hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Genelkurmay'dan "askeri casusluk" açıklaması

    Genelkurmaydan askeri casusluk açıklaması
    expand

    Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, kamuoyunda "askeri casusluk" soruşturması olarak adlandırılan soruşturma ile ilgili "Söz konusu soruşturma kapsamında bugüne kadar hiçbir TSK personeli casusluk suçu iddiası ile tutuklanmamıştır" denildi.

    Açıklamada ayrıca, "Tutuklama kararlarından, personelin örgüt üyeliği / gizli bilgi ve belge bulundurmak suçlarından dolayı tutuklanmalarına karar verildiği anlaşılmaktadır" ifadesi de kullanıldı.

    Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesindeki açıklamada, bazı basın ve yayın organlarında kamuoyunda "askeri casusluk" soruşturması olarak adlandırılan soruşturmaya ilişkin haber, yorum ve değerlendirmelerin bulunduğu anımsatıldı.

    Bu haber ve iddialarda kamuoyunun yanlış şekilde yönlendirilmesine neden olabilecek unsurların bulunduğu bildirilen açıklamada, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 187. maddesinde düzenlenen soruşturmanın gizliliği ilkesine zarar vermeyecek nitelikte açıklama yapılması gerekliliğinin ortaya çıktığı belirtildi.

    İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmanın başlangıç tarihinin 2010 yılı olduğu işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

    "Söz konusu soruşturma kapsamında bugüne kadar hiçbir TSK personeli casusluk suçu iddiası ile tutuklanmamıştır. Tutuklama kararlarından, personelin
    örgüt üyeliği/gizli bilgi ve belge bulundurmak suçlarından dolayı tutuklanmalarına karar verildiği anlaşılmaktadır. Soruşturmanın gizliliği sebebiyle hakkında işlem yapılan TSK personelinin gizli belgeleri elde edip etmedikleri, etmişler ise hangi personelin hangi tarihte hangi belgeleri elde ettikleri, bu belgeleri hangi maksatla bulundurdukları konularında Genelkurmay Başkanlığı'nda bilgi ya da belge bulunmamaktadır.

    Bahse konu hususların yürütülmekte olan adli soruşturma sonucunda tespit edilebileceği değerlendirilmekte olup, henüz soruşturma tamamlanmamış iken 400 personelin casus olarak yansıtılması her şeyden önce ilgili personel bakımından anayasa ile güvence altına alınan masumiyet karinesine aykırılık teşkil
    etmektedir. Soruşturma tamamlandığında vakıf olunan bilgi ve belgeler kapsamında, ilgili personel hakkında idari ya da adli yönden işlem yapılmasını gerektiren bir durum ortaya çıkması halinde, TSK olarak gerekli yasal işlemler yapılabilecektir.

    Bu vesileyle önceden olduğu gibi bugün de hukukun üstünlüğüne ve kanunlara saygıyı ilke edinen TSK, terörle mücadelenin yoğun olarak devam ettiği bir ortamda ilgili-ilgisiz her olgunun TSK'nın ve personelinin yıpratılması amacıyla kullanılmasından üzüntü duymaktadır."

    CHP'den karşı açıklama

    Bu arada CHP Cezaevleri İnceleme Komisyonu üyeleri, İzmir'deki "Askeri Casusluk Davası"na ilişkin hazırladıkları raporda, kimseye casus denilmediğini, aksine bu davaların sanki Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) 400 casus varmış gibi yürütülmesinden ve bu şekilde kamuoyuna lanse edilmesinden duyulan rahatsızlığın dile getirildiği belirtildi.

    Komisyon üyeleri ortak bir yazılı açıklama yaparak, raporun kamuoyuna yansımasının ardından Genelkurmay Başkanlığı tarafından bugün yapılan açıklamaya yanıt verdi.

    Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasında "henüz soruşturma tamamlanmamış iken 400 personelin casus olarak yansıtılması her şeyden önce ilgili personel bakımından Anayasa ile güvence altına alınan masumiyet karinesine aykırılık teşkil etmektedir" denildiğini belirten komisyon üyeleri, "Eğer hazırladığımız rapor hassasiyetle ve tümüyle okunacak olursa görülecektir ki CHP, bu kişilere casus dememiş, demediği gibi de bu davaların sanki Türk Silahlı Kuvvetleri'nde 400 casus varmış gibi yürütülmesinden ve bu şekilde kamuoyuna lanse edilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirmiştir" ifadelerini kullandı.

    Komisyon üyeleri açıklamada, "TSK tarafından bugün gösterilen hassasiyetin bundan önceki süreçlerde gösterilmediğini" savunarak, "Herhalde, Genelkurmay Başkanlığı'nın yaptığı bugünkü açıklama, gecikmiş de olsa en çok bu davalarda tutuklu bulunan ve sanık olan TSK personelini memnun edecektir" değerlendirmesinde bulundu.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow