da bu böyle oluyor-, insanlar şiddet unsuru içermediği hallerde stada nasıl gelmek istiyorlarsa gelebilirler. Türkiye'nin de demokratik bir ülke olduğunu düşünüyorum. Eğer bu engelleniyorsa o zaman demokraside bir sıkıntı var demektir" ifadelerini kullandı.

Bir gazetecinin, "Aziz Yıldırım 'saha içindeki Alex'e kefilim, saha dışındaki Alex'e kefil değilim' dedi. Hangi farkı kastetti?" şeklindeki sorusu üzerine Brezilyalı futbolcunun "Sahada lens takıyorum, dışarıda gözlük" demesi üzerine basın toplantısında gülüşmeler oldu.

Son derece basit ve düz bir şekilde hayatını yaşadığını anlatan Alex, şunları söyledi:

"Herkese eşit saygıyı gösteririm. Benim için pozisyonlar ve mevkiler önemli değildir. Başkan da, aşçı da aynı saygıyı insan olduğu için hak eder. Tek farkı, sahadaki Alex'in ciddi olmasıdır. Saha dışında biraz daha espriliyimdir. Ben fikirleri olan bir bireyim. Birisi bana fikirlerimi sorduğunda bunu açık bir şekilde söylerim. Bunu yapmaktaki amacım polemik yaratmak değil. Futbolla ilgili bir takım anlaşmazlıklara düştük ve iş buraya geldi. Başkana içinde bulunduğu bu dava sürecinde bol şanslar diliyorum, umarım istediği gibi sonuçlanır. Kendisine saygı duyuyorum, çünkü her zaman problemlerimizi yüz yüze görüşerek çözdük."

Alex, "Tekrar Fenerbahçe'ye dönecek misin?" şeklindeki soru üzerine "Fenerbahçe'den zaten ayrılmadım. Coritiba, Palmeiras'tan da ayrılmamıştım. Bir parçanızı bıraktığınız böyle bir yerden ayrılmanız mümkün değil zaten. Gelecek için bir planım yok. Gideceğim bir takımla 2 yıllık bir sözleşme imzalayacağım, ondan sonra futbolu bırakacağım" şeklinde konuştu.

-"Başbakan Erdoğan, Samet aracılığıyla aradı"-

Alex de Souza, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini aradığını ve Fenerbahçe formasını giydiği 8 yıl için tebrik ettiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan ile görüşüp, görüşmediğinin sorulması üzerine Alex, "Başbakan beni salı günü Samet aracılığıyla aradı. 8 yıllık Fenerbahçe formasını giydiğim süre için beni tebrik etti. Bana tek söylediği 'gidiş tarih ve saatin belli olduğunda bana bildirir misin' oldu" dedi.

-"Soyunma odası kutsal bir mekandır"-

Bir gazetecinin "Eğer teknik direktör olsaydın, başkanın soyunma odasına girmesine tepkin nasıl olurdu?" sorusuna Brezilyalı futbolcu, şu yanıtı verdi:

"Eğer bir gün teknik direktör olursam ne yapacağımı bilmiyorum. Bence soyunma odası futbolla ilgili olanların bulunduğu kutsal bir mekandır. Başkan futbolla ilgili değildir, başkan idari bir makamdır. Bazı teknik direktörler benim gibi düşünür, bazıları düşünmez. Henüz karar vermedim, ama teknik direktör olursam soyunma odamı bu tip durumlardan koruyacağım. Başkan kulübün en yüksek idari makamıdır. Her türlü hesap sorma yetkisi vardır. Ama soyunma odası futbolu yönetenlere aittir."

Bir gazetecinin, "Alt-üst ilişkisinde bir saygısızlık yaptığını düşünüyor musun?" sorusu üzerine Alex, "Hiçbir zaman bir saygısızlık yaptığımı düşünmüyorum. Zaten benim görüşüme göre saygı bittiğinde ilişkiyi de bitirmek durumundasınız. Bizim aramızdaki saygı bitmemişti ama bitmeye yakın dönemlerde ben zaten gitmek istediğimi söyledim" dedi.

Alex, kulüp başkanı Aziz Yıldırım'ı cezaevinde ziyaretiyle ilgili olarak ise, "Başkanı ziyaretim Rıdvan hoca aracılığıyla oldu. Bulunulması hoş bir ortam değil. 1-1,5 saat görüştük. İçerideki günleri ve kendisi hakkında konuştuk. O bana takım hakkında bir takım sorular sordu. Gitmek istiyordum sadece Rıdvan beni aradıktan sonra gittim. İkinci defa da gitmek istedim ama fırsat olmadı" şeklinde konuştu.

-"Zico çalıştığım en iyi teknik direktörlerden biri değildi"-

Brezilyalı futbolcu, "(Zico ile ilgili) 'İyi insan ama iyi antrenör değil' diye yönetime şikayet ettiğin konuşuluyor, doğru mu?" şeklindeki soru üzerine ise, "Bu konuşma Zico'nun sözleşmesi bittiğinde yenileme söz konusu iken başkanla aramızda geçti. Evet söyledim. Zico belki de hayatımda tanıdığım en iyi insanlardan birisi. Liderlik vasıfları grubu yönetme vasıfları en üst düzeyde olan birisi. Karizması fantastik, ama 'Zico çalıştığın en iyi teknik direktörlerden biri miydi' dersen değildi. Bunu da sorduğu zaman başkana söyledim" dedi.

Alex de Souza, "Bursaspor maçından sonra soyunma odasında Aykut Kocaman ile Emre arasında yaşanan tartışmada, atılan bir şişe kendisine geldi mi?" sorusu üzerine de "Bana bir şişe geldi, doğru. Ama dürüst olarak söylemek gerekirse kim tarafından atıldığını bilmiyorum. Ama acıdı" yanıtını verdi.

