hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Demirtaş: "Savaş durmasaydı ırkçı hezeyan olurdu"

    Demirtaş: Savaş durmasaydı ırkçı hezeyan olurdu
    expand

    Selahattin Demirtaş, "Eğer bugün savaş durmamış olsaydı, Gezi Parkı'nda demokratik hak arayışları değil, ırkçı hezeyan, milliyetçi gösteriler olacaktı" dedi.

    BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Tunceli'de yapılan partisinin 2'nci olağanüstü kongresine katıldı. Tunceli Spor Salonu'ndaki kongreye 3 bin kişi katılırken, salona Abdullah Öcalan ile Paris'te öldürülen 3 KK'lı kadından Sakine Cansız ile öldürülen bazı PKK'lıların fotoğrafları asıldı. Türkiye'nin 100 yıldır tarihi ve kritik bir süreçten geldiğini belirterek konuşmasına başlayan Demirtaş, şöyle konuştu:

    "Bu durum bir realitemiz bir gerçeğimiz. Yıllardır başlayan ve halen devam eden bir kritik süreçteyiz. Şu anda yıllardır devam eden kritik sürecin tam da en can alıcı, geleceğimizin belirleneceği zamanları anları soluk soluğa nefes nefese yaşıyoruz. Bütün Ortadoğu'da bütün ezilen halkların kaderinin yeniden belirlendiği, çizildiği bir süreçten geçiyoruz. Mesele şudur ki, 100 yıl önce olduğu gibi kaderimiz yineden emperyalistler ve dünyanın büyük güçleri tarafından mı çizilecek, yoksa bu kez halklar kendi kaderlerini kendileri tayin edebilecek mi? Kardeşçe aynı topraklar üzerinde yaşayabilecekler mi? İşte bu ayrımın sancılı yaşandığı dönemlerden anlardan geçiyoruz. Birlik beraberlik ve kararlılık içinde olursak kendi kaderimizi emperyalistlere değil kendimize belirleyeceğiz ve kendi kaderimizi tayin edebiliriz. Yeterki kenetlenelim yeter ki birlikteliğimizi bozmayalım güçlü kalalım. Biz Dersim gibi bircoğrafyada, Dersim gibi kendi özgürlüğünü, kendi özerkliliğini yüzlerce yıldan bu yana koruya bilmiş, katliamlara, sürgünlere, soykırımlara işkencelere rağmen kendi kimliğinden duruşundan zerrece adım atmamış ve 'Direnişin başkenti' dediğimiz bu coğrafyada bu birlik ruhunu sağlayabilirsek bu Ortadoğuya en büyük en güçlü mesaj olur."

    İmralı Adası'nda dün Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye değinen Demirtaş, şunları söyledi:

    "Sayın Öcalan bugün buraya geleceğimi biliyor. Sayın Öcalan bütün Dersim halkına, Alevi halkına selam ve sevgilerini iletti. Orada sayın Öcalan ile yaptığımız tartışmada, görüşmelerde ortaya çıkan tablo şudur. Ortadoğu'daki bütün halk hareketlerinin karşısında büyük bir fırsat var, Kürt halkının da ve Türkiye'de ezilen bütün halkların karşısında büyük bir fırsat var. Bugüne kadar imkanlarımız olanaklarımız az olabilirdi ama çok uzun yıllar boyu büyük emekler ile yaratılan değerler sayesinde bugün artık güçlü ve örgütlü bir halk hareketiyiz. Özgürlüğü yakalamak için artık bugün büyük bir fırsat doğmuştur. Bugün alanlarda olan herkesin doğru siyasi talepler ile doğru özgürlük talepleri ile bir arada birlik içinde durması lazım. Elbetteki bugün gelinen noktada çevre duyarlılığı olmak durumunda. Gezi Parkı'ndaki çalışmaların durdurulması ve ondan kaynaklı olarak ortaya çıkan bütün mağduriyetlerin giderilmesi, gözaltına alınanların serbest bırakılması, valinin, emniyet müdürünün görevden alınması bütün bunların yapılması gerekir. Ama unutmayın ki bu sistem bu model aynı kaldığı müddetçe, değişmediği sürece bugün Gezi Parkı'nı yıkmayabilirler 6 ay sonra o ağaçları kesmeye ve orayı yıkmaya kalkarlar."

    Demirtaş, Gezi Parkı'ndaki eylemin sistemi hedefleyen, sistemi değiştirmeye, asıl hedef özgür bir yönetim hedefleyen bir halk hareketine dönüşmesi gerektiğini, aksi halde sokaktaki direnişin bir saman alevine dönüşme olasılığı bulunduğunu ifade ederek, "Bu model değişmezse AKP gitse, CHP, MHP gelse ne olacak, AKP gitse BDP gelse ne olacak? Asıl sistem problemi, model problemi var. Mesele partilerin şahsiyetlerin meselesinden daha öte bir meseledir. Bugün eğer bir Başbakan, Türkiye'nin herhangi bir ilçesinde, köyünde ya da büyük şehirini de tek başına kendi yetkisini kullanarak alınacak bir kararla ilgili kendisini tek yetkili olarak görüyorsa, orada bir sistem problemi vardır" dedi.

