Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner, Trump'ın başkanlığı döneminde kıdemli dış politika danışmanıydı ve Orta Doğu için bir barış planı hazırlamakla görevlendirilmişti. Kushner Gazze'nin deniz kıyısındaki mülklerinin çok değerli olduğunu söyledi. İsrail'in sivilleri Gazze'den İsrail'in güneyindeki Negev Çölü’ne taşıması gerektiğini düşündüğünü de belirtti.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner, Trump'ın başkanlığı döneminde başkanın kıdemli dış politika danışmanı olarak görev alıyordu. En önemli görevi Orta Doğu için bir barış planı hazırlamak olan Kushner, 8 Mart tarihinde Harvard Üniversitesinde katıldığı bir söyleşide Gazze şeridi ile ilgili düşüncelerini söyledi.

Jared Kushner, “Gazze’nin sahil kesimindeki mülkler, eğer insanlar bir tür geçim kaynağı oluşturmaya odaklanırsa çok değerli olabilir. Şu anda İsrail’in yerinde olsaydım yapmaya çalışacağım şey şu: Negev'i buldozerle yerle bir edip insanları oraya taşımaya çalışırdım. Bunun yapılacak popüler bir şey olmayacağını biliyorum, ancak bunun daha iyi bir seçenek olduğunu düşünüyorum. Böylece içeri girip işi bitirebilirsiniz” sözlerini kullandı.

Trump'ın Yahudi kökenli damadı Kushner, Gazzelilerin bölgeden çıkarıldıktan sonra geri dönmelerine izin verilmeyebileceğini de söyleyerek “Şu aşamada Gazze’den geriye pek bir şey kaldığından emin değilim” ifadelerini kullandı.

The Guardian Gazetesine göre, Kushner'in bu açıklamaları Trump'ın Beyaz Saray'a dönmesi durumunda nasıl bir Orta Doğu politikası izlenebileceğine dair ipucu verdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Jared Kushner tarafından hazırlanan ve yüzyılın planı olarak lanse edilen Orta Doğu Barış Planı 28 Ocak 2020 tarihinde Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump tarafından kamuya açıklanmıştı.

Trump: “Bu vizyona göre Kudüs, İsrail'in bölünmez, çok önemli, bölünmez başkenti olarak kalacaktır.

Netanyahu: Sayın Başkan, yüzyılın anlaşması, yüzyılın fırsatıdır. Ve emin olun ki İsrail bu fırsatı kaçırmayacak.