-"Veda yemeğini kaldıracak durumda değiliz"-

Alex, Beşiktaş maçı öncesi Volkan Demirel'in kendisini aradığını, maçtan sonra da Volkan ile beraber Caner Erkin, Gökhan Gönül, Yobo, Kuyt, Hasan Ali Kaldırım, Mehmet Topal ve Mert'in evine gelerek, kendisiyle vedalaştıklarını anlattı.

Futbolcuların veda yemeği düzenlemeyi düşündüğünün belirtilmesi üzerine Alex, şunları söyledi:

"Herkes milli takıma gittiği için yemek olacağını düşünmüyorum. Ben de cuma günü gidiyorum. Bu konu açıldığında pazartesi gününden sonra ara ara duygusallaşıp ağlıyoruz. Böyle bir veda yemeğini çok kaldıracak durumda değiliz. İnsanlar beni yemeğe davet ettiğinde bunu söylüyorum. Çok uzun süredir Türkiye'deyim, kesin dönüş yapıyorum. Toplamam gereken bir sürü eşyam, yapmam gereken bir sürü iş var."

Stattaki locanın eşine ait olduğunu belirten Alex, parası sezon sonuna kadar ödenen locada kendilerinden sonra şanslı Türklerin maç izleyeceğini kaydetti.

Fenerbahçe'de hiç kimseye bir nefreti ve kızgınlığı olmadığını vurgulayan Alex, " Umarım Fenerbahçe Türkiye Ligi'nde de Avrupa'da da şampiyon olur" dedi.

-"Muhtemel başkan adaylarını tanımıyorum"-

Alex, "Kulüp içinde başkan olabilecek bir isim sana 'Gelecekte antrenörümüz olacaksın' dediği doğru mu" sorusu üzerine, şöyle konuştu:

"Kulüp içerisindeki muhtemel başkan adayları ve yöneticiler kimdir onları tanımıyorum. Aday olan da kimse var mı bilmiyorum, ama tek bildiğim başkan Aziz Yıldırım. Ne kimseyi tanırım, ne böyle bir şeyin içinde olurum. Herkes bana bu sene futbolu bıraktırmaya çalıştı ama ben hala 2 sene daha futbol oynamayı düşünüyorum."

Başkan Aziz Yıldırım'ın yaptığını kendisi yerine teknik direktör Aykut Kocaman'a arka çıkmak olarak görmediğini aktaran Alex, "Başkan Fenerbahçe'ye arka çıkıyor. Onun görüşüne göre ben Fenerbahçe'ye artık zarar verir hale gelmiştim. O da sorunu bu şekilde halletti. Başkan Fenerbahçe'yi çok seven bir insan. Şahit olduğum kadarıyla Fenerbahçe çok büyük gelişim gösterdi. Başkan bir gün görevinden ayrılacaktır. Ayrılana kadar elinden gelenin en iyisini kulüp için yapmaya çalışacaktır" diye konuştu.

-"Hayalim jübile maçını Kadıköy'de yapmak"-

Alex, 8 senede yaşadığını 3 kelimeyle özetlemesi istendiğinde "Taraftar, aşk ve özveri" dedi.

Brezilyalı futbolcu, "Şartlar değişirse 2 yıllık imza atacak kulüp Fenerbahçe olur mu?" sorusu üzerine, "1 Ekim itibariyle benim Fenerbahçe'de futbolculuk kariyerim sona erdi. Bir hayalim var. O da jübile maçını Kadıköy'de yapmak isterim" ifadelerini kullandı.

Alex, 8 senede neden Türkçe öğrenmediğiyle ilgili soru üzerine, ilk geldiğinde kendisine İngilizce dersi almasının önerildiğini, takımda Aragones'ten sonra Türkçe konuşulmaya başlandığını ve kendisinin de ondan sonra Türkçe dersi aldığını, şimdi Türkçe konuşarak işlerini halledebildiğini anlattı.

Toplantının ardından basın mensupları Brezilyalı oyuncuyu alkışlarla toplantı salonundan uğurladı.

-Otele eşiyle geldi-

Alex de Souza, basın toplantısı için otele 13.07;de eşi Dianne ile birlikte geldi.

Otel lobisinde çalışanlar ve müşterilerin fotoğraf çektirip, imza aldığı Brezilyalı futbolcu, daha sonra restorana geçerek, eşi, Fenerbahçe Futbol Takımı'nın eski tercümanları Ali Orçun Tunçsoy, Umut Köse ve Mahmut Sökün ile birlikte yemek yedi.

Bu arada, Fenerbahçe kongre üyesi olduğunu belirten ressam Turgut Karacaoğlu Alex'e Brezilyalı futbolcunun gol sevincinin olduğu yağlı boya tablo hediye etti.

Yemekten sonra basın toplantısı odasına gelen Alex'in tercümanlığını kulüpteki eski tercümanı Ali Orçun Tunçsoy yaptı.

Eşi Daianne de toplantı salonunda eşini izlerken, Alex çiftinin oldukça üzgün olduğu görüldü.

-Medya büyük ilgi gösterdi-

Alex'in basın toplantısına medya büyük ilgi gösterdi.

Otelin önünde çok sayıda canlı yayın aracı yer alırken, çok sayıda basın mensubunun takip ettiği toplantı, birçok televizyon kanalından da canlı yayınlandı.

Öte yandan, otelin önüne gelen az sayıdaki Fenerbahçeli taraftarlarlar da Brezilyalı futbolcu için tezahürat yaptı.

-Cuma günü Brezilya'ya gidiyor-

Alex, cuma günü Brezilya'ya gidecek. Brezilyalı futbolcunun bu süre içinde Türkiye'deki işlerini halledeceği öğrenildi.