hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: 2 Mayıs'ta AK Parti'ye tekrar üye olacağım

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2 Mayıs Salı günü kurucusu olduğu AK Parti'ye yeniden üye olacağını açıkladı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen TÜMSİAD GenelKurulu'na katıldı. Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Mayıs Salı günü kurucusu olduğu AK Parti'ye tekrar üye olacağını açıkladı. Konuşmasında referandum sonuçlarını AİHM'e taşıyan CHP'yi de hedef alan Erdoğan, muhalefeti "Avrupa'daki Nazi artıklarıyla aynı noktada buluşmakla" suçlayarak, "Artık bu halk oylamasını da sonuçlarını da tartışmanın bir kıymeti harbiyesi yoktur, bitti bu iş" dedi.

    'İnlerine girdik ama bitmedi'

    Terör örgütlerine karşı tarihin en büyük başarılarının elde edildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ'ye karşı verilen mücadeleye değindi.  Erdoğan, "Kardeşlerim bu bitmedi, bu vücudumuzdaki öyle bir virüs ki, metastaz yaptı. Bunun tamamen temizlenmesi gerekiyor. Silahlı kuvvetlerimiz, polis teşkilatımız, devletin tüm kurumların, her yerden temizlenmesi gerekiyor. Ne demiştim? 'İnlerine gireceğiz' demiştim. İnlerine girdik ama bitmedi, in çok. Aynı şekilde PKK'nın da inlerine girdik giriyoruz" diye konuştu. 

    Vali çocuklarına 'Fethullah' ve 'Gülen' isimlerini vermiş

    'Fetih yakındır'

    PKK'ya karşı yürütülen operasyonlara değinen Erdoğan, "Birilerinden gelecek desteklerle değil, 'kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz' demiştik ve kesiyoruz. Hep şuna inandık, dedik ki 'Fetih yakındır'; inşallah buna inanarak da yola devam ediyoruz. Fethin yakın olduğuna inananlar bir şeye daha inanırlar. Nedir o? Yardım sadece Allah'tandır. Bölücü terör örgütünün ve destekçilerinin gücünü hem şehirde hem kırsalda büyük ölçüde kırdık kırıyoruz" şeklinde konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    ABD: Türkiye askerlerimizin hayatını riske attı

    ABD'ye Rakka çağrısı

    "DEAŞ terör örgütüyle bizden başka ciddi ölçüde mücadele eden hiçbir ülke yoktur" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimse bize öyle safsata falan şeyler anlatmasın. Bakın şu anda sınırlarımızın ötesinde Cerablus'ta, Rayi'de, Dabık'ta, El Bab'da 3 bini aşkın DEAŞ'lı etkisiz hale getirildi. Şimdi dedik ki hedef Münbiç. Amerika'nın başını çektiği koalisyon güçleriyle beraber biz Rakka operasyonunu yaparız ama Amerikalı dostlara da diyoruz ki, 'geleni yanınıza terör örgütü almayın'. Çünkü bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle temizlemek olmaz" dedi. 

    'Bir gece ansızın gelebiliriz'

    16 Mayıs'ta ABD Başkanı Trump ile görüşeceğini ve görüştüğünde YPG hakkındaki belgeleri göstereceğini söyleyen Erdoğan, "Yani koskoca Amerika, bu kadar koalisyon güçleri, Türkiye biz el ele verelim Rakka'yı DEAŞ'a mezar ederiz. Bunlar kendilerine kaçacak delik ararlar. Aynı şekilde Musul, aynı şekilde El Anbar. Buralarda da bu mücadeleyi sürdürelim. Eğer bunu Irak'ta kendi hallerine bırakacak olursak sürekli kurban vermeye devam ederiz. İşte  Telafer, Sincar. Baktık ki olmuyor, Sincar'a bir operasyon, öbür tarafa bir operasyon, yaklaşık 220 teröristi orada hallettik. En önemli merkezlerini oralarda vurduk. Niye çünkü bu milletle oyun olmaz. Vakti saati geldiğinde biz ne yapacağımızı gayet iyi biliriz, bir gece ansızın gelebiliriz" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Zaharova: Rusya ve ABD’nin tüm imkanları var

    'Avrupa, Amerika, Rusya'nın değil bizim canımız yanıyor'

    "Hepimize malum olan bazı güçler" diyerek Ortadoğu'da yürütülen faaliyetlere değinen ve bu güçlerin bölgeyi satranç tahtasına çevirdiğini anlatan Erdoğan, "Terör örgütleriyle mücadelemiz bizim için bir oyun değil, bir beka meselesidir. Sınırımızın ötesindeki terör örgütleri bir bomba patlattığı zaman Avrupa'nın, Amerika'nın, Rusya'nın değil bizim canımız yanıyor" dedi.