    Özellikle altını çizerek belirtmek istediği bir şey olduğunu söyleyen Demirtaş, şöyle konuştu:

    "Bugün müzakere sürecinin başlaması, silahların susması, kanın akmamasının yaratmış olduğu psikolojik sosyolojik ortam Türkiye'deki halk hareketinin zeminini oluşturmuştur. Bu halk hareketinin bu öfkenin dışa vurulmasının zeminini oluşturmuştur. Yıllardır bu halkın öfkesini örten bir savaş gerçeği vardı. Yıllardır insanların kendi taleplerini Türkiye'nin her yerinde dışa vurmasını engelleyen bir kirli savaş gerçeği vardı. Şimdi bu savaş durunca halkın talepleri tepkileri, öfkesi sokağa akmaya başladı. Gerçek budur, bu yüzden savaşın durması gerekiyordu. Bu yüzden toplumun demokratik, muhalefetin sesinin yükselmesi gerekiyordu. Bugün müzakere ve barış ortamının ortaya çıkardığı bu durumu bir yandan da müzakere ve barış ortamı karşıtlığına çevirmek isteyenler de var. Bu hareketin karşısında durma çalışan darbeci güçler var, milliyetçi ırkçı güçler var bunlara da dikkat edilmesi lazım. Biz bu uyarılarımızı yaparken bu noktayı esas alıyoruz. Eğer bugün savaş durmamış olsaydı, silahlar susmamış olsaydı ve Türkiye'nin her tarafına polis asker ve gerilla cenazeleri gitmiş olsaydı, bugün Gezi Parkı'nda özgürlük ruhu, demokratik hak arayışları değil ırkçı hezeyan milliyetçi gösteriler olacaktı. Tabutların arkasında intikam sloganları atılıyor olacaktı ve bugün demokratik yollarda hak arayışları ortaya çıkıyorsa herkesin bugün bu durumu barış süreciyle ve müzakere süreciyle olan bağını doğru kurması gerekiyor. Biz müzakere yoluyla AKP ile yürüttüğümüz mücadelenin böylesi durumlara hizmet etmesini istiyoruz, demokrasi gelsin istiyoruz."

    "Öcalan ile görüşmemek hata"

    BDP Genel Başkanı Demirtaş, kongrenin sonunda gazetecilerin sorularını da yanıtlarken,  2 ay boyunca İmralı'da Öcalan ile hiç kimsenin görüşme yapmadığını ve bunun bir hata olduğunu savundu. Demirtaş, şunları söyledi:

    "Zaten Sayın Öcalan hükümetin bu konudaki tutumunu çok sert çok net bir şekilde eleştiriyor. Yani kendisi bu müzekere sürecinin merkezinde, çatışmasız ortayı ve geri çekilmeyi kendisi gerçekleştiriyor ama iki ay boyunca dünya ile bağı koparılıyor. Bu kabul edilir bir durum değil, bunun derhal giderilmesi gerekiyor. Hem kendisinin hemde bizim bu konuda hükümete eleştirimiz var. Israrla hükümetin bu konuda tutumunu değiştirmesi konusunda beklentimiz var. Hükümet artık İmralı'ya gidiş geliş meselesini lütuf meselesi olarak sunmaktan vazgeçmelidir. Türkiye'nin hangi cezaevine giderseniz gidin ordaki tutuklu ve hükümlüler ile rahatlıkla görüşme yapabilirsiniz. Ama İmralı'da kanun falan uygulanmıyor, böyle bir şey olur mu hiç? Bu durumun hızla değişmesi gerek bu konuda sayın Öcalan ile çok tartışma yürüttük. Umarım sürecin geldiği bu kritik aşama gözetilerek bu durum değiştirilir ve Adelet Bakanı ve Başbakan gerekli tedbirleri alır."

    Bir gazetecinin Öcalan'ın PKK'nın geri çekilmesi ve Gezi Parkı ile ilgili bir mesaj verip vermediğ sorusu üzerine Demirtaş, "Evet Gezi Parkı ile ilgili bir mesaj yolladı. Gezi Parkı direnişini anlamlı bulduğunu belirtiyor. Oradaki birlikte duruşun ve kararlı duruşun bir siyasi kırılma yaratığını ifade etti sayın Öcalan. Ancak ulusalcı, milliyetçi, çevrelerin bir darbeci ruhla hareket ettiğini bu durumun tehlikeli olduğunu ve ilerici çevrelerin dikkatli olması gerektiğini belirti. Geri dönüş süreci ile ilgili ise geri dönüş sürecinin önemli ölçüde tamamlandığını, birinci aşama ile ilgili kısmının önemli ölçüde tamamlandığını, şimdi adım atma sırasının hükümette olduğunu, demokratikleşme, demokratik siyasetin güçlendirilmesi anlamında hükümetin ciddi çalışmalar yapması gerektiğini belirti" dedi.

    Öcalan'ın Alevilere mesajı

    Demirtaş Öcalan'ın Tuncelilelere de mesaj yolladığını belirterek, "Dersimlilere mesaj yolladı. Bir defa şunu hatırlatmak istedi. Ben Alevi halkı için, Alevi kimliği inancı için çok mücadele etmiş insanım, haraketimiz bunun için çok mücadele etmiş bir harakettir. Dolayısıyla Alevi halkımızdan ricamız beni yanlış anlatmaya çalışanlara kulak asmasınlar. Bizim alevi halkımıza karşı en küçük ilgisizliğimiz, saygısızlığımız olmaz. Bunu bazıları öyle göstermeye çalışıyor ama inanmasınlar aldanmasınlar" dedi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow