İZEV, zihinsel engelli gençlerin sesini sanat yoluyla duyurmayı hedefleyen “Sanat ve Biz” projesi ile dünyaca ünlü 12 tablo, "Farklıyız ama biz de hayatta varız" diyen down sendromlu gençlerin model olmasıyla fotoğraflanıp, sergi haline getirildi...

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

"Farklıyız ama biz de hayatta varız" diyen down sendromlu gençler, dünyaca ünlü ressamların elinden çıkan tablolara model oldular. Klasik dönemden 12 eser arasında Peter Paul Rubens, Rembrandt'ın portreleri, Johannes Vermeer'den İnci Küpeli Kız ve Da Vinci'den Mona Lisa tablolarını süslediler. Her şeye rağmen, güzel şeyler de oluyor dedirten haberlerden birisi de bu sergi… Engelli bireylerin hayatın her noktasında var olması gerektiğini vurgulayan İstanbul Zihinsel Engelliler İçin Eğitim ve Dayanışma Vakfı’nın (İZEV) oluşturduğu proje kapsamında; “Sanat ve Biz” isimli bir sergi gerçekleştirildi. ÖzdilekPark İstanbul'da geçtiğimiz hafta görücüye çıkan sergi, sanat yoluyla zihinsel engelli bireylere ışık tutulması ve onların da bir sanat eserinin ana teması olabileceğinin altını çiziyor. Bir yıl boyunca birçok ildeki havaalanı, sanat evi, galeri, özel müze ve alışveriş merkezinde sergilenecek olan serginin fikir sahibi İZEV gönüllüsü Hakan Kural. Gelin, detayları İZEV Genel Koordinatörü Merve Kılıç, İZEV Sosyal Marka Danışmanı Hakan Kural’dan öğrenelim.

Farklıyız ama biz de varız!

- “Sanat ve Biz” projesinden bahseder misiniz, nerden çıktı bu fikir?

- Türkiye’de bugüne kadar yardım amacıyla yapılan yemek, konser veya gençlerimizi desteklemek veya farkındalık arttırmak niyetli yapılan etkinliklerde, engelli kardeşlerimiz hiç bir zaman farkındalık çalışmasının ana öğesi olamadılar. Bu anlamda marka stratejisine uygun, devamlılık içeren çalışmalar olmadığından, buradan doğan yanlış oluşum, bizleri farklı ve görsel dili olan ve aynı zamanda onların ana tema olacağı bir proje yapılandırmanın gerektiğine inandırdı. Dolayısıyla bizler de bu projeyi oluşturduk. Projeyi üç farklı tema olarak yapılandırdık.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

- Serginin içeriğini anlatır mısınız? Hedefiniz ve amacınız nedir? Bu sergiyle hangi şehirlere gideceksiniz?

- Sergimiz; “Sanat ve Biz”, “Hayat ve Biz” başlıklı bir sosyal sorumluluk projesinin ilk ayağını oluşturuyor. Alanda 20 yılı aşkın süredir hizmet veren İZEV’in “Farklıyız ama biz de varız!” mottosuyla yola çıktık ve dünyaca ünlü 12 tabloya down sendromlu gençlerin yüzlerini yerleştirdik. Bu gençlerin ‘engelli’ ya da ‘özürlü’ gibi tabirlerle adlandırılmasına karşı, onların yalnızca ‘farklı olduklarını’ ve farklılıklarıyla hayatın içinde yer almaları için, bizim algımızın kırılması gerektiğine inanıyoruz. Eserlerden biri de Mona Lisa. Yarattığı eserlere bakıldığında Leonardo da Vinci'nin ‘normal’ olduğunu kim iddia edebilir? Bizler de down sendromlu gençlerle birlikte farklılıklarımızla kabul edilmeyi istiyoruz. Bugüne dek gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projelerinin gençlerimizi doğru anlatabildiğini düşünmüyorum. Bu gençler hayatımızın tam ortasındalar, fakat çalışmalarda yan unsur olarak konumlandırılıyorlar. “Sanat ve Biz”; ‘farklı’ bireylerin de bir sanat eserinin ana ögesi olabileceğini ve sergide yer alan ressamların bugün yaşasalardı, onları da resmedebileceklerini vurguluyor. Hedefimiz, toplumda yerleşik bulunan zihinsel engelli tanımını değiştirmek! Bununla birlikte İZEV ile çok daha fazla zihinsel engelli gencin bireyselleşmesi ve sosyalleşmesini desteklemek. Sergimiz, bu haftadan itibaren Ankara ve İzmir Havalimanları’nda konumlanacak. Ayrıca belediyelerle ortaklaşa hareket edilerek 30 ilde yer almayı planlıyoruz.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

“Hayvan ve Biz” ile “Tarih ve Biz” sergileri yolda

 - Proje üç aşamadan oluşuyor dediniz; diğer ikisi nedir?