    Tutuklu gazeteciye ve 'öldürün' pankartına değindi

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Avrupa ülkelerini Türkiye'yi içeriden bölmek için terör örgütlerini beslemekle suçlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Onları bize karşı kullanmanın gayreti içindeler, onların piyonları bunlar" ifadesini kullandı. Daha sonra sözü tutuklu Deutsche Welle muhabiri Deniz Yücel'e getiren Erdoğan, "Ama gelip bizden utanmadan sıkılmadan bir tane ajan provokatörü isterler ve bunu da Tarabya'da Alman rezidansında Boğaz'a nazır saklarlar. Şimdi tabii tutuklandı içeride, hala onu istiyorlar. Sizin başka işiniz gücünüz yok mu? Kendi yargılarına gelince bağımsız, tarafsız ama bizim yargımıza gelince taraflı öyle mi? Bizim yargımızda kararını verdi, tutukladı. Olay bu kadar basit. Önce siz istediğimiz teröristleri verin. Elini kolunu sallayarak dolaşıyar ve kampanyalar yapıyorlar. Kendi milletvekilleri bile Almanya'da, Hollanda'da, Avusturya'da bu tür kampanyalara katılıyorlar. İsviçre bütün gazetelerde gördünüz, parlamentonun önünde dev bir pankart, fakirin resmi, şakağına da silahı dayamışlar, 'Erdoğan'ı öldürün'. Gücün yeterse öldürürsün ayrı mesele. Ama biz bir şeye inanmışız, o da nedir? Biz rabbimizin bizimle beraber olduğuna inandığımız için korkmadan yürüyoruz."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Almanya Dışişleri Bakan Yardımcısı'ndan Deniz Yücel açıklaması

    AB'ye seslendi: 'Çözecekseniz şu işi çözün'

    Sözü AB ile ilişkilere getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: "Varsa sende bir adalet anlayışı ortaya koy.  İşte sene 1964 sene 2017... 54 yıldır kalkıp da şu AB kapısında Türkiye ile dalganı geçme. Çözecekseniz bu işi çözün. Bu milletin de bir sabrı var. Ondan sonra da Erdoğan böyle konuşunca, 'niye Erdoğan böyle konuşuyor?'. Ya 'diktatör' dersiniz, sabır, her türlü hakareti yaparsınız, sabır. Nereye kadar sabır? Bir yere kadar sabır."

    CHP'li Tezcan'dan YSK açıklaması: 'Oy toplama çay toplamaya benzemez'

    CHP'nin referandum sonuçlarına itirazını hedef aldı

    Referandum sonuçlarının da Avrupa Birliği'ni rahatsız ettiğini söyleyen Erdoğan, "Niye rahatsız ediyor? Millet karar veriyor, her şeyin üzerinde değil mi?" sorusunu yöneltti. Referandumda oy kullanan tüm seçmenlere teşekkür eden ve "Evet" oyu kullananlara da ayrıca teşekkür ettiğini belirten Erdoğan, "Seçim meydanları er meydanlarıdır. Demokrasi için er meydanı seçim meydanıdır. Ne sözünüz varsa, orada söylemeniz, ne maharetiniz varsa orada sergilemeniz gerekir" ifadesini kullandı. Daha sonra sözü referandum sonuçlarına itiraz eden ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuran CHP'ye getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: 

