Parisliler İstanbul sokaklarını arşınladı!
Nike Air Quarters kapsamında İstanbul'a gelen Paris Running Club üyeleri İstanbul sokaklarında koşuya çıktı. Aralarında İstanbul'a ilk kez gelenlerin de bulunduğu ekip üyeleri, koşunun insanları bir araya getiren farklı bir enerjisi olduğunu düşünüyor.
Yağmur, çamur demeden vakitlerinin bir kısmını koşmaya ayıran sporseverler artık bireysel olduğu kadar gruplar halinde de koşuyor. Özellikle son zamanlarda sahillerde ya da şehrin sokaklarında grup halinde koşan sporculara sıkça rastlamaya başladık. Ülkemizde de artık bir kültür haline gelen koşu sporu, aktif gruplar sayesinde daha keyifli ve verimli hale geliyor. Yalnız koşmak istemeyenleri cesaretlendirme amacı da güden bu topluluklar, haftanın belli gün ve saatlerinde bir araya gelerek hem spor yapma hem de sosyalleşme imkanı sunuyor.
Bu alanda koşu gruplarının yanı sıra düzenlediği etkinliklerle de dikkat çeken Nike Run Club, Paris'in köklü koşu gruplarından Paris Running Club'ı İstabul'da koşu severlerle buluşturdu. 2008 yılında kurulan Paris Running Club üyeleri, Les Benjamins'in kreatif direktörüğünü üstlendiği, Bünyamin Aydın'ın da küratörlüğünü yaptığı Nike Air Quarters'da İstanbullu koşu grupları ile birlikte koştu. Paris Running Club üyeleri gün boyu süren etkinlikte koşu kültürü üzerine bir konuşma da yaptı.
Koşu kültürünün enerjisinin 10 yıl öncesine göre değiştiği söyleyen grubun kurucularından Greg Hervieux, " Zaman geçtikçe koşma eylemi değişmiyor, onu aynı şekilde yapmaya devam ediyoruz. Sadece eskiye göre artık daha popüler, koşu kültürünün enerjisi 10 yıl öncesine göre bambaşka" dedi. Nike'ın PRC için kendileriyle iletişime geçtiğinde amaçlarının; farklı kültürler, müzik, sanat, performans ve tasarım elementlerini bir araya getirerek koşu kültüründe yeni bir ruh yaratabilmek olduğunu söyleyen Hervieux, "Bu yeni bir hareket ve bir duruş olarak koşu kültürüne eklendi. Bu süreçte Nike'ın rolü ise kendilerine hedef koyma konusunda tereddütte olan insanları bir araya getirmek ve onlara bir fırsat tanımak oldu. Çünkü bize pistte ya da sahada yarış amaçlı koşmanın dışında yeni bir kulvar yaratmış oldu. İstanbul'da Avrupa'da olduğu gibi koşu konusunda yepyeni bir enerji yayılıyor" diye konuştu.
İlk defa İstanbul'da ve buradaki koşu grupları ile koşan Paris Running Club üyesi Maxime Papin ise "İnsanlara koşmayı öğretmek de farklı bir deneyim. Çünkü koşmayı öğrenirken kendinizi tanıyor, hayatta neler yapabileceğinizi ölçüyor, hangi sınırlara çıkabileceğinizi görüyorsunuz. Eğer buradaki gruplar İstanbul'daki insanlara koşarak neler başarabileceklerini gösterebilirse, buradaki koşu kültürünün gelişmesine inanılmaz katkısı olur" dedi.
SON DAKİKA
- 09.35
Ünlü model Cara Delevingne'nin 7 milyon dolarlık villası küle döndü
- 09.27
CHP lideri Özel'den bağıran seçmene çıkış
- 09.23
Rusya Odessa’yı, Ukrayna ise rafineriyi vurdu
- 08.33
SON DAKİKA: Düzensiz göçe 'KALKAN-15' darbesi
- 08.29
Ekrem İmamoğlu'ndan kar esaretinde İngiliz elçiyle yemek sorusuna cevap
- 08.28
Eşi kollarında can veren Leyla, zeytin fidanlarıyla yaşama tutundu