- Bundan sonra “Hayvan ve Biz” ile “Tarih ve Biz” diye iki sergi daha gerçekleştireceğiz. Böylece bir yılda üç farklı temayla sergiler yapmış olacağız. Her sergide çocuklar ana öğe olacak. Sergilenen ürünleri defter ve hediyelik eşya formatına getirerek de vakıf ve öğrencilerin gelir elde etmesini planlıyoruz. Sergi alanlarıyla beraber, D&R ve farklı kitap evlerinde satışa sunulacak. Bunun dışında deniz ve hava yolları da bize destek olarak ürünlerimizin tanıtımını yapacak. Bu sergi böylece bitmeyen sürekli devam eden bir etkileşim olacak.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

- Vakfın yaşadığı zorluklar nelerdir? STK’larda neler eksik ya da yapılmalı?

- İZEV, Türkiye'de zihinsel engelliler alanında ilk faaliyetleri yürüten, engelli evlatlarına doktor, hastane, okul, kanuni hak arayışıyla yola koyularak teşekkül etmiş bir kurum. 400'ün üzerinde zihinsel engelli çocuğa eğitim desteği sağlamış, bugün ise yetişkin zihinsel engelli bireyleri sosyalleşmeleri ve özgürleşmeleri için destekliyor. STK'lar bugün birçok zorluğu göğüslemek zorunda. Zaten toplum olarak güvenlik kaygılarımızın yükseldiği bir dönemden geçiyoruz. İnsanların kendileri ve aileleriyle ilgili, sosyal, ekonomik durumlarıyla ilgili çeşitli endişeleri var. Ayrıca maalesef toplumumuzda ötekileştirmeler ve ayrışmalar da artıyor. Bu durumda zihinsel engellilerle ilgili bir meseleyi aktarırken, önem sıralamasında geri planda kaldığını fark ediyoruz. Buna rağmen, doğru projeler ve mesajlar yerini buluyor. Sergimizle ilgili aldığımız geri dönüşler bizi çok mutlu ediyor, motivasyonumuzu arttırıyor. Bir bağış meselesi var; istatistikler toplumumuzun hala sokaktaki dilenciyle verdiği paranın, bağışladığının çok üstünde olduğunu gösteriyor. Bu da İZEV gibi kar amacı gütmeyen kurumlar için önemli.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Onlar bizim için hazırlar, biz onlara hazırlanıyoruz

- Bu şekil vakıf ve derneklere sade vatandaş ve devlet olarak nasıl destek olabiliriz?

 - Gönüllülük kavramının yerleşmesine ihtiyaç var. Herkes uzmanlığı, kişisel gelişimi ve yetenekleri doğrultusunda fayda üretebilir, üretmelidir de. Ülkemizde gönüllü çalışmalar henüz boş zaman değerlendirmek ya da kısa süreli destek faaliyetlerinde bulunmak şeklinde algılanıyor. Oysa, en çok düzenli ve profesyonellerin gönüllü desteğine ait bir ihtiyaç söz konusu.

- Son olarak söylemek istediğiniz?!

- Ben bu gençlerin, bizim bir üst modelimiz ve belki de ‘übermensch (üst insan)’ olarak tanımlanabilecek olduklarını düşünüyorum. Kişisel hırsların, egoların ve kötülük kavramının olmadığı bir dünyaları var. Onlar bizim için hazırlar, biz onlara hazırlanıyoruz... İZEV, sosyal farkındalık projelerinde yeni bir aşamayı temsil eden çalışmalarla alanda var olmaya devam edecek. Ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz, iyi haberler almaya, görmeye ihtiyacımız var. Projelerimizin merkezinde yer alacak down sendromluların başarı hikayelerini birlikte anlatalım, daha fazla insana ulaşalım dilerim.

Bilgi için: www.izev.org.tr