    Kılıçdaroğlu'ndan parti meclisinde önemli mesajlar

    "Seçim bittikten sonra ortaya çıkan sonucun üzerine gölgelemek için gösterilen gayretleri ben bir Cumhurbaşkanı olarak üzüntüyle takip ediyorum. Sandıktan elde edilemeyen sonucu, çünkü YSK bizim hukukumuzda nihai kararı veren mercidir. YSK'nın dışında seçimle ilgili bir başka merci yoktur. Bunlar ne yaptı? YSK kesin kararını açıklamasına rağmen Danıştay'a başvurdu, Danıştay da verdi kararını. Zaten geleceği belli. Onunla da yetinmediler Anayasa Mahkemesi'nde arayışa girdiler. Anayasa Mahkemesi zaten daha önceden de açıklamasını yapmıştı. Şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) kendilerine çözüm arayanlara sözüm şudur: Başarıyı yanlış yerde arıyorsunuz. Başarıyı mahkeme kapılarını aşındırarak değil, ancak milletin gönlüne girerek elde edebilirsiniz. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi? Millletin. Niye millete saygı duymuyorsunuz? Millet kararı verdi bu işi bitirdi, boşuna uğraşıyorsunuz. 16 Nisan artık geride kaldı, iş bitti. Milletimiz iradesini ortaya koydu. Milli irade bir kez daha hür bir şekilde sandıkta tecelli etmiştir. Artık bu halk oylamasını da sonuçlarını da tartışmanın bir kıymeti harbiyesi yoktur, bitti bu iş. Bundan sonra yapılması gereken sonraki seçimlere yönelik adımlar atılmasıdır."

    'Heyecanınızı 2019'a saklayın'

    2019 Kasım ve Mart ayında yeni sisteme göre adımlar atılacağını, ilk yerel seçimlerin, genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık heyecanınızı oraya saklayın. Orada atın bu adımları. Kendilerinde güç vehmedenlere mahkeme kapılarına boş verip bu seçimlere hazırlanmalarını tavsiye ediyorum" dedi. 

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: AB ile iyi bir ilişki kurmak istiyoruz

    'Belki bu konuda da bir halk oylaması yaparız'

    Sözü yine AB'ye getiren Erdoğan, "Avrupa Birliği bu konuda da ülkemize yönelik haksız tavırlarında bir değişiklik yapmazsa, belki bu konuda da bir halk oylaması ihtiyacı olacak. Olur mu olur. İngiltere Brexit yapıyor, oluyor da Türkiye'yi kapıdan içeri sokmayanlar, Türkiye'nin niye bir halk oylaması kararından rahatsız oluyorlar? Gerçekten bunlar bizi çok mu seviyor? Yeni bir şey daha duydum. Avrupa'da halk oylamasıyla ilgili bize sandık kurdurmazlarmış. O sandıklar da size kalsın. Bize Türkiye yeter. Onlar da sizin ayrıca yüz karanız olacak" diye konuştu.

    'Önümüzdeki Salı AK Parti'ye tekrar üye olacağım'

    Konuşmasında AK Parti'ye dönecek olmasına ilişkin de açıklamada bulunan Erdoğan, şunları söyledi: 

    "İnşallah önümüzdeki Salı günü, anayasamızın 16 Nisan'da değişen hükmüyle elde ettiğimiz bir imkana tekrar kavuşacak ve kurucusu olduğum partiye tekrar üye olacağım. Ardından da 21 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü kongrede partimizin malum yeni yönetim şekli belirlenecek. Buradan alacağımız enerjiyle bir yandan teşkilatlarımızı güçlendirerek seçimlere hazırlanacak, bir yandan da icraatlarımızla milletimizin gönlünde daha yükseklere çıkmanın yollarını arayacağız. Hani bir söz var ya, bu işler 'On dönüm bostan yan gel yat Osman' anlayışıyla olmaz. Eğer bir hedefiniz varsa sürekli bunun için çalışmanız, kendinizi yenilemeniz şart. Bizim muhalefetin yaptığı gibi sadece başkalarını suçlayarak başarı elde etmeye çalışırsanız her seferinde işte böyle hüsrana uğrarsınız. Muhalefetin şirazesi öyle bozulmuştur ki, başarısızlıklarının sebebini doğrudan millete yüklemeye başladılar. Lafa gelince ağızlarından demokrasiyi düşürmeyenlerin yüzlerindeki makyaj dökülmeye, halkçılık kılıfının altına gizledikleri o faşist damar belirmeye başladı. Bu işler böyledir. Eninde sonunda her şey aslına rücu eder. Mazisine baktığınız zaman şöyle çıkarın, o 80-90 yılı hep bunu görürsünüz. Çok partili dönemde elde ettikleri tek bir başarı yoktur. Avrupa'daki nazi artıklarıyla aynı safta buluşanların durumu bu işte."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow